Viyana'da Filistin Destekçileri Nekbe'yi Protesto Etti

Avusturya'nın Viyana şehrinde, Nekbe'nin 77. yılı dolayısıyla düzenlenen gösteride, Filistinli konuşmacılar Gazze'deki durumu eleştirerek, uluslararası dayanışma çağrısında bulundu.
Avusturya'nın başkenti Viyana'da, "büyük felaket" olarak tanımlanan Nekbe'nin 77'inci yılı nedeniyle düzenlenen gösteride, İsrail'in Gazze'de sürdürdüğü soykırıma işaret edildi.
Başkentin en eski yapılarından Aziz Stefan Katedrali önünde toplanan Filistin destekçileri, İsrail karşıtı sloganlar attı.
Gösteride konuşan Dr. Sami Ayad, 1948'de ailesi ve 9 kardeşiyle birlikte Filistin'den sürgün edildiğini söyledi.
"Filistin'de doğdum, ben doğduğumda İsrail yoktu"
Ayad, 77 yıldır geri dönmenin hayalini kurduklarını ancak bunun mümkün olmadığını belirterek şunları ifade etti:
"Avusturya vatandaşı olarak seyahat edebiliyorum ancak her seferinde prosedürlerle karşılaşıyorum, pasaportum kontrol ediliyor ve bana 'Sen Filistinlisin, Yafa'da doğmuşsun, yani İsrail'de doğmuşsun.' deniyor. Ben ise 'Hayır, Yafa'da, Filistin'de doğdum.' diyorum. Bu konuda her zaman ısrarcı olmamız gerekiyor. Çünkü bunu hep söylüyorum: 1944'te doğdum ve o zaman İsrail yoktu. İsrail, yapay bir şekilde Birleşmiş Milletlerdeki bir oylamayla kuruldu ancak Filistin binlerce yıldır var ve her zaman var olacak."
Her ne olursa olsun, Filistin'in var olmaya devam edeceğini vurgulayan Ayad, "Filistin'de yaşananlar insanlık dışı. Eğer buna karşı sessiz kalırsak, her halükarda suç ortağı oluruz. Avusturya'daki hükümetimiz, artık uyanmak zorundasınız. 'Bu böyle gidemez' denilmeli. 'Bu bir katliamdır, bu bir soykırımdır' şeklinde açıkça ifade edilmesi gerekiyor." dedi.
Filistin'in Viyana Büyükelçisi Salah Abdel Şafi de Nekbe'nin yaklaşık 800 bin Filistinlinin yurtlarından sürgün edilmesi ve kabaca 500 şehir ve kentin yıkılmasıyla başladığını dile getirdi.
Abdel Şafi, "Bugün Nekbe'nin en kötü dönemlerinden birine şahitlik ediyoruz. Bu, Gazze Şeridi'ndeki soykırımdır. Ayrıca Batı Şeria'da ve Doğu Kudüs'te süren etnik temizliktir. Ancak hayret verici olan dünyanın bu olanları izliyor olması." değerlendirmesinde bulundu.
Artık güçlünün sözünün geçtiği bir dünyada yaşandığını belirten Abdel Şafi, bu düzende Filistinlileri güçlü kılan en önemli unsurun davalarının haklı olması ve dünyanın birçok yerinde vicdan sahibi insanların bu haklı davaya verdiği destek olduğunu söyledi.
"Gazze, adaletsizliğin sembolü oldu"
Abdel Şafi, "Gazze, sembol oldu, bu dünyadaki adaletsizliği gösteren bir sembole dönüştü. Bu nedenle bu uluslararası dayanışmaya ihtiyacımız var. Sizin desteğinize ihtiyacımız var. Sizin sokaklara dökülerek, bu soykırımın sona ermesi için sesinizi yükseltmenize ihtiyacımız var." diye konuştu.
Gazze ve Filistin'de yaşananların, "Batının demokrasi ve insan haklarına saygı, basın özgürlüğü, akademik özgürlük yalanlarını" ortaya çıkardığını vurgulayan Abdel Şafi, yaşanan olumsuzluklara rağmen Filistin'in egemen bir devlet olarak varlığını sürdürmesi için mücadeleyi sürdüreceklerini sözlerine ekledi.