Yeşim Akbaş'ın Şüpheli Ölümünde Tutuklu Komiser Yardımcısı Beraat Etmişti.
Manisa'da Yeşim Akbaş'ın polis lojmanında başından vurulmuş halde ölü bulunmasıyla ilgili tutuklu bulunan komiser yardımcısı beraat etmişti. İlk derece mahkemesi kararının istinafa taşınmasının ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a seslenen anne Aysun Akbaş, "Bütün 'intihar' denilip üstü kapatılan kız çocuklarımız için istiyorum. Benim kızım da intihar etti denilerek üstü kapatılmaya çalışılıyor. Bu yüzden Adalet Bakanı’na sesleniyorum, Sayın Yılmaz Tunç, benim kızım intihar etmedi. Lütfen Salihli Adliyesi’nde neler oluyor bakın. Kızım için adalet istiyorum" dedi.
HABER: ESRA TOKAT
(ANKARA) - Manisa'da Yeşim Akbaş'ın polis lojmanında başından vurulmuş halde ölü bulunmasıyla ilgili tutuklu bulunan komiser yardımcısı beraat etmişti. İlk derece mahkemesi kararının istinafa taşınmasının ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a seslenen anne Aysun Akbaş, "Bütün 'intihar' denilip üstü kapatılan kız çocuklarımız için istiyorum. Benim kızım da intihar etti denilerek üstü kapatılmaya çalışılıyor. Bu yüzden Adalet Bakanı'na sesleniyorum, Sayın Yılmaz Tunç, benim kızım intihar etmedi. Lütfen Salihli Adliyesi'nde neler oluyor bakın. Kızım için adalet istiyorum" dedi.
Manisa'nın Demirci ilçesinde, Demirci Emniyet Müdürlüğü'nde görevli komiser yardımcısı Doğan Can Yıldız'ın kaldığı lojmanda 14 Nisan 2023'de başından silahla vurulmuş olarak bulunan 26 yaşındaki Yeşim Akbaş, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Yeşim Akbaş'ın vurulduğu tabancanın komiser yardımcısı Yıldız'a ait olduğunun belirlenmesinin ardından İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından gözaltına alınan Doğan Can Yıldız, sevk edildiği hakimlikte adli kontrol şartıyla serbest kaldı. Cumhuriyet Savcılığı'nın itirazı üzerine 19 Nisan'da İzmir'in Bayraklı ilçesinde gözaltına alınan Yıldız, tutuklanarak kovuşturma süreci başladı.
Eski eşini de başına silah dayayarak tehdit etmiş
Doğan Can Yıldız hakkında Salihli Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'kadına karşı kasten öldürme' ve 'kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemi ile dava açıldı. Salihli Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, mermi çekirdeğinin Yeşim Akbaş'ın sağ temporoparietal bölgesinden girip sol temporal bölgeden vücudu terk ederek tavana çarptığı hususu dikkate alındığında; kovanın olay yerinde ne amaçla bulunduğu belli olmayan, evin tabanından da bağımsız yaklaşık 20 santim uzunluğundaki 3 santim enindeki beyaz bir mermer blok üzerinde yan yatmış şekilde, çekirdeğin de hemen bloka bitişik vaziyette bulunmasının böyle bir pozisyonda intihar etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu belirtildi. Çekirdeğin sekme yönü de incelendiğinde, o pozisyonda bulunma ihtimalinin olmadığına da iddianamede yer verildi. Ayrıca Akbaş'ın sağlak olduğu ve merminin sağ taraftan girdiği hususu nazara alındığında her iki elinden atış artığı çıkmasının mümkün olmadığı belirtildi. Öte yandan Yıldız'ın meydana gelen olaydan önceki tarihlerde Manisa ili Şehzadeler ilçesinde komiser yardımcısı olarak görev yaparken eski eşi M. Y. ile tanıştığı ve kısa birlikteliğin ardından evlendikleri, evlilikleri sonrası tartışmalar çıktığı ve sanığın eşine şiddet uygulamaya başladığı, başına silah dayayarak tehdit ettiği, hakkında yapılan idari soruşturma kapsamında Demirci ilçesine görevlendirildiği kaydedilmişti.
