Uzmanlar Fas Kralı'nın çağrısının Cezayir'le ilişkiler için fırsat olabileceğini belirtiyor

Uzmanlar, Fas Kralı 6. Muhammed'in Cezayir ile aralarındaki "çözülmemiş meseleler" konusunda diyaloğa hazır olduğuna ilişkin açıklamasının iki ülke ilişkileri için bir fırsat olabileceğini değerlendiriyor.
Uzmanlar, Fas Kralı 6. Muhammed'in Cezayir ile aralarındaki "çözülmemiş meseleler" konusunda diyaloğa hazır olduğuna ilişkin açıklamasının iki ülke ilişkileri için bir fırsat olabileceğini değerlendiriyor.
Fas Kralı, 30 Temmuz'da tahta çıkışının 26. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada komşu Cezayir ile aralarındaki "çözülmemiş meseleler" konusunda "açık ve kardeşçe bir diyaloğa" hazır olduğunu yineledi.
Kral 6. Muhammed, Fas'ın Batı Sahra anlaşmazlığı sorununa "kazananın veya kaybedenin olmadığı, tüm tarafların itibarını koruyan bir çözüm bulunması" konusunda istekli olduğunu vurguladı.
Cezayir tarafı Fas Kralı'nın çağrısı karşısında sessizliğini korurken, Polisario Cephesi, "tek çözümün, bölge halkının kendi kaderini tayin ve bağımsızlık hakkını tanıyan uluslararası hukuka uygun demokratik bir çözüm olduğunu" ifade etti.
Fas ile Cezayir arasındaki sınır, başta Cezayir'in desteklediği Polisario Cephesi ile Rabat yönetiminin karşı çıktığı Batı Sahra bölgesi konusu olmak üzere siyasi anlaşmazlıklar nedeniyle 1994'ten bu yana kapalı durumda.
Rabat yönetimi 2007'de Sahra bölgesine geniş bir özerklik önermiş, Polisario Cephesi ise Cezayir'in desteklediği bir öneriyle kendi kaderini tayin etme hakkı için referandum çağrısında bulundu.
Adil çözüm
Fas Kralı, tahta çıkışının yıl dönümünde yaptığı konuşmada, "Benim tutumum net ve sabittir. Cezayir halkı kardeş bir halktır ve Fas halkıyla köklü insani ve tarihi bağlara sahiptir. Dil, din, coğrafya ve ortak kader bağlarıyla birbirlerine bağlıdır." dedi.
Cezayir yönetimi sessizliğini korurken, Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ise temmuz ayında ülkesinin Birleşmiş Milletlerin (BM) Batı Sahra Özel Temsilcisi Staffan de Mistura'ya desteğini yineledi.
Tebbun, söz konusu desteğin "sahra halkının kendi kaderini teyit etme hakkını güvence altına alan, uluslararası meşruiyete dayalı adil bir siyasi çözüme ulaşmak" olduğunu söyledi.
Fas Kralı'nın bu çağrısı Cezayir-Fas ilişkileri için bir fırsat
Cezayirli uluslararası ilişkiler alanında araştırmacı Velid Kebir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Fas Kralı'nın diyalog çağrısı 2018 ve 2022'deki çağrılardan farklı bir bağlamda geliyor." dedi.
Kebir, bunun sebebinin Batı Sahra sorununda son birkaç yıldır yaşanan gelişmelere, özellikle de BM Güvenlik Konseyi düzeyinde sorunun çözümü için ABD arabuluculuğuna gidileceği yönündeki söylentilerle ilgili olduğunu aktardı.
Cezayirli uzman, "Fas Kralı'nın son çağrısı iki ülke arasında diyalog kurulması, büyükelçilerin yeniden görevlendirilmesi, hava yolunun yeniden açılması ve sorunların kademeli olarak çözülmesi için tarihi bir fırsat." diye konuştu.
Kebir, Fas-Cezayir ilişkilerinin uzun yıllardır normal olmadığı göz önüne alındığında kademeli çözümlerin önemli olduğunu, iletişim kanallarının açılması için diplomatik ilişkilerin yeniden kurulması gerektiğini kaydetti.
Son aylarda birçok ülkenin Fas'ın Sahra bölgesine yönelik özerklik önerisine destek vermesi Cezayir'i öfkelendirdi.
Diyalog ve çözümün önemi
Kebir, iki ülkenin diğer ülkede ikamet eden vatandaşlarının maslahatı için bazı çözümler bulunması, ekonomik işbirliğinin harekete geçirilmesi ve sınır kapılarının yeniden açılmasının değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
"İki ülkenin sükunet ve akılcılıkla diyaloğa yönelmesi gerektiğini" kaydeden Kebir, "Pragmatik bir diyaloğun teşvik edilmesi gerekiyor." dedi.
Kebir, Batı Sahra'daki sorununa da işaret ederek, "İki ülkenin uzlaşıya dayalı bir çözüm bulmak için diyalog içerisinde olması gerekiyor." ifadesini kullandı .
Bu dosyanın çözüme ulaşıp kapatılmasının iki ülkeyi zafere taşıyacağını, Kuzey Afrika bölgesinin rahat bir nefes alacağını ve Mağrip bölgesinin de durgunluğa neden olan çıkmazdan çıkacağını dile getiren Kebir, medyaya, diyalog çağrılarına şiddet yoluyla yanıt verilmemesi çağrısında bulundu.
"Fas'ın el uzatma politikası"
Fas'taki Abdulmelik es-Suudi Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Profesörü Muhammed Umrani Buhabza ise Fas Kralı 6. Muhammed'in konuşmasındaki "Cezayir'deki kardeşlerimize el uzatma konusundaki kararlılığımız, halklarımızın birliğine ve bu talihsiz durumun üstesinden birlikte gelebileceğimize olan inancımızdan kaynaklanıyor." ifadesine dikkati çekti.
Buhabza, Fas Kralı'nın "uzatılan el" ifadesini ilk kez kullanmadığını bunun elin ortaklıklar ve ikili programlar vasıtasıyla çok sayıda icraat ve öneriyi içerdiğini kaydetti.
Fas'ın daha önce uzattığı ele Cezayir'in karşılık vermediğini savunan Buhabza, Fas'ın diplomatik kazanımları düşünüldüğünde uzanan el politikasının daha güçlü bağlamda gerçekleştiğini aktardı.
Buhabza, Fas'ın kazanımları arasında Fransa, İspanya ve ABD gibi girişimi destekleyen birçok ülkenin yanı sıra İngiltere ve Portekiz'in de özerklik girişimine destek vermesinin yer aldığını kaydetti.
Fas Kralı'nın yeni diyalog çağrısını, "Fas'ın Afrika kıtasında başlattığı ve işbirliğini artırmayı amaçlayan stratejik girişimler çerçevesinde geldiği" değerlendirmesinde bulunan Buhabza, "Bu çağrının başarısı sorunların çözümü konusundaki iradenin seviyesine bağlı." dedi.
Buhabza, Batı Sahra sorunuyla ilgili ise "zor" olarak değerlendirdiği bu konuya çözüm arama aşamasına geçmenin büyük bir cesaret ve bilgelik gerektirdiğini sözlerine ekledi.