Uzmanlar Bayram Öncesi Uyardı
Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği'nin (TUYED) Point Hotel Taksim'de gerçekleşen "Tatil Tüketicisi Hakları" konulu panelinde konuşmacılar tatilcileri bayram öncesi uyardı.
Turizm Hukukçusu ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Avukat İlker Ünsever tatilcileri online siteler hakkında uyararak şunları söyledi: "Tatili yakasına yapışacağın adamdan al, en azından elinde bir yaka olur. İnternet'ten alacağınız tatilde olumsuzluk yaşarsanız bir ekrana yapışmak zordur" dedi.
Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜFED) Başkan Yardımcısı Ruhi Orhan, Tur Andiamo Yönetim Kurulu Başkanı ve Tur Operatörleri Platformu Başkanı Cem Polatoğlu ile Turizm Hukukçusu Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Görevlisi İlker Ünsever'in konuşmacı olarak katıldığı panelde sorunların yanı sıra çözüm önerileri de tartışıldı.
Avukat İlker Ünsever turizmde sigortanın bir yalan olduğunu iddia ederek konuyla ilgili şunları söyledi: " Avrupa Birliği'ne girmek için kuralları getirirken sigortanın lazım olduğunu dile getirdik. Böylece sigortamız olmuş oldu. Kim sigortalı? Kanun diyor ki, paket turlarda sigorta zorunludur. Paket tur nedir? Tüketicinin yüzde 85'i paket tur kullanmıyor ki? Paket tur olmayınca sigortaya tabi değilsiniz. Olmayan kanun yönetmeliğiyle paket tur sözleşmeleri yapılıyor. Gelişmiş tüm ülkelerde turizm kendi vatandaşına seyahat ürünü sunma işidir. Gelişmemiş ülkelerde ise başka ülkelerden gelecek olan vatandaşların eline bakma işidir. Turizmde tüketiciye darbeler bir bayram, yılbaşı veya sezonda vuruluyor. Çünkü turizm sektöründe gerçek anlamda sigorta yoktur! Var olan bölümü de kadüktür."
"Kaçak seyahat acentası yoktur. Sahte seyahat acentesi vardır" diyen Ünsever etkin bir denetim yapmak için orduya kurmaya gerek olmadığını belirterek şunları önerdi: "Kaçak başka bir şeydir. Olmayan bir şeye sahte denir. Dolayısıyla seyahat acentesi olmayan, sahtedir. Bu hukukta çok önemlidir. Web sitesine baktığınızda gerçekten seyahat acentesi ile mi yoksa hayali bir sitede mi geziyorsunuz anlayamıyorsunuz. Seyahat acentesi bir anlamda hayal satar aslında. Seyahat ürünleri satan web siteleri için mesela 'tur' diye bir uzantı zorunluluğu getirirsin. O uzantıyı da belgesi olmayanlara vermezsin. Dürüst seyahat acenteleri de kötü tüketicinin elinde zarar görebiliyor. Seyahat acenteleriyle tur operatörlerini ayrı kanunlara tabii tutmanız gerekiyor. Bu noktada kalıcı çözüm için tüm tarafların katılımıyla bir arama konferansı yapılmalı."
"İngiliz sistemi kullanılmalı"
"Türkiye'de İngiliz sistemi uygulanmalıdır" önerisini yapan Tur Andiamo Yönetim Kurulu Başkanı ve Tur Operatörleri Platformu Başkanı Cem Polatoğlu bu konuda şunları söyledi: "Biz erken rezervasyonlarda tüketiciden para topluyoruz. Aslında tüketiciden tatil öncesi para alınması hem yasal hem de doğru değil. Sonra da olumsuz hikâyeleri basından okuyorsunuz. Bunun sistemini İngiltere bulmuş. Ortalama tur parası ve kişi sayısına göre risk hesaplanıyor. Diyelim ki bayramda 5 bin kişiyi tatile götürüyorsun. Hemen risk hesaplanıyor. Sigorta şirketi size sigorta poliçenizi veriyor. Tüketicinin mağduriyeti karşısında tüm ödemesi araba kaskosu sistemi gibi geri verilmelidir. Teminatsız para toplamamız yasal değildir. Teminatın arttırılması da işimize yaramaz. Teminat sistemi bizim için geçerli bir sistem değildir."
Polatoğlu tatil tüketicisini mağdur eden sanal, yasal olmayan acentelerin önlenmesi gerektiğini belirterek şu öneriyi yaptı: "Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) nasıl ki bazı siteleri kapatabiliyor bunları da anında kapatmalıdır. Günümüzde artık interneti mühürlemek çok kolaydır. Hukukçulardan öğreniyoruz ki valilik ve kaymakamlığın da anında mühürleme yetkisi var. Tatilciler de internetten tur almanın görücü usulüyle evlenmeye benzediğini akıllarından çıkarmasın. Nikâhta keramet vardır. Tatillerini yasal seyahat acentelerinden alsınlar."
"Tarafların katılımıyla yasa hazırlanmalı"
Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜFED) Başkan Yardımcısı Ruhi Orhan ise panelde yaptığı konuşmada ülkenin en büyük tüketici federasyonu olduklarını hatırlattıktan sonra şöyle konuştu: "50 bin üyemizle tüketici üyelerinin yüzde 60'ını temsil ediyoruz. Buna rağmen biz tam olarak bu işin içinde değiliz. Daha çok üst düzey politika yürütüyoruz. Son zamanlarda devre mülk, devre tatil oranı arttı. Turlarla ilgili ise saat ayarlamalarıyla ilgili şikâyetler alıyoruz. Tüketici hâkim üyesiyim. Önümde 7 bin adet şikâyet dosyası var. Ayda 2 gün gidiyoruz. Bize bir tüketici geldiğinde öncelikle karşı firmaya bir iddianame göndeririz. Tüketicinin mağduriyetinin 7 gün içinde giderilmesini isteriz. Olmazsa yasal yollara başvuracağımızı söyleriz. Tüketicileri bilinçlendirmek için eğitim seminerleri de düzenliyoruz. Kamunun yapması gereken her şeyi biz yaparız."
Tüketiciyle ilgili mevcut yasaların önerdiklerinin onda birini bile içermediğine dikkat çeken Orhan şunları söyledi: "Bakan, artık tüketici kraldır dedi. Ama bizim hazırladığımız yasa taslağı bir gecede değiştirildi. Yasalar istenildiği gibi değil, AB'nin gözünü boyamak için çıkarıldı. Oysa tüketici temsilcileri ve tur operatörleri, yasayı birlikte hazırlamalı. Tüketici garantisi alınmalı, satışın garantisi olmalı. Bunun sistemini uzmanlar bulacaklardır. Uzmanlardan oluşan komitelerin hazırlayacağı yasa mükemmel olacaktır."