Yargıda Birlik Derneği'nin Van Buluşması

Yargıda Birlik Derneği Başkanı ve Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Musa Heybet, "Yargıda Birlik, yargının içinde örgütlenmiş FETÖ terör örgütü mensuplarının yargıdaki hakimiyetinin sona erdirilmesi maksadıyla vatanını ve milletini seven her düşünceden hakim ve savcının bir araya gelmesiyle oluşturulmuş bir birlikteliktir." dedi.

Derneğin nisan ayında gerçekleştirilecek 2. Olağan Genel Kurul öncesi "Yargıda Birlik Derneği Van Buluşması" kapsamında Van'a gelen Heybet ve beraberindeki heyet, Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Keskin ve Adalet Komisyon Başkan Vekili Hakim Hülya Erener'i ziyaret ederek, yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi.

Daha sonra düzenlenen kokteylde kentte görev yapan hakim ve savcılarla bir araya gelen Heybet, burada yaptığı konuşmada, bölgede görev yapmanın kolay olmadığını ancak ülkede terörle mücadele konusunda çok ciddi ilerlemelerin kaydedildiğini söyledi.

"Yargıda Birlik, önemli bir birlikteliktir"

Heybet, Van'da huzurun hakim olduğunu ve Türk bayrağının her yerde dalgalandığını, kentte çok önemli gelişmelerin olduğunu gördüklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Yargıda Birlik, yargının içinde örgütlenmiş FETÖ terör örgütü mensuplarının yargıdaki hakimiyetinin sona erdirilmesi maksadıyla vatanını ve milletini seven her düşünceden hakim ve savcının bir araya gelmesiyle oluşturulmuş bir birlikteliktir. Yargıda Birlik, cumhuriyet tarihimizin belki de ilk önemli ve ilk kez böyle bir olayın gerçekleştirildiği bir birlikteliktir. Bu birlikteliğin verdiği güç ve kaynaşma ile mesleklerimizi icra ediyoruz."

"Türkiye'de her şey bitti mi? Hayır. Birlik ve beraberliğin rahmetini, bereketini, feyzini hepimiz çok şükür gördük. Allah da 'ayrılmayın' diyor. 'Siz birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız' diyor yüce Allah" diyen Heybet, şöyle devam etti:

"Bizim hem dinimizde, hem gelenek göreneklerimizde birlik ve beraberlik olmuştur ve olacaktır. Bu ülkenin insanlarının bu bölgede gördüğümüz üzere birbiriyle ayrıştığı hiçbir nokta yoktur. Birlik beraberliğimizi bozmaya çalışsalar da bunu başaramadılar. Bizler de Türkiye'nin en aydın sınıfı olan hakim ve savcılar olarak hem Türk milletine hem devletimize hem siyasete hem akademisyenlere mülki idareye çok önemli mesaj verdik."

Hiç kimseyi ötekileştirmeden, sadece düşüncesinden dolayı güvensiz olarak addetmeden, kapılarını sonuna kadar açarak bu birlik ve beraberliği korumaları gerektiğini vurgulayan Heybet, hangi görevde olurlarsa olsunlar, hakim ve savcılıktan daha üst bir görevin olmadığını, topluma da, millete de borçlu olduklarını aktardı.

"Adalet mülkün temeli. Adalet olmazsa devlet olmaz. Adaleti nasıl güçlü tutacağız, birbirimizle saflarımızı sıklaştırarak tutacağız" ifadesini kullanan Heybet, Yargıda Birlik Derneği'nin, daha önceki yargı içindeki sivil toplum kuruluşlarında olduğu gibi basının önünde yargıyı yıpratacak derecede birtakım yürütme ve yasamayla mücadele içine girip vesayet odağı olacak bir birlik olmadığının altını çizdi.

