Vurun" Emrine Rağmen "Ateş Etmeyelim" Demiş

İBRAHİM ERİKAN - Şırnak'ta Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili aralarında görevden ihraç edilen Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ın da bulunduğu 51'i tutuklu 385 asker hakkında hazırlanan iddianamede, dönemin 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Abdullah Baysar'ın, yetersiz talimatlar verdiği, darbecilerin kullandığı helikopteri "Vurun" emrini almasına rağmen, "Ateş etmeyelim, gelenlere bir bakalım" şeklinde cevap vermesi gibi eylemleri nedeniyle "darbenin seyrine göre hareket ettiği" aktarıldı.

FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında 385 askerle ilgili "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından Şırnak 2. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan kamu davasının, CMK'nın 19/2 (Kovuşturmanın görevli ve yetkili olan mahkemenin bulunduğu yerde yapılması kamu güvenliği için tehlikeli olursa davanın naklini Adalet Bakanı, Yargıtay'dan ister) maddesi uyarınca Adana Ağır Ceza Mahkemesine nakline karar verildi.

Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesine ulaşan dava dosyasındaki 250 sayfadan oluşan ve sanıklar hakkında üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 22 yıla kadar hapis cezaları istenen iddianamede, dönemin 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Abdullah Baysar'ın sözde sıkıyönetim atama listesinde Tümen Komutanlığı görevinin devamına ve Şırnak sıkıyönetim komutanı olarak atandığına yer verildiği belirtildi.

Baysar'ın, darbeci Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ın Ankara'ya ulaşmaması için gerekli ancak yetersiz talimatları verdiğinin anlaşıldığı ifade edilen iddianamede, şunlar kaydedildi:

"Tanık ifadelerinden de anlaşıldığı üzere, darbe gecesinde Baysar'ın öncelikle Vali Ali İhsan Su'yu aramadığı, Su'nun kendisini araması üzerine darbe karşıtı olduğunu belirttiği, iki tabur askerin sanayi noktasına geldiğinde hakkında gözaltı kararı bulunan tugay komutanını teslim almaya gelmesi söylendiği halde bizzat kendisinin gelmediği ve merkez komutanını göndermesinin, şüphelinin darbe girişiminin seyrine göre hareket edeceğinin göstergesi olduğunun kanıtıdır. İki tabur askerin Tümen Komutanlığına götürülmesinden sonra, öncelikle Tuğgeneral Gürcan'ın gözaltına alınmak istendiği, komutanın gözaltına alındıktan sonra kalkışmanın içerisinde yer alan diğer şüphelilerin de direncinin kırılacağı öngörülerek bunun talep edildiği ve durumun Baysar'a iletildiği ancak Baysar'ın öncelikle diğer askeri personelin teslimini yaptığı ve son olarak Gürcan'ı teslim ettiği anlaşılmıştır. Teslim esnasında şube müdürünün darbedildiği, ifade almak üzere Cumhuriyet Başsavcısını tümene çağırdığı ve 'adliyenin olmadığı' gibi bir beyanda bulunduğu belirlenmiştir. Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı İsmail Hakkı Temel, Hakkari yönünden helikopter geldiğini söylemiş ve Şırnak'a gelmesi halinde vurması emrini vermesine rağmen, 'Ateş etmeyelim komutanım, gelenlere bir bakalım' şeklinde cevap verdiği gibi hususlar, şüphelinin esasında darbe girişiminin seyrine göre hareket edeceğinin göstergesi olduğu ve yine şüphelinin sıkıyönetim komutanı olarak atanmasının da başlı başına Yurtta Sulh Konseyi ile fikir ve iş birliği içinde olduğunun kanıtıdır."

Hakkında 3 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapis cezası istenen Baysar'ın, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in emir ve talimatlarıyla TSK'ya sızan darbecilerin oluşturduğu sözde Yurtta Sulh Konseyince gerçekleştirilmeye çalışılan kanlı darbe teşebbüsünün içerisinde yer aldığı belirtildi.

İddianamede, Baysar'ın savunmasına da yer verildi. Baysar, darbe girişimi gecesinde Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ı askeri hattan ve cep telefonunundan aradığını ayrıca Vali Su ile de görüştüğünü belirterek, "İsmim, sıkıyönetim listesine haberim ve bilgim olmadan yazılmış. Darbe girişimiyle bir ilgim yok, suçlamaları kabul etmiyorum." şeklinde savunma yaptı.

Baysar'ın koruması "yeni darbe girişimi" için hazırlanmış

Görevinden ihraç edilen ve tutuklanan 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığında görevli astsubay Mehmet Nur Çelik'in, tümen karargah binasıyla ilgili herhangi bir görevi olmadığı anlaşılmasına rağmen darbe girişimi gecesi buraya gelerek Baysar'ın korumalığını yaptığı belirtilen iddianamede, "Çelik'in Ankara'dan talimat alarak koruma amacıyla Baysar'ın yanına geldiği yönündeki beyanı ve şüpheli tümgeneralin korumalığına soyunmuş olması hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Çelik'in askeri darbe girişimine destek olduğu ve özellikle olay günü olası tekrarı olabilecek darbe girişimine katkı vermek üzere şüpheli Tümen Komutanı Tümgeneral Baysar'ın yanına gittiğinin tespit olunduğu anlaşılmıştır." denildi.

İddianamede Çelik'in, Bank Asya'da hesabının bulunduğu ve üzerinde ele geçirilen 2 telefon kartına yönelik incelemenin sürdüğü de belirtildi.

Üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 22 yıla kadar hapis cezaları istenen 385 sanığın yargılanmasına Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesinde, ilerleyen günlerde başlanacak.