Venezuela'da Darbe İddiaları Halkı Endişelendiriyor

Venezuela'da 28 Temmuz'da düzenlenen tartışmalı devlet başkanı seçiminin ardından halk, ülkede yeniden alevlenen darbe tartışmalarına temkinli yaklaşıyor.

Ulusal Seçim Konseyinin (CNE) Devlet Başkanı Nicolas Maduro'yu seçimin galibi ilan etmesinden sonra başlayan şiddetli sokak gösterileri ve iktidar partisinin muhalefeti darbe planları kurmakla suçlaması sokağın gündemini meşgul etti.

AA muhabiri başkent Caracas'ta, iktidar destekçilerinin ve muhalefet yanlılarının güçlü olduğu Simon Bolivar Meydanı ile Altamira'da mikrofon uzattığı ülke sakinlerine muhtemel darbe iddialarını sordu.

Venezuelalı Leonardo Antonio, ülkede seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından gergin bir havanın oluştuğunu ve protestoların şiddetlendiğini belirtti.

" Venezuela'da darbe olacağı" iddialarına değinen Antonio, "Bu söylemlere inanmak güç. Sosyal medya kullanıcılarının sunduğu görüşler ve iddialar, bize birtakım zorluklar çıkarıyor. Gergin bir atmosfer var ve bu şartlarda darbe olamayacağını ifade etmek zor." dedi.

Antonio, Venezuela halkının geçmişte darbe girişimlerine birçok kez tanıklık yaptığını hatırlatarak, sokaklarda tedirginlik hissettiğini söyledi.

"Darbenin olabileceğine inanmıyorum"

Sebastian Domingo isimli vatandaş ise darbe iddialarına pek inanmadığını ve kurumların hükümetin kontrolünde olduğunu belirtti.

Meydanlarda sessizliğin hakim olduğunu aktaran Domingo, "Yargı, polis, asker yani kısacası tüm kurumlar, Maduro hükümetinin kontrolünde. Darbenin olabileceğine inanmıyorum." ifadesini kullandı.

Vatandaşlardan Jesus Gonzalez de şiddet olaylarının Venezuela'ya ciddi zarar verdiğini ve darbe söylentilerinden endişelendiğini söyledi.

"Daha fazla şiddet görmek istemiyorum"

Ülkede iktidar ile muhalefetin birbirlerini darbe yapmakla suçladığını vurgulayan Gonzalez, " Hükümet, ben meşru şekilde kazandım diyor, muhalefet ise iktidarın hile yaptığını söylüyor. Darbe iddiasına nereden baktığınıza bağlı. Muhtemel bir darbe olabilir mi bundan emin değilim. Ancak daha fazla şiddet görmek istemiyorum." dedi.

Arturo Jimenez isimli iktidar destekçisi, muhalefetin Venezuela'da darbe olması için defalarca çağrı yaptığını kaydetti.

Muhalifleri demokrasi konusunda samimi bulmadığını vurgulayan Jimenez, "Onlar (muhalifler) sürekli söyledikleriyle çelişiyorlar. Demokrasi diyorlar sonra darbe çağrısı yapıyorlar. Elbette bir darbe girişiminde bulunmak istiyorlar. O kadar çok arzu ediyorlar ki, bunu ABD ile işbirliği içinde yapmak istiyorlar." diye konuştu.

Vannesa Ribero, Maduro hükümetini eleştirerek, "Evet olası bir darbeden bahsetmek mümkün. İnsanlar, tükenmiş ve çok yorgun. İnsanlar, adil ve şerefli bir hayat talebinde bulunuyor, ailelerinin dönmesini istiyor. Tekrar ediyorum, bir darbe olabilir. Ortalığı kan götürebilir." dedi.

"Darbe iddiaları bir stratejiden ibaret"

Umberto Doman, şiddet olaylarından "çok" yorulduklarını ve kamu hizmetlerinin aksama ihtimalinin kendilerini ürküttüğünü vurguladı.

Darbe söyleminin demokrasiyle bağdaşmadığına işaret eden Doman, "Böyle bir şey olabileceğini sanmıyorum, bunu iddia edenler kendilerini kurban gibi gösteriyor, darbe iddiaları bir stratejiden ibaret." dedi.

İktidar yanlısı Hernando Guitierrez, ülkedeki protestoların ABD tarafından finanse edildiğine inandığını ve Venezuela'ya yönelik darbe planlarının yapıldığına dikkati çekti.

"Özgürlük ve demokrasi dediler sonra metroları yaktılar"

Venezuela'ya yönelik darbe girişimlerinin geçmişte Hugo Chavez'in devlet başkanlığını kazanmasıyla başladığını belirten Guitierez, "Chavez'e darbe yapmaya kalkıştılar, şimdi aynısını mevcut iktidara yapmak istiyorlar. Tüm bu gerçeklikleri uluslararası medya inkar ediyor. Özgürlük ve demokrasi dediler sonra metroları yaktılar." ifadesini kullandı.

Carlos Martin, Venezuela'da hükümetin her türlü darbenin üstesinden gelecek güce sahip olduğunu ve halkın da hazırlıklı olması gerektiğini belirtti.

Muhalefetinin darbe niyetinin "her zaman" olduğunu savunan Martin, "Darbe söylentilerini küçümsememek lazım, daima hazırlıklı olmalıyız ancak ben hükümetin böyle bir hamleyi derdest edecek güce sahip olduğunu düşünüyorum." dedi.

Edwin Merida, Venezuelalıların ülkelerini çok sevdiğini ve hiçbir darbeye izin vermeyecek kadar kudretli olduğunu kaydetti.

"Ülke Irak, Suriye, Afganistan ve Vietnam'a döner"

Venezuela'nın özgürlükler ülkesi olduğunun altını çizen Merida, "Biz özgür bir ülkeyiz, darbe çağrıları yapılacak kadar özgür bir ülkeyiz. Eğer böyle bir şeye kalkışırlarsa (muhalefet ve ABD) bu ülke Irak, Suriye, Afganistan ve Vietnam'a döner." ifadesini kullandı.

İktidar destekçisi Nestor Mendez de Venezuela'nın egemen, bağımsız, özgür bir ülke olduğunu ve kendi iradeleriyle Maduro'yu seçtiklerini kaydetti.

Muhalefetin söylemini demokratik bulmadığını aktaran Mendez, darbe çağrısının demokrasiyle çeliştiğini hatırlatarak seçmen iradesine saygı duyulmasını istedi.

Venezuela'daki seçimler

Venezuela'da 28 Temmuz'da devlet başkanı seçimleri düzenlenmişti.

CNE'nin açıkladığı sonuçlara göre Nicolas Maduro, yüzde 51,20 oy oranı ile devlet başkanı seçimini 3. kez kazanmıştı.

Seçimlerin tamamlanmasının ardından 29 Temmuz'da açıklama yapan muhalefet, CNE'nin verilerinin doğru olmadığını ve sonuçların hileli olduğunu öne sürmüştü.

Daha sonra başkent Caracas'ta ve ülkenin birçok kentinde meydanlara inen göstericiler, polislerle çatıştı ve kamu mallarına zarar verdi.

Olaylarda şimdiye kadar 2'si asker 18 kişi hayatını kaybederken, 120'nin üzerinde güvenlik görevlisi yaralandı.

Devlet Başkanı Maduro'nun emriyle binlerce polis ve asker, ülkenin sembol meydanları ve caddelerinde geniş çaplı güvenlik önlemleri aldı.