X. Ulusal Tesisat Mühendisliği Kongresi Başladı
MMO YK Başkanı Ali Ekber ÇAKAR: Enerjide Kamusal Planlama ve Yerli Kaynak Kullanımı Gerekli
TMMOB Makina Mühendisleri Odası'nın (MMO) onuncusunu düzenlediği X. Ulusal Tesisat Mühendisliği Kongresi (TESKON), bugün İzmir'de MMO Tepekule Kongre ve Sergi Merkezinde başladı.
Dört gün sürecek olan kongrenin ana teması "Enerji: Dünden Daha Az" olarak belirlendi.
Kongrenin açılış konuşmaları, MMO İzmir Şube Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet ÖZSAKARYA, Kongre Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet ARISOY, SODEX Fuarcılık Adına Hannover Messe Yönetim Kurulu Başkanı Murat DEMİRTAŞ, MMO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ekber ÇAKAR, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet SOĞANCI, sektör dernekleri adına Türk Tesisat Mühendisleri Derneği Başkanı Gürkan ARI ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz KOCAOĞLU tarafından yapıldı.
Tesisat sektörünü 18 yıldır buluşturan ve dört gün sürecek olan kongre boyunca 13 bilimsel-teknik oturum, kurslar, çalıştaylar, dört büyük sempozyum ile büyük-küçük altı sempozyum ve seminer, bir panel, teknik gezi ve sosyal etkinlikler düzenlenecek.
Teskon+SODEX Fuarına ısıtma, soğutma, havalandırma, yalıtım, doğalgaz, jeotermal, güneş enerjisi alanlarında ürün ve hizmet üreten 100'den fazla firma katılıyor. 16 Nisan akşamına kadar sürecek kongre ve fuara 2 bine yakın delege 20 bini aşkın ziyaretçi bekleniyor. Fuar 16 Nisan akşamına kadar Tepekule Kongre ve Sergi Merkezinde ziyaret edilebilecek.
MMO İzmir Şube Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet ÖZSAKARYA, önceki tesisat kongreleriyle ilgili bilgi vererek özetle şöyle konuştu:
"Kongremiz bu yıl da tesisat alanında çalışan mühendis, ara teknik elemanların ve sektörün buluştuğu en kapsamlı platform olarak gerçekleşmektedir. 1993 yılından bu yana düzenlenen 9 kongreye 8.961'i kayıtlı delege olmak üzere 20 bini aşkın kişi katılmıştır.
Toplam 190 oturumda 553 bildiri sunulmuş, 23 panel, 5 sempozyum, 27 Seminer, 1 konferans, 1 atölye çalışması, 3 forum, 40 kurs ve 18 sabah toplantısı gerçekleştirilmiştir. Tüm bu çalışmalardan elde edilen birikim 10 bin sayfayı aşkın kitap ve doküman olarak yayın dünyasına kazandırılmıştır. Bir kongrenin ülkemizde her koşulda istikrarla devam ettirilip bu rakamlara ulaşabilmesi kolay değildir. TESKON, bilimsel bir kongre için örnek alınacak birçok özelliğiyle bir organizasyon ekolü oluşturmuştur."
Kongre Yürütme Kurulu Başkanı Ahmet Arısoy, kongrenin dört gün boyunca aynı anda 11 salonda 158 konu başlığının tartışıldığı dev bir organizasyon olduğunu söyledi. Kongre kapsamında 5 sempozyum, 7 seminer, 16 kurs, bir panel, 3 sabah toplantısı, 4 atölye çalışması, 3 teknik gezi, bir kültürel gezi, 2 kokteyl ve bir konser düzenlenecek. Teskon+Sodex Fuarı 09.00-9.00 saatleri arasında Tepekule Kongre ve Sergi Merkezinde gezilebilir.
MMO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ekber ÇAKAR ise özetle şöyle konuştu:
"18 yıldır tesisat mühendisliği alanındaki bütün gelişmeleri irdeleyen kongremiz, 158 konu başlığıyla bugüne kadarki en geniş program içeriğine ulaşarak kendi başarı çıtasını bir kez daha aşmıştır. Kongremizin 18. yılında süreklilik içinde ulaştığı dev boyutu sizlerle paylaşmaktan dolayı mutluyuz. Dünden bugüne bu kongreye yönelik emek ve katkısı bulunan herkese teşekkür ediyor, emeklerine sağlık diyoruz.
