Yemen'deki Husiler ile ABD öncülüğündeki koalisyon arasındaki çatışmalar tırmanıyor
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına tepki olarak Kızıldeniz'den geçen İsrail bağlantılı gemileri hedef alan Husiler ile ABD öncülüğündeki koalisyon arasındaki çatışmalar son günlerde tırmanıyor.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına tepki olarak Kızıldeniz'den geçen İsrail bağlantılı gemileri hedef alan Husiler ile ABD öncülüğündeki koalisyon arasındaki çatışmalar son günlerde tırmanıyor.
Yemen'de İran destekli Husiler, Kızıldeniz ve Umman Denizi'nde düzenlediği saldırılarda ABD'ye ait iki destroyer ile "Abraham Lincoln" isimli uçak gemisini hedef aldığını duyurdu.
Pentagon Sözcüsü Tümgeneral Pat Ryder da aynı gün, iki ABD destroyerinin Babu'l Mendeb boğazından geçtiği sırada Husiler tarafından hedef alındığını söyledi.
Ryder, 8 insansız hava aracı (İHA), 5 gemisavar balistik füze ve 3 gemisavar güdümlü füzeyle ABD destroyerlerinin hedef alındığını ve saldırıyla "başarılı bir şekilde" başa çıkıldığını belirtti.
Bu saldırı, Husilerin Gazze'ye destek saldırılarını başlatmasından bu yana Kızıldeniz ve Aden Körfezi'nde gerçekleştirdiği en büyük saldırılardan biri olarak öne çıkıyor.
Saldırı, ABD'nin 9-10 Kasım'da Yemen'de Husilerin kontrol ettiği bölgelere bir dizi hava saldırısı düzenlemesinin ardından geldi.
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığının (CENTCOM), söz konusu tarihlerde düzenlenen saldırılarda Husilerin cephaneliklerini hedef aldığı öne sürüldü.
Husiler ile ABD koalisyonu arasındaki çatışmalardaki son gelişmeler dikkati çekiyor.
CENTCOM, 13 Kasım'da, Yemen'de Husilerin cephaneliklerine yönelik saldırılara aralarında F-35C savaş uçaklarının da bulunduğu ABD hava ve deniz kuvvetlerinin katıldığını açıkladı.
Söz konusu saldırıların, "Husilerin ticari gemilere yönelik tekrarlanan ve hukuka aykırı saldırılarına yanıt olarak yapılan önleyici saldırılar" olduğu savunulurken, böylece ABD, Husilere yönelik saldırılara gelişmiş savaş uçaklarının katıldığını ilk kez duyurdu.
ABD ve Husiler arasındaki çatışmalarda değişim göze çarpıyor
Askeri uzman Ali ez-Zeheb, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son dönemde yaşanan gelişmelerin ABD ile Husiler arasındaki çatışmalarda değişime işaret ettiğini söyledi.
Zeheb, "ABD'nin Husilere karşı saldırı mekanizmasında gözle görülür bir gelişme mevcut, artık ABD hareketli tehditleri izlemeye başlıyor." ifadesini kullandı.
ABD'nin saldırılarındaki değişime ilişkin Zeheb, "Bu, insansız hava araçları, balistik füzeler veya deniz taşımacılığını tehdit eden hangi silah olursa olsun bunların bulunduğu korunaklı yapı ve tesisleri, aynı zamanda mobil füze rampalarını, nakil araçlarını, uzman komutanları ve eğitmenleri kapsayacak şekilde ABD'nin saldırılarını genişletmesi anlamına geliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Zeheb, ABD'nin Yemen'deki "korunaklı yapılar ve füze rampaları olmak üzere sabit ve mobil tehditler hakkında istihbarat kaynağına sahip olduğu için" saldırılarda değişimin yaşandığını ifade etti.
