Yöneticiler Tedbirli Ama Kriz Beklentisi Yok!

Rapora göre 2012'nin ilk yarısı zor geçecek. Buna rağmen kriz beklentisi içinde olmayan iş adamları, soruna tedbirli ve soğukkanlı bir şekilde yaklaşıyor.

Ticari bilgi konusunda 170 yılı aşan deneyimiyle tüm dünyada 200 milyondan fazla firmadan oluşan bir veritabanına sahip olan Dun & Bradstreet (D&B), '2012 yılı 1. Çeyrek Ekonomik Beklentiler Endeksi Raporu'nu açıkladı. Rapor sonuçlarına göre yılın ilk çeyreği son çeyrekte olduğu gibi zorlu geçecek. D&B Ekonomik Beklentiler Endeksi Raporu'na göre duruma temkinli yaklaşan iş dünyası, paniğe kapılmadan sıkıntıları sükûnetle karşılıyor. İşadamlarının herhangi bir kriz beklentileri de bulunmuyor.

D&B Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Selim Seval, D&B Ekonomik Beklentiler Endeksi ile iş dünyasının geleceğe ilişkin beklentilerini yansıtarak karar alıcılara yol gösteren bir rapor sunduklarını söyledi. Bu çalışmayla birlikte şirket yöneticilerinin gelecek döneme ilişkin beklentilerinin ortaya konduğunu da ifade eden Seval, bunun önemli bir boşluğu doldurduğunu kaydetti. Benzer çalışmanın ABD'de önemli bir yol gösterici olduğunu da anımsatan Seval, "Yıllar içerisinde çalışmamızın Türk ekonomisi için de iyi bir yol haritası olmasını bekliyoruz" dedi.

Panik yok!

"D&B Türkiye'nin deneyimli ekibi tarafından yorumlanan D&B Ekonomik Beklentiler Endeksi Raporu'na göre 2012 yılının ilk çeyreğinde iş adamları çok da iyimser değil" diyen Dr. Seval, şunları söyledi:

"Yapılan pek çok araştırma 2012'nin zor geçeceği beklentisini güçlendiriyor. D&B Ekonomik Beklentiler Endeksi Raporu da bunu teyit ediyor. Ancak buna rağmen çalışmanın sonuçlarına göre iş dünyasında bir kriz beklentisi bulunmuyor. İş dünyası işin ciddiyetindedir. Soruna da son derece tedbirli bir şekilde yaklaşıyor. Buna rağmen panik havası ya da şaşkınlık da söz konusu değil. İşlerini böyle bir ortamda dahi büyütebileceklerine inananların oranı hiç da az değil. 2012'nin diğer çeyreklerinde de iyimser, kötümser ve değişiklik beklemeyenlerin oranları aynı seviyede kaldığı takdirde Türkiye 2012'yi sorunsuz geçirecek demektir."

İyimserlik 10 puan azaldı

"Avrupa'da 2008 yılındakinden daha karamsar bir hava hakimken, Türkiye'nin 'yersiz bir iyimserlik' içinde olması şaşırtıcı olurdu" diyen Seval, "Ekonomi yönetimi ve bazı yazarların 'aşırı iyimserlik' havasına rağmen eli taşın altında olan iş dünyasının bu iyimserliği desteklemediğini görüyoruz. Bu anlamda D&B Ekonomik Beklentiler Endeksi, önümüzdeki dönem beklentilerinin ciddi bir şekilde bozulduğunu ortaya koyuyor. İş dünyası temsilcileri, gelecek üç ayda Avrupa ekonomisindeki olumsuzlukların da etkisiyle Türkiye ekonomisinin sıkıntılı bir sürecin içerisine gireceği kanaatinde… Avrupa'daki sürecin Türkiye'ye yansıması ihracat ve finansman tarafında görülecek. Birincisi daralan Avrupa piyasasına mal satmak zorlaşacağı için Türkiye'nin ihracat tarafında sıkıntı yaşama ihtimali yüksek görülüyor. Türk bankaları ve özel sektör şirketlerinin finansmanının önemli bir kısmını Avrupalı bankaların sağladığı dikkate alındığında bu kanaldaki daralmanın da Türkiye'yi olumsuz etkilemesi kaçınılmazdır. Nitekim birkaç ay öncesinde iyimserlik içerisinde olan ekonomistlerin de yukarıda belirttiğimiz nedenlerden dolayı beklentilerini revize ettiklerine tanık oluyoruz" diye konuştu.

