YÖK'e Mühendislik Tamamlama Programı Uyarısı
TMMOB üyesi mühendis, mimar ve şehir plancılar, Yükseköğretim Kurulu`nun teknik öğretmenlere mühendis unvanı verilmesini sağlayacak `mühendislik tamamlama programı`na karşı YÖK önünde kitlesel bir basın açıklaması yaptılar.
Aralarında Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) yöneticilerinin ve üyelerinin de bulunduğu çok sayıda mühendis, mimar ve şehir plancısı dün (4 Temmuz 2013) YÖK'ün teknik öğretmenlere dönük mühendislik tamamlamama programı ve bu programa ilişkin ÖSYM'nin yapacağı giriş sınavını protesto etti. Mühendislik YÖKoluyor Mühendis; Haklarına Sahip Çık!", "Mühendis Şantiyeye Öğretmen Okula", ve "Diren Mühendis" pankartları taşıyan TMMOB üyeleri, "Diplomalı işsiz olmayacağız", "Diren mühendis mesleğine sahip çık", "Diplomayı yaktık geri dönüş yok", "Bu daha başlangıç mücadeleye devam" sloganları ile YÖK önüne yürüdüler.
TMMOB üyeleri adına "mühendislik tamamlama programı" uygulamasının iptal edilmesi istemiyle hazırlanan dilekçeyi YÖK Başkanlığı'na TMMOB Yönetim Kurulu İkinci Başkanı Züber Akgöl, Yürütme Kurulu Üyesi H. Can Doğan, TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Bülent Tatlı, TMMOB Genel Sekreteri N. Hakan Genç ve TMMOB Hukuk Danışmanı Av. Nurten Çağlar Yakış iletti.
Dilekçelerin verilmesinden sonra YÖK önünde basın açıklaması yapıldı. TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Bülent Tatlı'nın okuduğu basın açıklaması şöyle:
"Kritik Bir Sınavın Eşiğindeyiz!
Son günlerde meslek alanlarımıza ve hepimizin örgütlü olduğu meslek odalarımıza yönelik birçok yeni düzenleme yapılmakta ve hayata geçirilmektedir. Yeni yasalar, yönetmelikler, genelgeler olarak hayatımıza giren bu düzenlemelerin neredeyse tamamında, meslek alanlarımızın itibarsızlaştırılması, niteliksizleştirilmesi ve meslek odalarımızın yasal konumlarının zayıflatılması ortak paydayı oluşturmaktadır. Güvence sağlama, işsizliğin azaltılması gerekçeleriyle kamuoyuna sunulan bu düzenlemeler, kavramların anlamlarını değiştirerek meslek alanımızın ülkemiz ve halkımız için bulunması gereken konumunu bugünkünden dahi daha geri noktalara taşımaktadır.
"Eskinin makbul mesleklerinden" birisi olan meslek alanlarımız sürekli olarak yeniden tanımlanmakta, teknik emeğimizin önemi görmezden gelinerek yeni kaide ve kurallar oluşturulmaktadır. Anahtar teknik personel, şantiye şefliği, iş güvenliği uzmanlığı, Teknoloji Fakülteleri, uzaktan eğitim konusunda yapılan düzenlemeler meslek alanlarımıza dair yapılan düzenlemelerden sadece birkaçını oluşturmaktadır.
Ülkemizde Haziran ayında siyasi iktidarın politikalarına karşı sokakta özgürlük talepli büyük bir direniş yaşanırken, sessiz sedasız düzenleme yapma hevesinde olan siyasi iktidar yaşamın her alanında tahribat yaratacak düzenlemeleri hayata geçirdi. Bunlardan birisi de meslek alanımızda yeni olumsuzluklara yol açacak olan teknik öğretmenlere ancak mühendislik eğitimi ile hak edilecek olan mühendislik unvanı verilmesi için açılan sınav oldu. Haziran ayı içerisinde Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 80 bin civarında teknik öğretmenin mühendis unvanı almasına olanak sağlayacak olan bir sınav açtığını duyurdu. "Teknik Öğretmenler İçin Mühendislik Tamamlama Programları Giriş Sınavı" adı verilen sınavın 10-17 Haziran'da başvurularının olacağı, 21 Temmuz tarihinde de Ankara'da yapılacağı duyuruldu. Bu uygulama, aldatmacı bir yaklaşımla yürütülen eğitim politikalarının bir devamıdır. Planlamadan yoksun, altyapıyı sağlamadan sadece daha fazla açmayı ilke edinen, olası sonuçları değerlendirmeden yapılan düzenlemeler büyük kayıplara yol açmaktadır. 4+4+4 eğitim sistemi bunun en iyi örneğidir. Sistem daha uygulandığı ilk yılda çökmüş, istenilen başarıyı elde edemediği gibi çocuklarımızda geri dönülmez sonuçlara yol açmıştır.
