Yargıtay Başkanı Cirit: "Arabuluculuk Sistemi Toplumsal Barışa Katkı Sağlamaktadır"
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, son zamanlarda bazı FETÖ itirafçılarının, geçmişi, görev anlayışı, duruşu itibarıyla başından beri terör örgütü FETÖ ile mücadelesi bilinen Yargıtay üyelerine karşı, FETÖ elebaşısının "İtirafçı ol, iftira et" talimatına uygun olarak soyut ve mesnetsiz...
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, son zamanlarda bazı FETÖ itirafçılarının, geçmişi, görev anlayışı, duruşu itibarıyla başından beri terör örgütü FETÖ ile mücadelesi bilinen Yargıtay üyelerine karşı, FETÖ elebaşısının "İtirafçı ol, iftira et" talimatına uygun olarak soyut ve mesnetsiz iddialarla haysiyet cellatlığına soyunduğunu belirterek, "Yargıtayın bu ve benzeri algı operasyonlarına malzeme edilmesine müsaade edilmeyecektir." dedi.
Cirit, Yargıtayın kuruluşunun 150. yılı etkinlikleri kapsamında Yıldırım Beyazıt Üniversitesinde düzenlenen "Arabuluculuğun Geliştirilmesi Uluslararası Sempozyumu"nda, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimini hatırlattı.
Türk yargısının darbe girişimine karşı dimdik ayakta durduğunu ifade eden Cirit, dünyada eşine az rastlanır cesaret ve kahramanlık örneğinin gösterildiğine işaret etti.
Cirit, yargının darbeye karşı tavır aldığını, gerekli işlemleri yaptığını belirtti.
Türk yargısının, halkının, demokrasinin, devlet bütünlüğünün yanında yer alma becerisini gösterdiğini vurgulayan Cirit, şöyle devam etti:
"Son zamanlarda bazı FETÖ itirafçıları, geçmişi, görev anlayışı, duruşu itibarıyla başından beri terör örgütü FETÖ ile mücadelesi bilinen Yargıtay üyesi arkadaşlarıma karşı FETÖ elebaşısının 'İtirafçı ol, iftira et' talimatına uygun olarak soyut ve mesnetsiz iddialarda bulunmak suretiyle haysiyet cellatlığına soyunmuşlardır. Yargıtayın kurumsal kimliğinin zedelenmesi düşüncesini oluşturan ifadelerde bulunmuşlardır. Yargıtayın bu ve benzeri algı operasyonlarına malzeme edilmesine müsaade edilmeyecektir."
Adalet hizmetin işlememesinin, geç veya kötü işlemesinin toplumsal düzenin, barışın bozulmasına yol açacağına işaret eden Cirit, geciken adaletin adalet olmadığını vurguladı.
Mahkemelerin etkinliğinin, verimliliğinin artırılmasının, yargılama sürelerinin kısaltılmasının toplum ve devlet hayatı açısından hayati önemi bulunduğunu söyleyen Cirit, davaların makul sürede sonuçlandırılmasının en temel haklar arasında yer aldığını söyledi.
Arabuluculuğun geçmişinin eski olduğunu anlatan Cirit, arabuluculuk uygulamalarının her geçen gün daha çok talep gördüğünü belirtti.
"Taraflar bir araya geliyor"
Tarafları bir araya getiren arabuluculuğun, uyuşmazlıkların çözüme kavuşturulmasını sağladığını dile getiren Cirit, arabuluculuğun toplumsal barışı sağlayan bir kurum olarak ortaya çıktığını, mahkeme sürecinde sorunlar yaşayan tarafların bu uygulamayla uyuşmazlıklarını dostane şekilde çözmeye çalıştığını söyledi.
Alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının dünyada da denendiğini ifade eden Cirit, ABD'de ceza uyuşmazlıklarının yüzde 95'inin "ceza pazarlığı" denilen sistemle mahkemelere gitmeden savcılıklarda çözüldüğünü anlattı.
Alternatif çözüm yollarının önemine değinen Cirit, işçi-işveren uyuşmazlığında arabuluculuğun zorunlu hale getirildiğini hatırlatarak, 2017'nin ilk 6 ayında iş uyuşmazlıkları nedeniyle açılan dava sayısının 120 bin olduğunu, bu rakamın 2018'in aynı döneminde 30 bine düştüğünü bildirdi.
Cirit, arabuluculuk uygulamalarının geliştirilmesi çalışmalarını önemli bulduklarını belirtti.
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan ise uzlaşma kültürünün geçmişte de var olduğunu belirtti. Arabuluculuk kurumunun önemine dikkati çeken Doğan, hukuk fakültesi öğrencilerine arabuluculuk eğitimi verildiğini anlattı.
Yargıtay Başkanı Cirit'in, Rektör Doğan ve Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Uşan'a plaket takdim etmesinin ardından Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar sunum yaptı.
Sempozyumun açılışına Hakimler ve Savcılar Kurulu üyesi Ali Cengiz Köseoğlu ve Yargıtay üyelerinin yanı sıra akademisyenler katıldı.