Yunanistan'da Tartışmalı "Soykırım" Yasa Tasarısı
Yunanistan'da iktidardaki Yeni Demokrasi Partisi'nin parlamentoya sunduğu tartışmalı yasa tasarısını değerlendiren USAK uzmanı Kutlay."Tasarı bumerang etkisi yaratarak Yunanistan'da ve Avrupa genelinde ırkçılık ve yabancı düşmanlığını körükleyebilir."
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) AB uzmanı Mustafa Kutlay, sözde soykırımları küçümseyen veya aşağılayanlara hapis ve para cezası öngören tasarının kabul edilmesinin Yunanistan'ı hem içeride ve hem de dışarıda zor duruma düşüreceğini belirterek, "Söz konusu tasarı, AB değerlerine ve temel insan haklarına da aykırıdır. Yasalaşırsa Yunanistan'da düşünce ve ifade özgürlüğüne ciddi darbe vuracaktır" dedi.
Kutlay, Yunanistan'da iktidardaki Yeni Demokrasi Partisi'nin parlamentoya sunduğu tartışmalı yasa tasarısını AA muhabirine değerlendirdi.
Yunanistan parlamentosunda benzer konuların daha önce de gündeme geldiğini belirten Kutlay, tarihte yaşanan kimi olayların "soykırım" olarak değerlendirildiğini, Ermeni iddiaları, Kurtuluş Savaşı gibi olayların buna örnek olduğunu belirtti. Yunanistan'ın kendi tarih okumasına göre siyaset ürettiğine dikkati çeken Kutlay, alınan kararlara uymayanların cezalandırılmasının, tıpkı Fransa parlamentosunda Ermeni sorununa ilişkin alınan karar gibi olacağını ifade etti.
Bir parlamentonun tarihsel olaylar hakkında hüküm verme hakkı olmadığını vurgulayan Kutlay, "Söz konusu tasarı AB değerlerine ve temel insan haklarına aykırıdır. Yasalaşırsa Yunanistan'da düşünce ve ifade özgürlüğüne ciddi darbe vuracaktır" dedi.
AB üyesi ülkelerde son dönemde yabancı düşmanlığının arttığına dikkati çeken Kutlay, İsviçre'deki minare yasağı, Almanya'daki Neonazi cinayetleri ve Norveç'teki Breivick olayını örnek verdi. Yunanistan'da ırkçı söylemleri bulunan Altın Şafak Partisi'nin seçimlerde ciddi bir başarı yakaladığına işaret eden Kutlay, göçmenleri sınır dışı etmek isteyen bu partinin neredeyse yüzde 7 oy aldığına vurgu yaptı.
-"Irkçı dalganın yayılması" tehlikesi
Yunanistan Parlamentosu'na sunulan yasa tasarısını, "Avrupa genelinde ırkçı dalganın yayılmasıyla bağlantılı" olarak değerlendiren Kutlay, şunları kaydetti:
" Yunanistan'da siyaset yapıcılar, ekonomik krizle birlikte halkın dikkatini, dışarıdan geldiği varsayılan tehditlere yönlendirmeye çalışıyor. Beş yıldır ekonomisi küçülen ve kemer sıkma politikaları nedeniyle refah kaybına uğrayan Yunanistan'da ırkçı ve yabancı düşmanı eğilimler güçleniyor. Bu ortamda, söz konusu yasa tasarısı ve benzer diğer popülist politikalar halkın dikkatini dağıtmaya yönelik hareketler olarak karşımıza çıkıyor. Ancak bu tarz politikalar kısa vadede işe yarasa da orta vadede hem Yunanistan'da hem de Avrupa'da insan hakları ve demokrasiye ilişkin değerlerin aşınmasına neden olacaktır. Tasarı, uluslararası açıdan düşünce özgürlüğüne tamamen aykırıdır. Bu sınırlama yetkisi meclislere verilemez. 'devletin tezlerine farklı konuşmayın' demektir."
Ortada "ironik bir durum" olduğunu ifade eden Kutlay, bir taraftan ırkçılığı önlenmek iddiasıyla bu yasanın çıkarılmaya çalışıldığını diğer taraftan da ırkçı dalganın tetiklendiğini ifade etti. Kutlay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kullanılan yöntem çok yanlış. Düşmanlıkları ve çatışmaları körükleyecek bir yöntem. Yunan siyasetçiler de bunu biliyorlar. Bu tarz hamleler, bir nevi entelektüel getto oluşmasına ve hatta diplomatik krizlere sebep olabilir. Tasarı bumerang etkisi yaratarak Yunanistan'da ve Avrupa genelinde ırkçılık ve yabancı düşmanlığını körükleyebilir. Bu konuda Avrupa'nın sicili her geçen gün bozulma eğiliminde. Zira kanun teklifi ifade özgürlüğü alanını daraltıyor."
Irkçılığa karşı mücadele için hazırlanan söz konusu tasarıya eklenen bir maddeyle, Yunanistan tarafından kabul edilen sözde soykırımları küçümseyen veya ayağılayanlara 3-36 ay arası hapis ve 5-20 bin avro para ceza verilmesi öngörülüyor. Yunan Parlamentosu, 1994'te "Pontus Rum", 1996'da "1915 olayları" ve 1998'de "Küçük Asya" sözde soykırımlarını tanımıştı. - Ankara