Yasadışı Dinleme Davasında İkinci Gün (2)
Duruşmaya DEVAM EDİLDİ İzmir 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yasadışı dinleme davasına verilen aranın ardından öğleden sonra devam edildi.
Duruşmaya DEVAM EDİLDİ
İzmir 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yasadışı dinleme davasına verilen aranın ardından öğleden sonra devam edildi. Zaman zaman sanık ve müşteki avukatları arasında yaşanan tartışmalar nedeniyle tansiyonun yükseldiği duruşmada, sanıklar savunma yapmayı sürdürdü.
"VATANIM İÇİN HİZMET ETTİM"
Sanık polis Kürşat Şenol Yılmaz, önleyici ve adli dinlemeler hakkında bilgi verdikten sonra, iddianamede sanıklar için "aralarında hiyerarşik ilişki vardır" denildiğine dikkat çekip, emniyet teşkilatının hiyerarşik şekilde yapılandığını, bunun dışına zaten çıkılamayacağını, üstleriyle emniyet dışında hiçbir ilişkisinin olmadığını, hiçbir örgüte ya da yapıya üye olmadığını söyledi.
Devletin kendilerine verdiği aylık maaş dışında hiçbir gelirlerinin bulunmadığını, banka hesaplarının ortada olduğunu, banka kartına bakıldığında hiçbir menfaat elde etmediğinin görüleceğini anlattı. Dinleme yapılan kişileri tanımadığını, hatırlamadığını, yapılan dinlemelerin imha edildiğini, kayıt altında tutulmadığını, 10 bin dinleme kararının altında imzasının bulunduğunu; soruşturma sürecinde 3-4 tanesinin kendisine gösterildiğini belirten Yılmaz, bunların tümünün hukuki olduğunu, ancak usulsüzmüş gibi karşılarına çıkarıldığını öne sürdü. Yılmaz, sanıklardan Erdinç Sezgin'e baskı yaptığının iddia edildiğini, oysa kendisiyle hiç çalışmadığını, hiçbir temasının olmadığını, 2013 yılında Hakkari'ye tayin edildiğini, geçen 1.5 yıllık süreçte niçin hiç şikayet etmediğini sormak istediğini söyledi.
PKK'LILAR BENİ ÖĞRENMİŞ
Kaçma şüphesiyle haksız yere 35 gün cezaevinde yattığını, oysa polisevinde kaldığını, pasaportunun bile bulunmadığını, telefonla her daim ulaşmanın mümkün olduğunu, özgürlüğü kısıtlamanın bu kadar kolay olmaması gerektiğini belirten Yılmaz, "İsmim gazetelerde çıktı. PKK'lılar beni öğrenmiş. Ben oraya gittiğimde başıma bir şey gelmesi halinde kim bunun hesabını verecek? Ben bunca yıl vatanım için hizmet ettim. Örgüt üyesi değilim" dedi.
Sanıklardan Mevlüt Çakar, 18 Ağustos gecesi, işlerini tamamlamak için emniyete çağrıldığını, ertesi gün de gözaltına alındığını belirtirken, sanık avukatlarının, "Kendi bilgisayarınıza mı oturdunuz, bilgisayarda metin belgesi açtınız mı" sorularına, "Kendi bilgisarıma oturdum evet" yanıtı verdi.
İstihbararatta alıştığını belirten sanık İbrahim Öztürk, mahkeme başkanının, "Bilgi notu düzenlemen için herhangi bir talimat geldi mi? Mahkemeden dinleme kararı geldikten sonra siz mi dinlediniz" sorularına "hayır" karşılığı verdi. Dinlelenen diğer sanıklar da suçlamaları kabul etmedi. Mahkeme başkanı hakim Hamdi Çiftçi, duruşmayı yarın sabah devam etmek için bitirdi. - Duruşmada