Kongrelerimiz, özetle, tesisat mühendisliği alanında uzman mühendislik, enerji verimliliği, imar mevzuatı, yapı denetimi, disiplinler arası işbirliği, mesleki akreditasyon, tesisat mühendisliğinde personel belgelendirmesi, AB teknik mevzuatı, meslektaşlarımızın çıkarları, Ar-Ge çalışmaları, binalarda enerji performansı yönetmeliği konularını meslek ve kamuoyu gündemine taşıyan bir platform olarak tarihe geçmiştir.
Odamız Teskon dahil enerji alanıyla ilgili etkinliklerimizden elde edilen bilimsel verilerle Enerji Verimliliği Yönetmeliği; doğalgazın verimli-güvenli kullanımı, yenilenebilir enerji kaynakları yasası, jeo-termal ve rüzgar enerjisi teknolojilerindeki son yenilikler, hastane ve ameliyathanelerde hijyen alanlarındaki klima–havalandırma sistemlerinin uluslararası standartlara ulaştırılması ve dene-timi gibi halk sağlığını, ülke ekonomisini ve ekolojik dengeyi yakından ilgilendiren birçok konu ele alınarak yaşama geçirilmesine önemli katkılar sunulmuştur.
Ülkemizde enerji talebi hızla artmaktadır. Dünya ortalamasının 3 misli bir enerji talebi ile karşı karşıyayız. Son 25 yıldır uygulanan serbestleştirme politikaları ile enerji alanlarındaki kamu kuruluşlarının parçalanması, küçültülmesi, işlevsizleştirilmesi ve özelleştirilmesi sonucunda ulusal çıkarları kollayan enerji politikası yürütme olanağı kalmamıştır.
Ülkemiz enerji temini açısından, ders almamızı zorunlu kılacak kadar yüksek oranda dışa bağımlıdır. Artan enerji ihtiyacımızın ucuz, sürekli ve güvenli bir şekilde karşılanmasında yaşanan sıkıntılar, ülkemizin en önemli problemlerinden biridir.
Bunun en önemli nedeni, stratejik bir planlama anlayışının olmaması, ithal doğalgaza dayalı elektrik enerjisi üretim tesislerinin teşvik edilmesi, kamunun enerji yatırımlarından çekilerek, zengin linyit rezervlerimizin ve hidrolik kaynaklarımızın değerlendirilmemesi ve bu alanlara yatırım yapılmamasıdır. Rüzgâr, jeotermal, güneş gibi yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarımızın yeterince değerlendirilememesidir.
Sorunların çözümü kamusal planlama ve yerli kaynak kullanımını esas alan enerji politikalarının en geniş katılımla oluşturulup uygulanmasından geçmektedir.
Bu politikalarda enerji verimliliği özel bir yer tutmalıdır.
Sanayide yıllık enerji kaybımız en az 5 milyon ton eşdeğer petroldür. Bina, ulaşım ve elektrik sektöründeki kayıplarla birlikte enerji israfı korkunç rakamlara ulaşmaktadır. Sanayide % 20, ulaşımda % 15, binalarda % 30'u aşan bir tasarruf potansiyeli bulunmaktadır. Bu potansiyel önemsenmelidir. Zira nihai sektörlerde % 25–30 olan enerji tasarrufu potansiyelinin değeri 5 milyar doların üzerine çıkabilecektir. İmalat sanayinde % 8–50 arasında değişen ürün maliyeti içindeki enerji maliyeti payının azaltılması da söz konusu olabilecektir.
AB ortalamasından en az % 30 yüksek olan enerji yoğunluğumuz ekonomimizin rekabet şansını düşüren unsurlar arasındadır. Bunu azaltmak üzere başta sanayi sektörümüz olmak üzere, binalarda ve ulaşım sektöründeki önlemlerin neler olduklarını biliyoruz, bu önlemlerin hepsini uygulayacak mühendislik yeteneğine sahibiz.
Mevcut enerji verimliliği potansiyelinin en az 20 milyon TEP (ton eşdeğer petrol) civarında olduğu düşünüldüğünde, birçoğu teknik eleman olmak üzere on binlerce kişiye iş sahası açılabilecektir.