ABD'nin geçen yıl Husiler hakkında istihbarat ve veri topladığını ardından da hareket geçtiğini belirten Zeheb, "ABD yakın zamanda B-2 Spirit stratejik bombardıman uçaklarını kullanmaya başladı çünkü hedefi güçlü ve daha etkili patlayıcı mühimmat gerektiriyor. Hedeflenen yerler yoğun bir şekilde güçlendirilmiş, yeraltında ve uzak mesafede bulunduğu için ABD bu mühimmatları kullanıyor." diye konuştu.
Zeheb, çatışmaların geleceğine ilişkin, "ABD, Husilere yönelik saldırılarını daha da artıracak ve Husilerin, Sana dışındaki hareketlerine daha fazla odaklanacak. Özellikle Taiz, Hudeyde, Rime, el-Beyda ve Kızıldenize'e yakın bölgeler olmak üzere füze ve İHA'ların hazırlandığı bölgeleri hedef alacak." tahmininde bulundu.
Trump, Husilere karşı Biden yönetiminin yaklaşımını sürdürebilir
Columbia Üniversitesi Orta Doğu Araştırmaları Merkezi'nde araştırmacı Adil Deşile de ABD öncülüğündeki Batı koalisyonu ile Husiler arasındaki gerilimin tırmanmasının muhtemel olduğunu söyledi.
Deşile, "Husilerin Kızıldeniz'deki saldırılarını sürdürmesi durumunda ABD yönetimi de kendi çıkarlarını koruyacaktır ve (ABD'deki seçimleri kazanan Donald) Trump yönetimi de aynı yaklaşımı benimseyebilir." ifadesini kullandı.
ABD'nin Husilere karşı son saldırılarına değinen Deşile, bunun Husiler üzerinde baskı oluşturmak ve askeri kapasitelerini yok etmek için yapılan önleyici saldırılar olduğunu savundu.
Deşile, İran destekli Husilerin, İran ile aynı stratejiyi izlediğine dikkati çekerek, bölgede saldırıların duracağına dair olumlu bir gelişmenin olmadığını söyledi.
ABD'nin İran ile anlaşması veya benzer bir durumun yaşanması halinde Husilerin saldırılarını durduracağını aktaran Deşile, "Eğer gerilim devam ederse Husiler de bunu tırmandırmayı sürdüren eksenin bir parçası olacaklar." şeklinde konuştu.
Yemenli gazeteci Ahmed Fevzi de ABD uçak gemisinin hedef alınmasından önce yaşananların Husilerin lehine bir gelişme olduğunu dile getirdi.
ABD uçak gemisi Abraham Lincoln'ün Umman Denizi'nin uzağında konuşlandığını hatırlatan Fevzi, "Bu geminin hedef alınması niteliksel bir gelişme ve önleyici bir saldırıdır." yorumunu yaptı.
Fevzi, Husilerin saldırılarına dikkati çekerek, bir yılda 12 MQ9 tipi ABD İHA'sı düşürdüklerine değindi.
Yemen'de İran'ın desteklediği Husiler, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına tepki gerekçesiyle 31 Ekim 2023'ten bu yana Yemen açıklarında İsrailli şirketlere bağlı olduğunu belirttikleri ticari gemilere el koyuyor, bazılarına da insansız hava araçları ve füzelerle saldırıyor.
Husilerin eylemlerinin ardından çok sayıda gemicilik şirketi, Kızıldeniz'deki seferlerini durdurma kararı almıştı.
ABD, küresel deniz ticareti güvenliğinin tehlikeye girdiği gerekçesiyle 18 Aralık 2023'te bir grup ülkenin katılımıyla Husilere karşı "Refah Muhafızı Operasyonu" adında çok uluslu "deniz görev gücü" oluşturulduğunu açıklamıştı.
Husilerin Kızıldeniz'deki saldırılarına karşı ABD ve İngiltere, 12 Ocak 2024'ten bu yana Yemen'de Husilerin kontrolündeki bölgelere hava saldırıları düzenliyor.