Heybet, bir hakim ve savcıya yakışan şekilde sorunlarını, beklentilerini cumhurbaşkanına, başbakana, devlet büyüklerine ilettiklerini kaydederek, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Hakim ve savcı hiçbir zaman kavga etmez, medyanın önünde bu konuları tartışmaz. Cumhurbaşkanımız, başbakanımız, bakanımız birçok kez yönetim kurulumuzu kabul etmiştir. Yargıda birliğin bu ülkeye kazandırması gereken şey, birbirimizi ayrıştırmadan, ötekileştirmeden, birbirimizin düşüncesine saygı duyarak birlik ve beraberliğimizi korumaktır. Bizim asıl hedefimiz budur. Herkes elini taşın altına koydu. Herkes bir araya gelmeyi başardı, bunun bereketini 15 Temmuz darbe gecesinde yargının gösterdiği refleksle gördük. Herkes milli iradeden yana tavır koydu, darbecilere karşı gereken adli refleks gösterildi. Bunu sağlayan en temel argüman birlik ruhuydu. Yargıda Birlik, bir meşruiyet zeminidir. Bir ideolojiye, hiç bir siyasi partiye, cemaat görüşüne dayanmaz. Hepimiz bir ve beraberiz, hak, hukuk ve adalet için."

"Yargıda birliğin çalışmalarına güvenimiz tam"

Van Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Keskin de Yargıda Birlik Derneğinin, amaç ve ilkeleri ülkede sadece adalet ve vicdan olan tüm hakim ve savcıları kucaklayan bir anlayışla ülkede yargıya olan güvenin yeniden güçlenmesi için çalışma yürüttüğünü söyledi.

Bu kapsamda hukuk için adalet düsturundan hareketle, yargıda herhangi bir örgüt, zümre ve grup tahakkümüne izin verilmeden kıdem, ehliyet ve liyakatin gözetilmesinin amaçlandığını kaydeden Keskin, "Derneğin, çalışma barışını tesis etme, şeffaf, erişilebilir, hesap sorulabilir, tarafsız ve bağımsız bir adalet mekanizmasının teminine katkı adına yaptığı çalışmalara güvenimiz tamdır. Platform sürecinde sorumluluk üstlenen meslektaşlarımızın ne kadar haklı olduğu, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında bir kez daha gözlemlenmiştir. Bu kapsamda Afrin ve demokrasi şehitlerimiz ile bu ülke için toprağa düşmüş tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum." dedi.

" Yargıtay'da 1 milyon 200 dosya çözüm bekliyor"

Yargıtay 13. Ceza Dairesi Başkanı Vuslat Dirim ise Yargıda Birlik Derneği'nin ülkeye çok güzel şeyler kazandırdığını anlattı.

"Ben Yargıda Birlik Derneği'den önce nasıl sıkıntılar yaşadığımızı, kurulduktan sonra da neler yapabildiğimizi sizlerle paylaşmak isterim. Liyakatın egemen olduğu, adalet düşüncesinin öne çıkarıldığı bir Yargıtay olma yolunda Yargıda Birlik'le çok büyük mesafeler katettik ancak yapacak çok işimiz var." diyen Dirim, şunları kaydetti:

"Yargıtay'da bir milyon 200 bin dosya çözüm bekliyor. İstinaflar faaliyete geçti, Yargıtay elindeki birikimi erittikten sonra asli görevine dönmüş durumda ülke adaletine hizmetleri olacak inşallah. Bunda yargıda birliğin çok büyük katkıları var. Emek veren tüm meslektaşlarıma teşekkür ederim."

Heybet'e, Derneğin Başkanlık Divanı üyeleri Dr. Birol Kırmaz, Cumali Karakutuk, Yargıtay üyeleri Basri Bağcı, Erdoğan İshakoglu, Hayri Keskin, Danıştay üyeleri Hasan Odabaşı, Gürsel Özkan, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Şaban Yılmaz, Kanunlar Genel Müdürü Ekrem Çetintürk, İç Denetim Dairesi Bakanı Numan Eroğlu, Derneğin yönetim kurulu üyeleri Fatih Karakuş, Necip Topuz, Serap Güner, Berrin Aksoyak ve Elif Aydan Bozfırat eşlik etti.