Yünkül: "Çanakkale zaferi, sömürgeciliğe karşı parlayan istiklâl ve bağımsızlık şuurudur"
Sağlık-Sen Bursa Şube Başkanı ve Memur-Sen İl Temsilcisi Gökhan Yünkül, "106. yıl dönümünü idrak ettiğimiz Çanakkale Deniz zaferi, batılı emperyalist ülkelere karşı verilen inancın ve azmin destansı mücadelesinin adı, şanlı tarihimizin şeref nişanelerinden birisidir" dedi.
Sağlık-Sen Bursa Şube Başkanı ve Memur-Sen İl Temsilcisi Gökhan Yünkül, "106. yıl dönümünü idrak ettiğimiz Çanakkale Deniz zaferi, batılı emperyalist ülkelere karşı verilen inancın ve azmin destansı mücadelesinin adı, şanlı tarihimizin şeref nişanelerinden birisidir" dedi.
Gökhan Yünkül yazılı bir açıklamayla Çanakkale zaferini kutladı. Yünkül, açıklamasında, "Coğrafi keşiflerle beraber adım attığı her yerde bir insanlık vahşeti bırakan sömürgeci zihniyet, kolonileştirdiği her coğrafyada acının ve kötülüğün tarihini yeniden yazdı. Batının bitmek bilmeyen aç gözlülüğü ve mülkiyetçiliği, doğunun zenginlikleriyle doruk noktasına ulaştığında, coğrafyanın gerçek sahiplerinin elindeki her maddi ve manevi değer ağır bir tecavüze, katliama ve yağmaya uğramış olarak kalakaldı. Kötülüğün hakim kılındığı bir dünyada garbın bitmek bilmeyen hırsları, dünyanın geri kalanı ve ona karşı durabilecek her güç için vahşi bir yamyamlığa karşı duyulan ağır endişe ve tereddüde dönüştü. Ancak hakikat, bir perdeyle örtülüp karartılacak kadar zayıf değildir. Emperyalizmin haçlı seferlerinden beri sistematik bir yıldırma aracı olarak kullandığı toza dönüştürme stratejisi, Çanakkale'nin soğuk boğaz sularında kökü derin bir enginliğe sahip olan bir hakikate tosladı. Yeni askeri teknolojilerle donatılmış dev bir ordu, Çanakkale'yi geçip İslam medeniyetinin başkenti İstanbul'u işgal edecek, Karadeniz'e açılarak çarlık Rusya'sını bolşeviklere karşı destekleyecekti. Aziz milletimizin indinde sömürgeci kuvvetlere karşı parlayan istiklal ve bağımsızlık şuuru Çanakkale'de beden buldu. Milletimizin ve İslam ümmetinin, batılı sermayedarlara ve köle efendilerine namusunu çiğnetmemek için verdiği mücadele sonuç vermiş, hak ile batılın mücadelesinde batıl boğaz suları altında kaybolmaya yüz tutmuştur. Zaman, bilimin öğrettiği gibi ileriye doğru akıyor olabilir, ama gönüller ve bize emanet edilen miras, zamandan bağımsız olarak hafızalarımızda yaşamaya devam edecek. Tarih, Türkistan coğrafyasından Anadolu'ya doğru seyrederken, içinde bulunduğumuz inanç sistemi, tabiat ve medeniyet algısı bize bu seyir içinde bir vazife yüklemiştir. Bu vazife, Allah'ın kitabında kaidelerini belirlediği mukaddes bir davanın inşası yolunda mücadele etmektir. İşte bu tarihi gerçekliğin ve vazifenin şuruunda olan bizler, mazlum coğrafyalardan beklenen, ümit edilen olmaya devam edeceğiz. Büyük Memur-Sen camiası olarak, Çanakkale'de sömürgecilere karşı milletinin geleceği için canlarını feda eden şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden gazilerimizi rahmet ve minnetle yad ediyoruz" dedi. - BURSA