Üniformamı İşkenceyle Teslim Ettirdiler"
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu subayların uyguladığı işkenceye varan baskılar nedeniyle Kara Harp Okulunu 1. sınıfta bırakmak zorunda kalan 22 yaşındaki Murat Koyuncu, en büyük hayali olan askerlik mesleğinden ayıranlarla yargı önünde hesaplaşmak istiyor.
RAUF MALTAŞ - Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu subayların uyguladığı işkenceye varan baskılar nedeniyle Kara Harp Okulunu 1. sınıfta bırakmak zorunda kalan 22 yaşındaki Murat Koyuncu, en büyük hayali olan askerlik mesleğinden ayıranlarla yargı önünde hesaplaşmak istiyor.
Koyuncu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yakın akrabaları arasında geçici köy korucusu olması dolayısıyla küçük yaşta asker olmaya özendiğini, askerliğin kendisi için "çocukluk hayali" olduğunu söyledi.
Maddi durumu iyi olmayan ailesinin zor şartlara rağmen desteğiyle 2008 yılında Kuleli Askeri Lisesini kazandığını anlatan Murat Koyuncu, okulu dereceyle bitirdikten sonra Kara Harp Okuluna başladığını belirtti.
Koyuncu, 2012 yılında Kara Harp Okuluna girdiğini, okula başladıktan sonra intibak eğitim kampı için İzmir'in Menteş ilçesine götürüldüklerini kaydederek, burada eğitimin hemen başında kendisi gibi seçilmiş bir grup öğrenciyle birlikte "şok mangası"na alındıklarını aktardı.
Diğer öğrencilerin kampta normal eğitimlere tabi tutulduğunu, ancak kendilerine aşırı zorlu bir eğitim uygulandığını anlatan Murat Koyuncu, şöyle devam etti:
"Eğitimin ilk günü aralarında benim de bulunduğum bir grup öğrenciyi, 'çadır düzeni bozuk' olduğunu ileri sürerek bir tarafa ayırdılar. Herkes temel askeri eğitimleri yaparken, bizi ayrı, dikenli, engebeli, güneşli bir araziye götürdüler. Eğitim programında olmamasına rağmen 150 metreyi 10 saniyede kamuflajla koşmamızı istediler. Bunu saatlerce yaptırmaya çalışıp, 'siz salaksınız, eğitim yapamıyorsunuz' diyerek azarlayıp süründürüyorlardı. Takım komutanları ağaç gölgelerine geçerek, bizim 50 metre mesafeden sürünerek kendisine kısa sürede ulaşmamızı istiyordu. Dolu mataralarımızı ya 1 dakikada içmeye zorluyor ya da hepsini dökerek içmemize engel oluyorlardı. Eğitimlerimiz onların oyuncağı gibiydi. Akıllarına ne gelse uyguluyorlardı. Eğitim alanından çadırlar bölgesine dönerken biz ördek yürüyüşüyle gidiyorduk. Aynı kampta eğitim alan arkadaşlarımız şortunu giyip denize girerken, biz o sıcakta asfaltta saatlerce sürünüp denize girmeden çadırlara dönüyorduk ."
"Atmak için yoğunlaştılar"
Bölük içtimalarında komutanlar tarafından sürekli azarlanarak kampta rencide edildiklerini anlatan Koyuncu, öğle saatlerinde aynı eğitimi alan öğrenciler dinlenirken, kendilerine kamuflajlı ayrı bir zorunlu eğitimin uygulandığını belirtti.
Denize kamuflajla sokulduktan sonra dikenli arazide süründürüldüklerini dile getiren Murat Koyuncu, şunları kaydetti:
"Gece bana liste hazırlama görevi veriliyordu. Listede ise bölükteki öğrencilerin adı, soyadı, apolet ve memleket bilgileri normalde var. Asıl niyet sadece gece için zulüm yapmak. Hatta listede soyisimlerin alfabetik sırada olmaması nedeniyle azarlanıyordum. Saatler süren liste hazırlama çalışmasının ardından geriye sadece 1 saatlik uyku vakti kalıyordu. Yaşadığım sıkıntıları aileme ilettim. Araya üst rütbedeki komutanları koydularsa da orada sadece onların sözü geçiyordu. Yemin töreni provasında tabur komutanının, herkesin önünde takım komutanım beni azarlayıp bölükten çıkardı. 'Sen subay olmayacaksın' dedi ve tabur komutanı sesini çıkartmadı. Hepsi organize FETÖ üyesiydi. Beni atmak için hepsi benim üzerime yoğunlaştı. Hatta FETÖ üyesi teğmen Ayhan Yeşilkaya bana, 'Hiçbir paşanın seni burada tutmaya gücü yetmeyecek' diye söylenip duruyordu."
"Şerefli üniformaları hainler giydi"
FETÖ mensubu subayların baskısı ve işkencesi nedeniyle Kara Harp Okulunu bırakmak zorunda kaldığını anlatan Koyuncu, beraberinde 240 kişinin daha okuldan ayrıldığını söyledi.
Okuldan ayrılma gerekçesinde, yaşadığı zulümleri anlattığı dilekçesinin de değiştirildiğini savunan Murat Koyuncu, "Aileme haber verdikten sonra FETÖ'cüler yüzünden okuldan ayrılmak zorunda kaldım. Ayrılışıma ilişkin dilekçede 'şok mangasına girdim, ayrılmaya zorlandım' gibi cümleler yazdım, ancak idareye bakan binbaşı yırttı ve 'verilen görevi yapamadığım için ayrıldığımı' zorla yazdırdı." dedi.
Ailesinin vatan ve millet sevdalısı olduğunun çevresindeki herkes tarafından da bilindiğini aktaran Koyuncu, "Üniformamı işkenceyle teslim ettirdiler. Aşık olduğum üniformalarımı teslim etmek zorunda kaldım. Biz vatan için canımızı her an vermeye hazırken, yerimize FETÖ'cüler askeri kadrolara yerleştirildi. O şerefli üniformaları hainler giydi. Biz ise hayallerimizden vazgeçmek zorunda kaldık. Şu anda o dönemde olan komutanlarımız FETÖ'nün darbe girişimi nedeniyle tutuklandı. Bütün kamuoyu şimdi ülkenin başına nasıl bir bela olduklarını gördü." diye konuştu.
Murat Koyuncu, askeri okuldan ayrıldığı için 59 bin lira tazminat ödemek zorunda kaldığını, yapılan indirimin ardından borcunu da ödediğini dile getirdi.
Halen üniversite eğitimini sürdürdüğünü kaydeden Koyuncu, yaşadıkları yüzünden farklı hayaller kurmak zorunda kaldığını da sözlerine ekledi.