Versailles Sarayı'nda Sonbahar Galeri Işık Şile'de!

Serginin açış konuşmasını FMV Işık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nafiye Güneç KIYAK yaptı.

KIYAK konuşmasında, "Versailles'da Sonbahar Sergisi, Avrupa'nın en büyük sarayı, Fransa'nın en ihtişamlı devrini yansıtır. O mu daha ünlüdür yoksa o ünlü kraliçe, Avusturya prensesi Marie Antoinette mi bilmiyorum. Paris'in banliyösünde bulunan saray, aynı zamanda ölçüsüz harcamalarla devletin iflasını simgeler. Fransız krallarının saltanat ve ihtişama düşkünlüğünü ve üstün bir sınıf oluşturma çabalarından dolayı halkı görmezden gelmeye başladığı dönemin baş mekânıdır. Versailles'da başınızı kaldırdığınızda balkonundan saraya gelen binlerce kadına Marie Antoinette'nin "Ekmek bulamazlarsa pasta yesinler" dediğini duyarsınız. 75 metre uzunluktaki aynalı salonu geçerken onun süzülerek ilerlediğini hissedersiniz. Girişteki avlu, insanı etkileyen bu alanda Marie Antoinette'nin tam olarak giyotine vurulduğu yerde duruyor olursunuz. Hangisi daha çarpıcı, muhteşem duvarlar, görkemli salonlar mı yoksa Marie Antoinette mi? Her şeyin bir hikayesi vardır ve bir mekanı özel kılan onun hikayesidir. Versay Marie Antoinette olmadan Versailles olamaz. Ancak Versailles, Fransız İhtilalinin başladığı yerdir. Bana göre o gün insanlığın yeni yılıdır. O gün 26 Ağustos 1789 "İnsan ve yurttaş hakları bildirisi" ilk olarak yayınlanır, Marie Antoinette Giyotine giderken, tüm insanoğlunun işlemiş olduğu tüm zalimliklerinin faturasını da böylece bu alımlı, güzel kadına, ödetilmiş olur. 26 Ağustos 1789 bugünkü anlamıyla insanlık için yeni yıldır. Geçmişe bakıp arınan insanlık yeni döneme daha farklı insani değerlerle girmiştir.

Bu bildirgede Madde 1. "Her insan hür ve eşit doğar; hür ve eşit yaşar." diye vurgular.
Yeni yılınızı kutluyor, 2014'ün sizlere ve tüm dünyamıza barış, huzur ve mutluluk getirmesini diliyor. Sevgi ve saygılarımı sunuyorum" diyerek Prof. Dr. İsmet Vildan ALPTEKİN'e teşekkür etti ve plaketini verdi.

DÜNYAYI ETKİSİ ALTINA ALDI

2009 yılı sonbaharında gerçekleştirdiği fotoğraf çalışmasını sergi haline dönüştüren Prof. Dr. İsmet Vildan ALPTEKİN; neden tarihi bir Fransız şatosu olan Versailles Sarayı'nı seçtiğini şu sözlerle anlatıyor; "Peyzaj Sanatı Tarihi'nde çok değişik akımlar olmuş ve bu akımlar bölgelerini ve bölgeleri dışında bulunan ülkeleri etkilemiştir. Ancak, birbirlerini takiben üç ayrı önemli dönem boyunca oluşan akım ve stiller tüm dünyayı onlarca yıl, hatta asırlar boyunca etkisi altına almıştır. Bu akım stil dönemleri: Rönesans Dönemi, Barok Dönemi ve İngiliz Dönemi'dir.

Barok Dönemi XVII. ve XVIII. Asırlarda Fransa'da gelişmiş ve en büyük örneğini Versailles'da vermiştir. Bu örnek ''Versailles Sarayı Çevre Düzenlemesi''dir. Versilles Sarayı Çevre Düzenlemesi üç ayrı dönemi de temsil etmektedir. Çünkü Barok Stili, Rönesans Stili'nin etkisinde gelişmiştir. Ufuk çizgisine kadar uzanan Versailles Sarayı Çevresi, içinde belli bir bölümde, Barok döneminden sonra doğan İngiliz Stili düzenlemelerine de yer verilmiştir. Bu yer rustik Kraliçe evinin yer aldığı küçük köy (Hameau)'dür. Bilindiği gibi Rönesans ve Barok stillerinin planlama kalıpları formal, İngiliz Stili'nin planlama kalıbı informaldir.

Serginin amacı, Barok başta olmak üzere, detayların ortaya çıkmasını sağlayan ve bir renk varyasyonu oluşturan, sonbahar dekoru içinde Rönesans, Barok ve İngiliz Dönemi stilinin özelliklerini genel bir çerçevede fotoğraflarla görsel olarak sunmaktır."

Sergi 25 Ocak'a kadar sanatseverlerin beğenisine sunulacak.