"Yetişkin Eğitiminin Önemi Çalıştayı" -
Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Mustafa Kemal Biçerli, "Türkiye'nin yüksek ideallerine ulaşmasında yetişkin eğitimi çok önemlidir.
Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Mustafa Kemal Biçerli, " Türkiye'nin yüksek ideallerine ulaşmasında yetişkin eğitimi çok önemlidir. Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü olarak eğer, 278 bin kurs düzenlediysek, 5 milyona yakın kursiyere bir hizmet götürdüysek fevkalade mühim bir iş yapmışız demektir" dedi.
Biçerli, Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü tarafından Eskişehir'de bir otelde düzenlenen "Yetişkin Eğitiminin Önemi" konulu çalıştayın kapanışında yaptığı konuşmada, programın başarılı geçtiğini söyledi.
Çalıştaya katılan, hayat boyu öğrenme kurum müdürlerine seslenen Biçerli, "Biz Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü isek evvela bütün bu hayat boyu öğrenme faaliyetlerine kendi içimizden başlamamız lazım. Siz yetişkin eğitim noktasında stratejik kişilersiniz. Kendinize bu değeri verin. Yaptığınız iş stratejik bir iş, belli bir düzen var. Lütfen kendinizi en derin ve en şaşmaz yargıç olan vicdanınızla şöyle bir silkeleyin. 'Bu yaptığımın daha fazlasını ilçeme, kasabama, ilime nasıl yapabilirim' sorusunu sorun" diye konuştu.
Kurum müdürlerine kendilerini yenilemeleri ve çıtalarını yükseltmeleri gerektiğini dile getiren Biçerli, "Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü olarak eğer, 278 bin kurs düzenlediysek, 5 milyona yakın kursiyere bir hizmet götürdüysek fevkalade mühim bir iş yapmışız demektir. Türkiye'nin yüksek ideallerine ulaşmasında yetişkin eğitimi çok önemlidir" ifadelerini kullandı.
-"Hayat boyu öğrenme kurum müdürleri, banka müdürü gibi olmalı"
Biçerli, hayat boyu eğitim veren kurum yöneticilerinde olması gereken vasıfları, şöyle sıraladı: "Giyimine dikkat eden, iletişimi iyi, insanlarla göz teması kurabilen, samimi, yapmacık değil, çevresine, kursiyere, usta öğreticisine, alt idarecilerine müşfik ama yeri geldiğinde otoriter, civardaki sivil toplum kuruluşlarıyla vızır vızır arı gibi çalışan, adeta bankasına müşteri toplama derdinde olan bir banka müdürü gibi olmalı."
Hayat boyu öğrenme oranlarının, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 25-64 yaş arasındaki kişilere yapılan anket yoluyla öğrenildiğini anlatan Biçerli, şöyle devam etti:
"Türkiye'de hayat boyu öğrenmeye katılım oranlarını arttırmak bir manada hedefi belli olmayan bir karanlığa kurşun sıkmak gibi. Orada bir hedef var, oda karanlık, elinizde silah var, kurşun sıkmanız lazım. Hedefi tutturmak için çok sayıda her yere kurşun sıkmanız lazım ki birinden biri hedefe denk gelsin. Dolayısıyla sizde 10 kurs açıyorsanız '15 kurs nasıl açarız'. 100 kişi geldiyse 'bunu 150'ye nasıl çıkarırız'ın derdinde olmalısınız. Böyle olduğunuz taktirde, TÜİK'in anketörlerinin isabet ettiği kişiler arasında 'evet kurslara katıldım' diyenlerin sayısı yüksek çıkacaktır. Bu bizi zorlayacak bir ideal ama ben eminim ki Milli Eğitim Bakanlığının cefakar ve fedakar çalışan ekibiyle bu işi biz fevkaladenin fevkinde beceririz."
Biçerli, Eskişehir toplantısının, yapmayı planladıkları bir seri toplantının ilki olduğunu ve diğer toplantılar için ışık tuttuğunu da sözlerine ekledi.
Çalıştay, Biçerli'nin katılımcılarla fotoğraf çektirmesiyle sona erdi.
-mustafa biçerli