Sağlık ekipleri evdeyken üstünü değiştirip elini kolonya ile temizlemiş
İddianamede; daha önceki ifadesinde yüzündeki yaralanmayı sevdiği kedinin yaptığı ve vücudundaki izlerin görev yaptığı sırada yakaladığı suçlu ile boğuşurken olduğunu ileri süren Doğan Can Yıldız'ın, olaydan sonra hemen üzerini değiştirdiği, elinde ve tırnak aralarında bulunan kanı silmek için kolonya kullandığı vurgulandı. Yeşim Akbaş'ın sol el tırnak aralarındaki doku örneklerinin Yıldız'ın doku örneği ile örtüştüğüne de dikkat çekildi. Doğan Can Yıldız'ın olaydan hemen sonra üzerinde gördükleri şortta ve görmedikleri ikinci bir şortta atış artığının tespit edilmesinin de hayatın olağan akışına aykırı bulunduğu kaydedildi. Yıldız'ın, görevinde kullandığı beylik tabancasıyla Akbaş'ı, başına tek el ateş ederek öldürüp, 'Kadına karşı kasten öldürme' ve 'Kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma' suçlarını işlediğine yönelik yeterli delil oluşturduğu belirtildi.
"Yerel mahkemenin kendi ara kararını kendi eli ile by-pass etmesi haksız ve hukuka aykırı bir karardır"
Yargılamanın üçüncü duruşmasında savcı mütalaasını açıkladıktan sonra mahkeme heyeti, suçunun sabit olmaması nedeniyle tutuklu sanık Doğan Can Yıldız'ın 'şüpheden sanık yararlanır' ilkesi gözetilerek beraatine karar vermişti. Akbaş ailesinin avukatlarından Barış Özbay ise ilk derece mahkemesinin kararını istinafa taşıdı. İstinafa yapılan başvurada, "Dosya kapsamında, uyuşmazlığın aydınlatılması anlamında ara karara uyarlı ve en az 3 kişiden teşekkül edecek bir heyet teşmili ile belirtilen konuda rapor aldırılması gerekirken, yerel mahkemenin kendi ara kararını kendi eli ile by-pass etmesi kabul edilemeyecek ölçüde haksız ve hukuka aykırı bir karardır" denildi.
Öte yandan sanığın yüzünde olaydan bir gün önce herhangi bir yara bulunmazken olay gününde yüzünde yara izi bulunması ve bunu evdeki kedinin yaptığını iddia etmesinin yeterince araştırılmaması, Yeşim Akbaş'ın 2016 yılındaki aldığı psikolojik tedavilerin intihar ettiğinin somut bir göstergesi olarak kabul edilmeyeceği ifade edilerek "Dosyada, bilirkişi raporu yönünden bu denli eksik, subjektif ve keyfi incelemenin bulunduğu, çelişkilerin varlığının ortada olduğu bir ahvalde hüküm tesis edilmesi, usulen kabul edilemez bir durumdur. Öncelikle ve ivedilikle, çelişki ve eksiklikleri karşılamak üzere 3 kişilik bir heyet vasıtasıyla Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesinden rapor aldırılması gerekirken, doğrudan tek bir kişinin keyfine kalan raporun esas alınması hukuka açıkça aykırıdır. Sayın Mahkemenizce anılan yerel mahkeme hükmünün bozulmasını talep ediyoruz" denildi.
"Sayın Yılmaz Tunç, benim kızım intihar etmedi. Lütfen Salihli Adliyesi'nde neler oluyor bakın"
ANKA Haber Ajansı'na konuşan Yeşim Akbaş'ın annesi Aysun Akbaş ise Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a seslenerek, "adalet" çağrısında bulundu. Akbaş şunları söyledi:
"26 yaşındaki kızımı kaybettim polis kurşunuyla. Başından vurulmuş olarak polis lojmanında hayatını kaybeden Yeşim Akbaş'ın annesiyim. Benim kızım intihar etmedi. Üçüncü duruşmada beraat kararı çıktı. Benim kızım intihar edecek bir kız değildi, hayat doluydu, cıvıl cıvıldı. O yüzden tüm Türkiye'den yardım istiyorum. Kızımı 2016 yılındayken ergenlik döneminde psikiyatriste götürdük, çoğu çocukta olduğu gibi. Bu seneler sonra benim kızıma intihar süsü verilmek için ortaya çıktı. Madem benim kızım intihara meyilliydi neden bir hastane kaydı yok? Kullandığı bir ilaç yok? 2016 yılındaki şey ortaya sürülür mü? Ondan bu yana 2 iş yeri açmış, hayat dolu, maddi özgürlüğü elinde… Bir tane Allah kulu da çıkıp da neden intihara meyilliydi diyen çıkmadı. Bunu bütün 'intihar' denilip üstü kapatılan kız çocuklarımız için istiyorum. Benim kızım da intihar etti denilerek üstü kapatılmaya çalışılıyor. Benim kızım cıvıl cıvıl bir çocuktu, hayvan sevgisi olan, kitap okuyan, iki işyeri olan. Bu yüzden Adalet Bakanına sesleniyorum, Sayın Yılmaz Tunç, benim kızım intihar etmedi. Lütfen Salihli Adliyesi'nde neler oluyor bakın!"