Van'daki KCK Sanıklarına 148 Yıl Ceza

Van'da geçen 2012 yılında gerçekleştirilen KCK operasyonunda gözaltına alındıktan sonra haklarında 'terör örgütü' üyeliğinden dava açılan, aralarında belediye başkan yardımcısı ve eski il genel meclisi başkanının da bulunduğu tutuksuz 16 sanığın yargılanmasına devam edildi. Bugünkü duruşmada 15 kişiye 12 ile 6 yıl arasında cezalar verilirken 1 şüpheli de beraat etti.

"ÖRGÜT ÜYELİĞİ" SUÇUNDAN YARGILANAN SANIKLARIN CEZASI BELLİ OLDU

Van'da 26 Kasım'da 2012'de yapılan operasyonda aralarında Van'ın İpekyolu İlçesi Belediye Başkan Yardımcısı BDP'li Veysel Keser ve Van eski İl Genel Meclisi Başkanı Semira Varlı'nın da bulunduğu 16 kişi tutuklandı. 2013 yılında yapılan duruşmada sanıkların tutuksuz yargılanmalarına karar verildi. Tutuksuz yargılanan 16 sanığın yargılanmasına Van 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Bugün görülen 19. duruşmaya tutuksuz yargılanan sanıklar katılmazken sanık avukatları duruşmada hazır bulundu. Yaklaşık 2, 5 saat süren duruşmada 'örgüt üyeliği' suçundan yargılanan sanıklardan İsmail Demir 12 yıl 6 ay, Naif Oğraş, 11 yıl 3 ay, Memet Naim Işık 11 yıl 3 ay, Sait Kantarcıoğlu, Hüseyin Dağ ile Veysel Keser 12.5'ar yıl, Semira Varlı 10 yıl, Fevziye Şiran 11 yıl 3 ay, HDP Van İl Yöneticisi Naci Erkol 7 yıl 6 ay, Senar Erter 7 yıl 6 ay, Adil Adıyaman 7 yıl 6 ay, Meral Güngör 11 yıl 3 ay, İbrahim Alkan ile İshak Aslan 7.5'ar yıl, Selahattin Bozkurt 6 yıl 3 ay ceza alirken Yakup Ataş ise beraat etti.

"MAHKUMİYET KARARININ TEK DAYANAĞI GİZLİ TANIK BEYANI"

Sanık avkutlarından Avukat Baran Bilici, dosya kapsamında sadece soyut kanıtların olduğunu belirterek, verilen mahkumiyet kararının tek dayanağının gizli tanık beyanı olduğunu söyledi. Avukat Bilici, şöyle dedi:

"Bunun dışında müvekillim Semira Varlı, yaptığı bütün yasal faaliyetler örgütsel ve illegal faaliyetler olarak yansıtılmıştır. Müvekilem il genel meclis başkanı sıfatıyla yaptığı telefon görüşmeleri illegal görüşmeler olarak dosyaya dahil edilmiştir. 3 yıllın sonunda verilen ülkede çözüm sürecinin yargı bağlamında çokta karşılık bulmadığını göstermektir."