TL'nin son dönemde beklenenden fazla değer kaybetmesinin ve Merkez Bankası'nın da bu değer kaybını yeterince frenleyememesi nedeniyle iyimserliğin azaldığına dikkat çeken Seval, "Bütün etkenler bir araya geldiğinde beklenen oldu ve işadamları iyimserliklerini bir kenara bıraktı. Artık 'Bizleri zor günler bekliyor' diyorlar" dedi.

Kriz yok ama panik de yok!

Bu tabloya rağmen 2012'nin birinci çeyreği için bir kriz beklentisi olmamakla birlikte önemli bir kitlenin de gidişatta değişiklik beklediğini belirten Seval, "Genel tabloda kötümserliğin önemli ölçüde arttığını görüyoruz. Ancak ekonomideki genel gidişatta bir değişiklik beklemeyenlerin oranı da hala yüksek, hatta 2 puan artmış durumda. Değişiklik beklemeyenlerin böylesine büyük bir kitle oluşturması, iyiye işarettir. Bir önceki çeyrekte ekonomideki genel gidişat konusunda iyimser olanlar, önümüzdeki çeyrek için saf değiştirerek kötümserlere katılmışlar. Böyle bir sonuç aslında bekleniyordu, hatta biraz da geç kalmış bir beklentiydi" diye konuştu.

Cirolar azalacak

D&B Ekonomik Beklentiler Endeksi Raporu'na göre 2012'nin ilk çeyreğinde cirolarının artmasını bekleyenlerin yüzde 63'ten yüzde 53'e gerilediğini ifade eden Dr. Seval, şunları söyledi:

"Bu, önemli bir gösterge. Buradaki azalma kötümserlere ve kararsızlara yarı yarıya dağılmış. 2012'nin ilk çeyreğinde net kâr azalışı bekleyenler, ciro azalışı bekleyenlerden biraz daha fazla. Aradaki farkın daha çoğu 11 puan ile kötümserlere dahil olmuş. Ancak 2 puanlık kısmı değişiklik beklemeyenlere katılmış durumda. Buna göre, ciro değişimi konusunda daha fazla işadamı değişiklik beklemeyenlerin saflarına katılmışken, katılımcılar net kâr değişiminde daha kesin bir görüş beyan ederek kötümserlere dahil olmuşlardır."

İstihdam Azalacak

D&B Ekonomik Beklentiler Endeksi Raporu'na yanıtlarıyla katılan iş dünyası, firmalarının istihdamının azalacağını bekliyor. Bu oranın üst üste 3 çeyrekte de artış gösterdiğini kaydeden Seval, bu verilerin açıklanan resmi rakamlarla çelişkili olduğunu belirtti. Genel olarak istihdam artmasına rağmen, firma özelinde azalacak diyenlerin oranının da artış gösterdiğini söyleyen Dr. Selim Seval, "Ancak burada dikkat edilmesi gereken istihdamımız artacak diyenlerin de az bir oranda olmaması. Katılımcıların yüzde 34'ü istihdamlarının artacağını bekliyor" dedi.

Otomotivden eğitime her sektörün görüşü var

2012 yılı birinci çeyrek çalışmasına; demir-çelik ve ana metal sanayi, mobilya imalat, otomotiv yan sanayi, yolcu kara taşımacılığı, basın, halı, iplik tekstil, tarım sanayi, gemi ve yat imalatı, petrol ve madeni yağ, toptan ticaret, çeşitli hizmetler ve danışmanlık, büro makineleri, faktoring, bankacılık, sigortacılık, kiralama, etiket, madeni mutfak ve endüstri ekipmanları, kimya, ilaç, bilişim, enerji, lojistik, sağlık, ambalaj, inşaat, gıda, çeşitli perakende, çimento, inşaat malzemesi üretimi, eğitim, telekomünikasyon, kıymetli maden ve madencilik sektörleri ile çeşitli meslek odaları temsilcileri katıldı.

Kredi kaynaklarına erişimin azalması bekleniyor

Kredi stoğunun üzerindeki baskılardan ve azalması beklenen hacimlerden olsa gerek, kredi kaynaklarına erişimin azalmasını bekleyenler, artışını bekleyenlerden fazla. Ancak burada da üçte birlik bir kitle kredi kaynaklarına erişim kolaylığı konusunda iyimserliklerini sürdürmekte.