Yerel Televizyonların Temsilcileri Türk Kızılayı Gönüllüsü Olacak
Yerel Televizyonlar Gönüllülük Programı'na katılan 100 yerel televizyon temsilcisine sertifakaları Türk Kızılayı Genel Başkanı Akar tarafından verildi Türk Kızılayı Genel Başkanı Akar: "Türk Kızılayı, dil, din, ırk, mezhep ayrımına asla gitmez. Hem geleneklerimiz içn hem Türk hem Müslüman ve en önemlisi insan olduğumuz, insani yardım kuruluşu olduğumuz için böyle, bu tür ayrımları kesinlikle reddediyoruz.
Türk Kızılayı ile Yerel ve Bölgesel Televizyonlar Birliğinin işbirliğiyle hayata geçirilen proje kapsamında, Türk Kızılayı'nın gönüllü iletişim danışmanı olmak üzere Yerel Televizyonlar Gönüllülük Programı'na katılan 100 yerel televizyon temsilcisine sertifikaları verildi.
Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, sertifika töreninde yaptığı konuşmada, yurt dışı ve içindeki afetlerde ihtiyacı olan, dara düşen, mazlum ve hakkı yenen herkesin yanında olduklarını söyledi.
Afetlerin sadece tabii afetler olarak düşünülmemesi gerektiğini, birçoğunun da insan kaynaklı olduğunu dile getiren Akar, "Diktatörlerin, zalimlerin, muhteris insanların birbirini ezmesi, birbirlerini yok etmeye çalışmasıyla ortaya çıkan afetler var. Türk Kızılayı, bu afetlere de müdahale ediyor ve mazlumun yanında yer alıyor. Mazlumun yanında yer almak Allah rızasını kazanmak demektir. Bu anlayışla Türk Kızılayı hareket ediyor" dedi.
Türk Kızılayının, bu yıl 1 milyon 900 bin ünite kan toplayacağını belirten Akar, "Bu rakam Türkiye kan ihtiyacının yüzde 81'ini teşkil etmektedir. Üniversitelerimizin araştırma için topladıkları kanı da dışarıda bırakacak olursanız, reel bazda yüzde 95'lik bir kısmı Türk Kızılayı tarafından toplanmaktadır" diye konuştu.
Sağlık Bakanlığı ile "plazma temini" konusunda imzaladıkları protokol çerçevesinde, dışarıdan ithal kan ilaçları getirilmeyeceğini, TÜRKKÖK Projesi kapsamında da kök hücre nakli ile ilgili donör bulma sıkıntısının tarihe karıştığını belirtti.
Kemik iliği donörü bulunması gereken lösemili hastaların, artık bu nakillerin orijinini Türk Kızılayından sağlayabileceklerini anlatan Akar, ağustostan itibaren bu çalışmalara başlanacağını söyledi.
Soma'daki maden faciası sonrasındaki başarılı çalışmaları nedeniyle Türk Kızılayının tekrar gündeme geldiğini vurgulayan Akar, Türk Kızılayının kara gün dostu olduğunun, insanların yardımlarını Türk Kızılayından istediğinin ve bu kuruluşu gördükleri zaman rahatladıklarının ortaya çıktığını kaydetti.
Akar, "Şu sloganlaşmalı, Türk Kızılayı, milletinin merhamet elidir, milletinin karagün dostudur. Bütün kara günlerde olduğu gibi 1939 Erzincan depreminde olduğu gibi 2014 Soma faciasında da halkının ve milletin yanında olmuştur. Bundan sonraki Allah gecinden versin ve göstermesin ama kötü günlerimizde de milletinin yanında olmaya devam edecektir" dedi.
-"Türk Kızılayı, dil, din, ırk, mezhep ayrımına asla gitmez"
Türk Kızılayının yurt dışındaki çalışmalarını da anlatan Akar, şöyle devam etti:
"Türk Kızılayı, bu arada, dil, din, ırk, mezhep ayrımına asla gitmez. Asla ve asla reddediyoruz. Hem geleneklerimiz için hem Türk hem Müslüman ve en önemlisi insan olduğumuz, insani yardım kuruluşu olduğumuz için böyle, bu tür ayrımları kesinlikle reddediyoruz. Özellikle ülkemiz içerisinde mezhep ayrımına dayanan anlayışları asla ve asla reddediyoruz."
Suriye sınırında 3 yıldır yapılan çalışmalara değinen ve devletin verdiği imkanlarla 250 bin kişiye kamplarda, 750 bin kişiye de kamplar dışında hizmet götürdüklerini aktaran Akar, sınırdaki 12 noktadan bu ülkeye 90 bin ton un, bebek mamaları, hijyen ve kadın ihtiyaç malzemeleri, taze ekmek ve ilaç geçirdiklerini anlattı.
Sadece insani yardım malzemesi ulaştırıldığını söyleyen Akar, şunları kaydetti:
"Her türlü etnisite var karşımızda. Ama yaptığımız yardımlarda hiçbirini diğerlerinden ayırt etmedik. Her türlü riski göze alarak, ülkemiz içerisinde tenkit edilmeyi dahi göze alarak, öncelikle oradaki Süryanilere ve Ortodokslara, oranın azınlıklarına yardımlar götürdük. Ezilmesinler, yardıma ulaşamazlar diye... Orada yaşayan Kürt azınlıklara, Türk azınlıklara, Araplara aynı şekilde muamele ettik ve aynı yardımları yaptık. Herkes, 'İşte biz insani yardım, şöyle iyiyiz, böyle iyiyiz, insanları severiz' der ama Türk Kızılayı bunu yaşayarak ispat eden, bunu bilerek yapan, uygulayan bir kuruluştur."
Türk Kızılayının, 189 üyesi bulunan Dünya Kızıl Ay Kızıl Haç Federasyonunun yönetim kurulu üyesi olduğunu anımsatan Akar, dünyanın değişik bölgelerindeki operasyonlarda söz sahibi olduklarını aktardı.
-"Türk Kızılayımızı iyi tanımak ve tanıtmak mecburiyetindeyiz"
Yerel ve Bölgesel Televizyonlar Birliği Genel Başkanı Şeyda Açıkkol ise Türkiye'nin, deprem, sel ve benzeri tabii afetlerle mücadele edilmesinin öğrenilmesi gereken bir coğrafyada bulunduğunu belirterek, "Felaket kapımızı çalmadan önlem almak durumundayız. Bu nedenle Türk Kızılayımızı iyi tanımak ve tanıtmak mecburiyetindeyiz" diye konuştu.
Açıkkol, "Son günlerde dışarıdan Türk milletine giydirilmeye çalışılan konfeksiyon kalıplarla milletin ortak değerlerinden uzaklaştığı, toplumda dayanışmanın bittiğine ilişkin iddialara en güzel cevap, Türk Kızılayımızın milyonlarca aktif gönüllü çalışanları, bağışçıları olsa gerek" ifadesini kullandı. - Ankara