Uzmanlardan Ramazan Uyarısı
Ramazan ayında mutlaka sahura kalkılması gerektiğini belirten Amasya Sağlık Müdürü Dr.
Ramazan ayında mutlaka sahura kalkılması gerektiğini belirten Amasya Sağlık Müdürü Dr. Ömer Deniz, sadece su içerek niyetlenmenin ya da erkenden sahur yaparak yatmanın zararlı olduğunu söyledi.
Sahurda yemeden oruç tutmanın kan şekerinin daha erken saatlerde düşmesine ve buna bağlı olarak günün daha verimsiz geçmesine sebep olabileceğini belirten Dr. Ömer Deniz, "Eğer sahur öğünü ağır yemeklerden oluşursa, gece metabolizma hızı düştüğü için yemeklerin yağa dönüşme hızı ve kilo alma riski artmaktadır. Bu nedenle sahura mutlaka kalkılmalı ve bu öğünde süt, yoğurt, peynir gibi besinlerden oluşan bir kahvaltı yapılmalı ya da çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden oluşan bir öğün tercih edilmelidir" dedi.
İftar sofrasında oruç açılır açılmaz genellikle kısa sürede çok miktarda besin tüketme isteğinin doğduğunu ve yapılan en büyük hatalardan birisinin de hızlı bir şekilde fazla miktarda besin tüketmek olduğunu vurgulayan Ömer Deniz, çok hızlı yemek yenildiğinde farkında olmadan ihtiyaçtan daha fazla miktarda yenildiğini ve bu durumun hazımsızlık şikayetlerinin yanı sıra uzun dönemde kilo alımına da zemin hazırladığını belirtti. Dr. Deniz, Ramazan'da sağlıklı beslenme önerilerini şöyle sıraladı:
"Ramazan ayı süresince de her zaman olduğu gibi yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterilmelidir. Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftar olarak iki ana öğün ile iftardan sonra 1-1,5 saat aralıklarla iki ara öğün şeklinde düzenlenmelidir. Oruç tutanların mutlaka sahur yapmaları sağlığın korunması açısından önemlidir. Sahur yemeğinde süt, yoğurt, peynir gibi besinlerden oluşan hafif bir kahvaltı yapılmalı ya da çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden oluşan bir öğün tercih edilmelidir. Ancak gün içerisinde aşırı acıkma problemi olanların midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktiren kuru fasulye, nohut, mercimek, bulgur pilavı gibi yemekleri tüketmesi; aşırı yağlı, tuzlu ve ağır yemekler ile unlu gıdalardan uzak durulması uygundur. İftara peynir, domates, zeytin gibi kahvaltılıklar veya çorba gibi hafif yemeklerle başlanılması, 10-15 dakika sonra az yağlı et yemeği, sebze yemeği veya salatayla devam edilmesi uygundur. Yine enerji veren ancak kan şekerini dengeli bir biçimde yükselten besinler beyaz ekmek, pirinç pilavı gibi kan şekerini hızlı yükselten gıdalar yerine bulgur pilavı, kepekli ekmek veya kepekli makarna ve benzeri posalı besinler tercih edilmelidir. Günde ortalama 8-10 bardak su ve sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve suları, maden suyu, sebze suları içmeye özen gösterilmelidir. İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine, sütlaç, güllaç, muhallebi gibi sütlü tatlılar veya meyve tatlıları tercih edilmelidir. Yemekleri hızlı yenmekten kaçınmalı, yavaş yavaş ve iyice çiğnenerek yenmelidir. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra birer saat ara ile her seferinde azar azar küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmelidir. İftar yemeğinden hemen sonra televizyon veya bilgisayar karşısına geçmek, koltukta dinlenmek yerine biraz hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması açısından yararlı olmaktadır. Ramazan ayında yemeklerin pişirme yöntemleri de çok önemlidir. Özellikle ızgara, haşlama ve fırında yapılan yemekler tercih edilmeli, kavrulmuş, tütsülenmiş ve kızartılmış besinlerden uzak durulmalıdır. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek kabızlığı önlemek için yemeklerde lif oranı yüksek gıdalar ve ara öğünlerde de taze ve kuru meyveler, ceviz, fındık, badem gibi kuru yemişler tercih edilmelidir." - AMASYA