UZEL fabrikasında bekçiler nöbet tutmaya başladı

Aile arası anlaşmazlık yüzünden kapandıktan sonra yağmalanmaya başlanan Türkiye'nin en büyük traktör fabrikası UZEL, bekçiler tarafından korunmaya başladı. Fabrikadan tazminatını alamayan eski çalışanlar ile bekçiler arasında gerginlik yaşandı. Fabrikanın son hali ise havadan görüntülendi.

Türkiye'nin en büyük traktör fabrikası olan UZEL, şirket hissedarları arasındaki anlaşmazlık nedeniyle iflasını vermişti. Eyüpsultan Rami'deki senelerdir kapalı halde bulunan fabrika madde bağımlıları ve hırsızlar tarafından yağmalanıyordu. İddiaya göre maaş alamayan güvenlik görevlileri bir süre sonra fabrikayı terk etti. Bunun üzerine fabrika hırsızların ve hurdacıların uğrak yeri oldu.

Fabrikanın ihalesini alan Vera Varlık Yönetim A.Ş. fabrikanın korunması için bekçiler gönderdi. Tazminatı alamayan kızgın işçiler fabrika önüne gelerek bekçiler ile tartışma yaşadı. Turuncu yelek giyerek fabrikanın çevresinde dolaşan bekçiler Vera Varlık Yönetim A.Ş. tarafından görevlendirildiklerini söyleyerek geldiklerinden bu yana fabrika içerisindeki şahısları kovaladıklarını söyledi.

"Sonuna kadar, ölene kadar davacıyız"

Fabrikanın eski çalışanlarından Ayhan Sönmez, "Burada ben 1990'da işe girdim. 2018'e kadar burada bir fiil çalıştım. 18 sene çalıştım. Tazminatımı alamadım. Çünkü UZEL Makina Sanayi sendika olarak sattılar bizi. Bizlere beş yüzer lira para dağıttı. Baktık paranın nereden geldiğini bilmiyoruz. Bizi çıkardılar bir daha da sokmadılar. Yine söylüyorum mahkeme bitene kadar biz burada devam edeceğiz. Şu an ki güvenlik bu zamana kadar neredeydi, 11 yıldır bu fabrika bu hale gelene kadar neredeydi. Madem iflas etti de güvenliği buraya dikti de niye fabrika talan ettirilene kadar göndermediler. Fabrika yağmalanmasıydı ne olurdu. Biz satılan malzeme ile paramızı alırdık. Şu anda içeride bir şey kalmadı. Görüyorsunuz bak malzeme burada. O malzeme traktörün malzemesi bu. O satılsaydı bunlardan binlerce var içeride. Vallahi son kararı bekleyeceğiz. Davacıyız, sonuna kadar ölene kadar davacıyız, ölene kadar devam. Bu iş bitene kadar devam. Alana kadar devam. Başka çaresi yok" dedi.

"Hem ihale alıcısı olup hem alacaklı olup hem de yedi emin olunmaz"

Fabrikada yapılanların kanuna aykırı olduğunu ifade eden Yediemin İşletmecisi Mustafa Adıgüzel, "Biz buranın 3 aydan beri talan edildiğini görüyorduk. Buradaki milli servettir yani. Başvuru talep dilekçesini verdik icra iflas memurlarına. Onlarda Vera varlığının aleyhine vermemiş gibi görünüyor kararı ama orada çok önünü açık bırakmışlar. Yani bir cümle ile oradan da kendilerine pay çıkartıyorlar Vera varlığa. Kendilerini de yedi emin olarak atamışlar buraya. Ama bunların yaptığı kanuna aykırı olan bir durum. Hem ihale alıcısı olup hem alacaklı olup hem de yedi emin olunmaz. Bunlar ihaleyi kaybettiği zaman yani mahkeme iptal ettiği zaman ihale ettiğinde burada yedi emin sıfatı olması yok. Biz de buna karşı çıkıyoruz. Çünkü burası milli servet. Buranın ülkeye yıllık 1 milyar dolar sokacak bir rezervi var. Burayı böyle talan ettirip hırsızlara bırakmanın anlamı yok. Gece buradan kamyonlarla mal çıkıyor. Poliste artık buna karşı bir şey yapamaz vaziyete geldi. Buraya acilen bir önlemin alınması gerekiyor" diye konuştu.

"Yedi aydan beridir burada hırsızlık yapılıyor"

Bir diğer eski fabrika çalışanı Müslüm Atasoy ise, "Talebimiz, tazminatımızı almak. Alın terimizi ve tazminatımızı almak. İki ay önce satış vardı. Değeri 1 milyar lira olan fabrikanın 225 milyon 700 bin lira satılması gibi içinde bir oyun var. Satış olduğu için biz buna itiraz ettik. Arkadaşlar adliyeye itiraz dilekçesi vermeye gittiler. Buradan çoğu büyük mallar çıkartıldı. Yedi aydan beridir burada hırsızlık yapılıyor talan ediliyor. İçeride Afganlısı, Suriyelisi, Pakistanlısı bütün hırsızlar içeride 7 aydır. Büyük malları tahminim. Onları kimin çaldığını kimse bilmiyor. Kamyonlar ile römorklar ile gelip çıkarıyorlar. Biz yoktuk ama ufak tefek malzemeleri Afganlılar, Suriyeliler çıkardı. 7 aydan beridir burada hırsızlık yapılıyor" ifadelerini kullandı. - İSTANBUL