Üvey Çocuklarının Hem Annesi Hem de Babası Oldu
Şırnak’ın Uludere ilçesinde 19 yaşında evlenen Nazife Ülper, düğününden kısa süre sonra kocasının cezaevine girmesiyle birlikte, 3 üvey çocuğuna hem annelik hem de babalık yapmaya başladı.
Şırnak'ın Uludere ilçesinde 19 yaşında evlenen Nazife Ülper, düğününden kısa süre sonra kocasının cezaevine girmesiyle birlikte, 3 üvey çocuğuna hem annelik hem de babalık yapmaya başladı. Kocasının 30 yıl ceza aldığını ve 7 yıldır yolunu gözlediğini anlatan Ülper, çocuklarla birlikle tüm zorluklara göğüs gerdiklerini vurguladı.
Şırnak'ın Uludere ilçesinde yaşayan Nazife Ülper (26), 19 yaşında, kendisinden 10 yaş büyük olan ve önceki evliliğinden 3 çocuğu bulunan Cindi Hacıoğlu ile ailesinin karşı çıkmasına rağmen evlendi. Ülper, kocasıyla sadece 6 ay zaman geçirebildi. Kaçakçılık suçlarından aranan Hacıoğlu, yakalanarak cezaevine gönderildi. Hacıoğlu'na 6 ayrı dosyadan 30 yıl hapis cezası verildi. Büyük fedakarlık göstererek, 7 yıldır kocasının yolunu gözleyen Ülper ise anneleri son doğumunda hayatını kaybeden 3 üvey çocuğuna hem annelik hem de babalık yapmaya başladı.
"Ailem karşı çıkmasına rağmen evlendim"
Eşiyle tanıştığında çocuklarının olduğunu bilmediğini anlatan Ülper, "2009 yılında evlendik. 6 ay gibi bir süre beraber kaldık. 7 senedir cezaevindedir kendisi. Eşimin daha ne kadar kalacağını bilmiyorum. 30 sene verildiği ve 6 dosyadan yargılandığını biliyorum. Eşimin ilk eşi son doğumunu yaparken vefat etti. İstanbul'da biz tanıştıktan sonra eşim çocuklarının olduğunu söyledi. Ben de bunu kabul ederek evlendim. Ailem çok karşı çıktı, özellikle de babam. Babam, 'Yapamasın, yapamazsınız, çocuk bakamasın, yumurta bile kıramasın, çocukların günahı senin boynuna gelir. Başaramazsın' dedi. Ailem karşı çıktı, ben ailemin dediğini yapmadım, evlendim. 7 senedir bakıyorum çocuklara. Birlikte hastalandık, birlikte ayağa kalktık. Çoğu şeye birlikte göğüs gerdik. 7 senedir birlikte hayat mücadelesi veriyoruz. Kiracıyım, kirada oturuyoruz. Hem çocuklara, kendime ve evime bakıyorum" dedi.
"Çocuklarım için savaşıyorum"
Küçük yaşta evlendiği için çocuklarla birlikte yetiştiğini ifade eden Ülper, şunları anlattı:
"En küçük oğlum Rojhat Ömer, akıllı ve zeki bir çocuktur. Ona baktığım için mutluyum. Rojin de aynı şekilde. Onlarla birlikte ben de açık öğretimden eğitimime devam ettim. 7 dersim vardı onları başarı ile geçtim. Bu ikinci dönemde liseye geçtiğimi duydum. Arkadaşım söyledi ve çok mutlu oldum. Çocukların derslerinde de daha çok iyi oluyor. En azından ne konular işleyebildiklerini anlayabiliyorum. Aslında onlarla birlikte yetişiyorum. Onlarla birlikte çalışıyorum. Onların da başarılı olmasını istiyorum. En büyük hayalim güzel bir geleceklerinin olması. Derslerinde çok iyi olmalarını istiyorum. Ben onlar için savaşıyorum. Çocukların güzel bir yere gelip, kendi ayaklarının üzerinde durmalarını istiyorum. İnşallah öyle de olacak."
Evin geçimini hem Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünün desteği hem de boncuk işi yaparak sağladığını da dile getiren Ülper, "Şu an isteğim en azından çocukların güzel bir odasının olması. Daha sıcak bir ev ve kendi işimin olmasını istiyorum. Yetkililerden yardımcı olmalarını istiyorum. Böylelikle bu çocuklar daha iyi şartlarda yetişirler ve bu hepimizin başarısı olur" şeklinde konuştu.
"Bir yılda 4 ev değiştirdik"
7'nci sınıfa giden Rojin Hacıoğlu, öğretmen olmayı istediğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Öğretmen olabilmek için elimden geleni yapıyorum. Bunun için de annem çok yardım ediyor. Annemi çok seviyorum. Yetkililerden anneme yardımcı olmalarını istiyorum. Bir yıl içinde dört ev değiştirdik. Kendimize ayrı bir oda istiyoruz çalışabilmek için. Bu yüzden annem yardımcı olmalarını istiyorum. Hayalimin gerçekleşmesi için annem çok yardımcı oluyor."
6'ncı sınıf öğrencisi Rojhat Ömer Hacıoğlu ise, "Hayalim futbolcu olmak. Bunun için ödüller aldım. Bir sürü ödüllerim var. Okulda arkadaşlarımla birlikte oynuyoruz, çalışma yapıyoruz. Annemi çok seviyorum. Annem bize yardımcı da oluyor" diye konuştu. - ŞIRNAK