Üniversitelerin Görevlendirmeleri Yargıdan Döndü
Kırklareli Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı'nda bilgisayar işletmeni olarak görev yapan, Eğitim Bir Sen Kırklareli Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Caner Yahya Boyar ve Nevşehir Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev...
Kırklareli Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı'nda bilgisayar işletmeni olarak görev yapan, Eğitim Bir Sen Kırklareli Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Caner Yahya Boyar ve Nevşehir Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapan ve Eğitim Bir Sen İş Yeri Temsilcisi Salih Bilgin'in üniversiteler tarafından görevlendirilmeleri yargıdan döndü.
Memur-Sen'e bağlı Eğitim Bir Sen'den yapılan açıklamaya göre Edirne İdare Mahkemesi, görevlendirmenin idarenin sahip olduğu takdir yetkisini hizmetin gerekli kıldığı durumlarda kullanması, kamu yararının gözetilmesi, sürenin belli olması şartlarına bağlı olduğunu belirterek telafisi güç ve imkansız zararların ortaya çıkabileceğini belirterek, Caner Yahya Boyar'ın Vize Meslek Yüksekokulunda görevlendirilmesi işleminin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi.
Diğer kararda ise Kayseri 2. İdare Mahkemesi, "Nevşehir Üniversitesi'nde Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapan davacının, görevlendirildiği birimde hizmetine duyulan ihtiyaç somut ve nesnel gerekçeleriyle ortaya konmaksızın bir başka ifade ile kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından hangi gereksinime istinaden yapıldığının açıkça ortaya konulamadığı ve dolayısıyla yapılan görevlendirmenin geçici görevlendirmenin koşullarını taşımadığı anlaşılmış olup, geçici görevlendirme müessesesinin amacına aykırı olarak davacıyı kadro görevinden uzaklaştırmak ve cezalandırmak için kamu yararı ile bağdaşmayacak şekilde tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamıştır" ifadelerine yer verdi.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Eğitim Bir Sen Mevzuat ve Toplu Sözleşmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı, "Üniversitelerde rektörlüklere verilen görevlendirme yetkisi üzülerek ifade edelim ki; suistimal edilmeye, keyfi uygulamalara, sesini yükselten sendika yöneticileri ve iş yeri temsilcilerine had bildirme aracı olarak kullanılmaya devam ediliyor. Türkiye'de demokratik kültürün en fazla yaşandığı yerler olması gereken üniversiteler, ne yazık ki en az yaşandığı yerlerdir. Rektörlerin olağanüstü yetkilerle donatılmış olması bazı yetkiyi taşımayı bilmeyen rektörler ve üniversite yönetimleri tarafından hoyratça kullanılıyor, görevlendirme yetkisi insanlara baskı ve zulüm aracına dönüşebiliyor. Sendika olarak üniversite yönetimlerini bir kez daha uyarıyor, sendika yöneticileri ve iş yeri temsilcilerini sürgün alışkanlılarından vazgeçmelilerini bekliyoruz. Hiçbir haksızlık ve hukuksuzluğa sessiz kalmayacak, bize mahkeme yolunu gösterenlere hukuk yoluyla haddini bildirecek, üniversitelerde çalışma barışını bozan uygulamalara karşı gerekirse örgütlü gücümüzü kullanarak sesimizi yükseltmeyi sürdüreceğiz" dedi. - ANKARA