Yazar Musa Anter Cinayeti Davası
Diyarbakır'da 22 yıl önce yazar Musa Anter'in öldürülmesi ve yazar Orhan Miroğlu'nun yaralanması olayıyla ilgili davanın görülmesine devam edildi MİT, davanın görüldüğü mahkemeye gönderdiği yazıda, "Yeşil" kod Mahmut Yıldırım'ın bir jandarma yetkilisinin aracılığıyla kurumun ilgili birimiyle yaptığı görüşmede, Şemdin Sakık'ı öldürmeyi planladığı ve eylemin ardından İsviçre'ye gitme garantisi istediğine ilişkin talepte bulunduğu belirtilerek, söz konusu talebin kabul edilmediği bildirildi Mahkeme, MİT'ten "Yeşil' kod adlı Yıldırım ile çalışıp çalışmadıklarını ve Susurluk Raporu'nda Yıldırım'a aracılık eden jandarma yetkilisinin istihbarat komutanlığına vekalet eden kişi olduğu belirtildiğinden, söz konusu "jandarma yetkilisinin" kim olduğunun sorulmasını istedi.
Başbakanlık Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Diyarbakır'da 22 yıl önce yazar Musa Anter'in öldürülmesi ve yazar Orhan Miroğlu'nun yaralanması olayıyla ilgili davanın görüldüğü mahkemeye gönderdiği yazıda, "Yeşil" kod Mahmut Yıldırım'ın Diyarbakır'da bir jandarma yetkilisinin aracılığıyla kurumun ilgili birimiyle yaptığı görüşmede, Şemdin Sakık'ı öldürmeyi planladığı ve eylemin ardından İsviçre'ye gitme garantisi istediğine ilişkin talepte bulunduğu belirtilerek, söz konusu talebin kabul edilmediği bildirildi.
Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Hamit Yıldırım ile tutuksuz sanık emekli Albay Savaş Gevrekçi katıldı. Diğer sanıklar, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım ve Aziz Turan (Abdulkadir Aygan) ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada ayrıca yazar Musa Anter'in oğlu Dicle Anter ve avukatları da hazır bulundu.
Anter ailesinin avukatı Mehmet Selim Okçuoğlu, mahkeme heyetinden, "Yeşil" kod adlı Yıldırım'a ait Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtlarının istenilmesi konusunda talepte bulundu. Musa Anter cinayetinin sıradan bir olay olmadığını savunan Okçuoğlu, "Mahmut Yıldırım'a tahsis edilen silahın olup olmadığı konusunun araştırılmasını istiyoruz. Eski itirafçı Ali Ozansoy'un bu olayla ilgili olarak mahkemede tanık olarak dinlenilmesini talep ediyorum" dedi.
Avukat Tahir Elçi ise, davanın iddianamesinde JİTEM'in kuruluşu, yapısı ve işleyişi hakkında çok detaylı bilgilerin yer aldığını anlatarak, Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen JİTEM davası dosyasının mahkeme heyeti tarafından incelenmesi gerektiğini savundu. Elçi, tutuksuz yargılanan sanık Savaş Gevrekçi'nin "sanıkları etkileme" ve "delilleri karartma" etkisinden dolayı tutuklanmasını talep etti.
Geçici köy korucularının askerlik konusu
Mahkeme Başkanı Necati Türkmen, geçici köy korucularının askerlik yapıp yapmadığı konusunda Genelkurmay Başkanlığından gelen yazıda, o dönemlerde köy korucularının kendi bölgelerinde askerlik yapmadığı yönünde ifadelerin yer aldığını söyledi.
Bunun üzerine tutuklu sanık Hamit Yıldırım söz alarak Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde geçici köy korucularının askerlik yaptığını iddia ederek, kendisinin de o dönemde korucu olarak askerliğini yaptığını ifade etti. Sanık Yıldırım'ın avukatı Bilal Aktuğ ise askerlik görevini bölgede yapan korucuların mahkemede dinlenmesini talep etti.
-MİT'den mahkemeye gönderilen yazı
Mahkeme Başkanı Türkmen, önceki celse Başbakanlık Milli İstihbarat Teşkilatı'na (MİT) Kutlu Savaş'ın hazırladığı Susurluk Raporu'nda yer alan "Yeşil" kod Mahmut Yıldırım'ın kuruma bir jandarma yetkilisinin aracılığıyla Şemdin Sakık'ı öldürmeyi planladığı ve eylemin ardından İsviçre'ye gitme garantisi istediğine ilişkin ifadeler üzerine istenen yazının mahkemeye ulaştığını bildirdi.
Yazıda, 16 Şubat 1993 tarihinde Diyarbakır'daki bir jandarma yetkilisinin MİT'in ilgili biriyle görüşme yaptığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
"Yeşil" kod Mahmut Yıldırım'ın teşkilatımızla ilişki kurmak istediğini, yanında Muş alan sorumlusunun bulunduğunu, Şemdin Sakık'ı öldürmeyi planladığını ve eylemden sonra İşviçre'ye gitme garantisi istediğini belirttiği, anılan tekliğin kabul edilmediği"
Mahkeme Başkanı Türkmen, sanık emekli Albay Savaş Gevrekçi'ye MİT'ten gelen yazıyı sordu. Gevrekçi ise "MİT ile hiçbir zaman bir araya gelmedim. MİT, biz ve emniyet ayrı çalışırdı. Zaten Güneydoğu Anadolu Bölgesinin kanayan yarası ayrı çalışmaydı. Bu kadar olayın yaşanmasının nedeni ise ayrı çalışmadan kaynaklandı" ifadesini kullandı.
Gevrekçi'nin Musa Anter'in öldürülmeden önce "İtirafçılar ile PKK'yı barıştırmak için gidiyordum" dediğini hatırlatması üzerine, Anter ailesinin avukat Okçuoğlu, "Tuzak kurulmuştu, karşınızda çocuk yok bize bakarak söylüyorsunuz" dedi.
Mahkeme heyeti verdiği aranın ardından "Yeşil" kod isimli Mahmut Yıldırım'a ilişkin SGK kayıtlarını ve Emniyet Genel Müdürlüğünden silah ruhsatı verilip verilmediğine dair kayıtların istenilmesine karar verdi.
MİT'ten "Yeşil ile çalışıp çalışmadıkları" hususunun sorulmasını da isteyen mahkeme heyeti, Susurluk Raporu'nda Yıldırım'a aracılık eden jandarma yetkilisinin istihbarat komutanlığına vekalet eden kişi olduğu belirtildiğinden, söz konusu "jandarma yetkilisinin" kim olduğunun sorulmasını istedi
Jandarma Genel Komutanlığından maktül Musa Anter'in öldürülmesine ilişkin İstihbarat Grup Komutanlığı dahil komutanlık arşivlerinde olan tüm bilgi ve belgelerin mahkemeye gönderilmesini ve Aziz Turan'ın (Abdulkadir Aygan) İsveç'te bulunduğu gerekçesiyle Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Diş İlişkiler Genel Müdürlüğüne yazı yazılarak Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katılmasının sağlanmasına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
İddianamede, sanıklar hakkında, "taammüden adam öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "halkı isyana teşvik ve birbiri aleyhine silahlandırarak mukateleye (öldürme, vuruşma) teşvik etmek" ile "adam yaralamak" suçlarından da 20 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Duruşmayı BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da izledi. - Diyarbakır