Benzer sonuçlar, YÖK tarafından yapılacak teknik öğretmenlere mühendis unvanı verilmesi sınavında da açığa çıkacaktır. Yaklaşık 80 bin teknik öğretmenin işsizlik sorununun çözülmesi gerekçesiyle YÖK tarafından yapılacak olan bu sınav, gerek teknik öğretmenlerin gerekse de mühendislerin, mimarların, şehir plancılarının içerisinde bulunduğu güvencesizlik, işsizlik, niteliksizleşme ve itibarsızlaşma sorunlarını çözmeye yetmeyeceği gibi sorunu daha da fazla arttıracaktır. Aynı zamanda teknik eğitimin değerini yok sayan bu sınav, mühendis, mimar ve şehir plancısı olmak için üniversitelerin lisans bölümlerinde en az 4 sene emek veren öğrencilerimizin, meslektaşlarımızın emeklerini de yok saymaktadır. Teknik öğretmenlerin de eğitim koşullarının iyileştirilmesi yerine kolaycı bir düzenlemeyle onlara sadece yeni bir iş alanı gösterilmektedir. Ancak bilinmelidir ki; teknik öğretmenlik ve mühendislik üretim sürecinin bütününde birlikte iş yapabilir ancak birbirinin yerine geçebilecek meslek alanları olmadığı gibi her iki meslek alanı da farklı formasyonlara sahiptir. Mühendislik eğitimi, tasarım, plan ve program gibi temel unsurlar aracılığıyla üretim ile hizmet sürecinin bütününe yöneliktir. Teknik öğretmenlik ise üretim veya hizmet sürecinin belirli an veya parçaları üzerinde yoğunlaşır. Dolayısıyla her iki meslek alanı gerek eğitim gerekse de uygulama alanları açısından farklıdır.
Böylesi bir zihniyette ortaya koyulan eğitim politikalarının sonu yoktur. Hiç birimiz deneme yanılma tahtası değiliz. Ayrıca sorunlar, onları daha da arttıracak düzenlemelerle çözülemez. Unutulmamalıdır ki; işsizlik, niteliksizleşme, itibarsızlaşma ve güvencesizlik birçok meslek alanı için ortak sorunlardır. Ve bu sorunlar ancak her bir meslek dalında yapılacak iyileştirmelerle çözülebilir. Bu sorunları yaşayan kitleyi daha da büyüterek sorunlar giderilemez. Bu durum hepimizi kritik bir sınavın eşiğine getirmiştir.
Bu sebeplerle Plansız bir şekilde çok sayıda donanımsız üniversite, fakülte açılmasına, çok sayıda niteliksiz mühendis yetiştirilmesine ve teknik öğretmenlere mühendis unvanı verilmesine yönelik uygulama, karar ve hazırlıklarından vazgeçilmeli, mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı öğretiminin planlamasında TMMOB ve bağlı Odaları mutlaka yer almalıdır.
80 bin civarında olduğu belirtilen teknik öğretmenin mühendis unvanı almasına olanak sağlayacak olan ve 21 Temmuz'da Ankara'da yapılacak olan "Teknik Öğretmenler İçin Mühendislik Tamamlama Programları Giriş Sınavı" iptal edilmelidir. Biz mühendis ve mimarların, mühendislik ve mimarlık öğrencilerinin ve meslek örgütlerinin uyarılarına iktidar, Üniversitelerarası Kurul ve YÖK tarafından kulak verilmesini istiyor, YÖK'ün duyurusunu yaptığı ve ÖSYM tarafından yapılacak olan "Teknik Öğretmenler İçin Mühendislik Tamamlama Programları Giriş Sınavı"nın ivedilikle iptal edilmesini istiyoruz.
Bunun için bugün burada TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu olarak sınavın iptali için hazırlamış olduğumuz dilekçeyi YÖK'e vermek üzere geldik. Bizlerin yanında olan ve haklarına sahip çıkan herkese teşekkür ediyoruz.
Bu daha başlangıç mücadeleye devam."