Üşümezsoy Burdur Gölü'nde Üşüdü
Çevreye dikkat çekmek isteyen profesör titreyerek göle daldı.
İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Burdur Gölü'ndeki çekilmeye dikkati çekmek amacıyla göle girerek yüzdü.
İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Deprem Haftası etkinlikleri kapsamında Burdur'a geldi. 'Burdur ve Çevresinin Tektoniği ve Depremselliği' konulu konferans vermek üzere Burdur İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğü'nün davetlisi olarak kente gelen Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, konferans öncesi Burdur Belediye Başkanı Ak Partili Sebahattin Akkaya'yı makamında ziyaret etti. Prof. Dr. Üşümezsoy, ziyaretinin ardından AFAD Müdürü Mehmet Oral ile birlikte kuruma tehlikesiyle karşı karşıya olan Burdur Gölü'nde incelemelerde bulundu. Prof. Dr. Üşümezsoy ve beraberindekiler göl kıyısında yürüyerek Halk Plajı'na geldi.
İSKELEDEN GÖLE ATLADI
Gölün su seviyesindeki çekilmeye dikkati çekmek isteyen Prof. Dr. Üşümezsoy, hava sıcaklığının 8, göl suyu sıcaklığının 9 derece kaydedildiği Burdur'da göle girerek yüzdü. Kıyafetlerini çıkardıktan sonra iskeleden atlayan Prof. Dr. Üşümezsoy, yaklaşık 5 dakika yüzdü. Tekrar iskeleye çıkarak poz veren Prof. Dr. Üşümezsoy, 1982 yılında Burdur'da askerlik yaptığını hatırlattı. O dönemde kış aylarında Burdur'a genellikle kar yağdığını anımsatan Prof. Dr. Üşümezsoy, "Kar yağdığı zaman ardından hava epey soğurdu. Hatta Burdur Kars'tan daha soğuk olurdu" dedi.
ŞOV DEĞİL ANTRENMAN
Buna rağmen o dönemde karda soyunarak bayrak ve flama taşıdığını, karda antrenman yaparak asker arkadaşlarına moral verdiğini anlatan Prof. Dr. Üşümezsoy, "Yine o yıllarda da gölde yüzerdim, fakat şu anda Burdur Gölü'nde kaybolan sular kadar, gözümden yaş akıtacak durum gördüm. Biz o yıllarda çok daha yukarılarda göle girerdik. Şimdi gölün epey içerisindeyiz. O dönemde göle, 'Burdur'un gözü', 'hayatı' diyorlardı. Gölün çekilmesi, Burdur için en az deprem kadar yıkıcı bir etki" dedi.
Hava sıcaklığının kendisi için önemli olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Üşümezsoy, "Bu havada suya girmek çok fazla önemli değil. Ama en azından Burdur'a, göle ilgi çekmek için bir gayret gösterdim. Bu aslında bir şov değil, benim için bir antrenman da oldu" diye konuştu.
YAŞAM ALANI DARALIYOR
Burdur Gölü'ndeki kirliliğe de vurgu yapan Prof. Dr. Üşümezsoy, "Su azaldıkça, buharlaştıkça, içerisindeki kimyasal maddeler ağırlaşıyor. Gölde kükürt açığa çıkıyor. ve bu da buradaki yaşanılabilirliği, hayatı sınırlıyor. O nedenle belki barajlar da önemli ama bu göl barajlardan daha önemli. Göl kuruduğu zaman etraftaki ağaçlar da kurumaya başlayacak" dedi. - Burdur