Yükseköğretimde Türk-Arap Ortaklığı

Uluslararası Üniversiteler Konseyi Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu, "Medeniyet maskesi takarak özellikle İslam coğrafyasının ulusal veya genel inanç, kültür, değer ve kavramlarını yozlaştırmak ve asimile ederek Batı toplumlarının inanç, kültür, değer ve kavramları ile şekillendirmek evrensel hak, hukuk ve özgürlüklerle bağdaşmadığı gibi tüm insani değerlerin reddedilmesi sonucunu da doğurur" dedi.

Uluslararası Üniversiteler Konseyi Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu'nun onur konuğu ve uluslararası gözlemci olarak katıldığı, 22 ülkenin üye olduğu Arap Üniversiteler Birliği'nin 46. Genel Kurulu, Irak'ın Erbil kentindeki Erbil Saad Sarayı'nda gerçekleştirildi. Azizoğlu başkanlığındaki Türk heyetinde Doç. Dr. Süha Atatüre ile Doç. Dr. M.Hasan Aslan yer aldı. Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani'nin açılış konuşmasını yaptığı genel kurula 200 Arap Üniversitesi rektörü, bakanlar, diplomatlar ve uluslararası akademik kanaat önderleri katıldı.

Kongreyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Uluslararası Üniversiteler Konseyi Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu, "Yaşadığımız bu coğrafya, Türk, Arap, Kürt ve Acemler'in çoğunlukta olduğu, farklı etnik yapı ve inançların yaşandığı, ortak tarih, değer, kavram ve kültürleri paylaştığımız İslam coğrafyasıdır. Akademisyenler, bilim adamları, yazar, düşünür, sanatçı, yani entelektüel insanlar akademik sistem veya başka koşullarla toplumların demokratik hak ve özgürlüklerinin korunması, hayat standartlarının yükseltilmesi, sağlık ve eğitim gibi evrensel haklarının ilerletilmesini sağlarken en önemli değerlerin ulusal değer, kavram, inanç ve kültürleri olduğunu unutmamalıdırlar. Medeniyet adına veya medeniyet maskesi takarak özellikle İslam coğrafyasının ulusal veya genel inanç, kültür, değer ve kavramlarını önce entegrasyon, sonra yozlaştırma ve nihayetinde asimile ederek Batı toplumlarının inanç, kültür, değer ve kavramları ile şekillendirmek evrensel hak, hukuk ve özgürlüklerle bağdaşmadığı gibi tüm insani değerlerin reddedilmesi sonucunu da doğurur. Coğrafyamız, yükseköğretimi ve akademisyenleri tarihte olduğu gibi Batı standartlarına mutlaka erişmeli, uluslarına, toplumlarına ve tüm dünyaya 'sınırları devletler tarafından çizilmiş ülkeler yerine sınırları inançlar, kültürler, değerler ve kavramlarla çizilmiş, barışın ve huzurun olduğu bir dünya için çaba ve gayret sarfetmelidirler" dedi. - ANKARA