Vanlı anne: "HPD'li vekillerin kirli çamaşırları ortada"

Van'da çocuğu terör örgütü tarafından dağa kaçırılan Nazlı Sancar, HDP Milletvekili Semra Güzel'in bir teröristle fotoğrafının ortaya çıkmasının HDP-PKK işbirliğini de ortaya çıkardığını belirterek, "HDP'li vekillerin kirli çamaşırları ortada" dedi.

Van'da çocuklarının terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan aileler, 27 Şubat'tan bu yana her hafta partinin il başkanlığı binası önünde oturma eylemi yaparak seslerini duyurmaya çalışıyor. Evlatları değişik tarihlerde PKK terör örgütü tarafından dağa kaçırılan ve sayıları artarak 32'yi bulan aileler, kentin en işlek noktası olan Cumhuriyet Caddesi'nde bir araya geldi. Ellerindeki 'Dağları kurtlara kuşlara bırakın', 'Evlat nöbetindeyiz', 'Çocuklarımızı istiyoruz', 'Artık yeter! Yakamızdan düşün' ve 'Anneler nöbette' yazılı dövizlerle yürüyen anneler, bir yandan da HDP ve PKK aleyhine slogan attı.

"TÜRK BAYRAĞININ ALTINDA DOĞDUM, YİNE BU BAYRAĞIN ALTINDA ÖLECEĞİM"

PKK tarafından 13 yaşında dağa kaçırılan kızı Şeyma için eylemde olan anne Nazlı Sancar, HDP Vekili Semra Güzel'in PKK'lı sevgili edinerek gerçek yüzlerini gösterdiğini söyledi. Sancar, "Evlat mücadelemiz sürüyor. Her gün bir umutla buraya geliyorum, belki Şeyma'm beni görür, beni duyar da gelip teslim olur. O zalim ve hainlerin yanında kalmasın. HDP'nin bir milletvekili dağa gidip teröristle sevgili oluyor, fotoğraf çekiyor. Bunların kirli çamaşırları hepsi ortada. Buradan insan haklarına da sesleniyorum, çocuk haklarına da sesleniyorum, onlar çocuklarımız için delil istediklerini söylüyor. Bu fotoğraftan sonra bizden nasıl bir delil istiyorlar. Pervin Buldan 'terörle hiçbir alakam yoktur' diyor ama yalan, Pervin Buldan sürekli dağda, onlarla fotoğraf çekiyor. Bunları görüyoruz. Kendi çocuklarını neden dağa göndermiyorlar? Bizim fakir ve fukara insanlarımızın çocuklarını neden dağa kaçırıyorlar. Kürtlerin temsilcisi olduğunu iddia ediyorlar, onlar bizim temsilcimiz olamazlar. Ben Kürdüm ve onları temsilci olarak kabul etmiyorum. Benim temsilcim devletim, benim bayrağımdır, Cumhurbaşkanım, İçişleri Bakanımızdır. Bizim temsilcimiz HDP-PKK değil. Kürt hakkını savunduklarını iddia ediyorlar, Kürt hakkını savunmak böyle bir şey mi? Bu anne ve babalar hepsi Kürt. Bu anneleri, bu Kürtleri böyle mi savunuyorlar. Kadınların değerli olduklarını ve kadınları öldürmediklerini söylüyorlar. Benim hakkım, kızımın hakkı nerede? 11 yıldır onun acısıyla yaşıyorum. Bir Kürt olarak beni savunmasınlar, onların beni savunmasını istemiyorum. Ben askerlerimizin, polislerimizin arkasındayım. Türk bayrağının altında doğdum, yine bu bayrağın altında da öleceğim" dedi.

"SENİ ÇOK ÖZLEDİM NE OLUR GEL OĞLUM"

Terör örgütü tarafından dağa kaçırılan oğlu için eyleme katılan Aysel Yiğit de, 1,5 yıldır çocuğundan haber alamadığını söyledi. Oğlu Mehmetcan'ın İstanbul'da PKK tarafından kaçırıldığını ifade eden anne Yiğit, "Mehmetcan oğlum neredesin? Ne olur gel, eğer bir yerde beni görüyor ve duyuyorsan, benim için, baban için gel. Biliyorsun hastayım gel ne olursun. Seni çok özledim, ne olur gel oğlum" diye konuştu.

(Yunus Tuğrul - Yılmaz Sönmez /İHA)