Ümraniye'de polis memuru Şeyda Yılmaz'ı şehit eden şüpheli hakkında iddianame hazırlandı

Ümraniye'de motosiklet hırsızlığı suçundan yakalandıktan sonra çıkan arbedede polis memuru Şeyda Yılmaz'ı şehit eden şüpheli Yunus Emre Geçti hakkında, ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle düzenlenen iddianamenin detaylarına ulaşıldı.

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şehit polisin eşi Semih Yılmaz ile olay sırasında şüphelinin silahından çıkan kurşunla yaralanan polis memuru K.H.S. "müşteki", şüphelinin annesi Pınar Geçti ise "mağdur" olarak yer aldı.

İddianamede, tutuklu şüpheli Yunus Emre Geçti'nin "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle ve yakalanmamak amacıyla kadına karşı kasten öldürme", "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle ve yakalanmamak amacıyla kadına karşı kasten öldürmeye teşebbüs", "kadına veya üstsoya karşı kasten öldürmeye teşebbüs", "görevi yaptırmamak için direnme", "ruhsatsız silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 28 yıl 1 aydan 50 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.

İddianamede, şüphelinin 22 Eylül'de motosiklet hırsızlığı suçundan yakalanarak Dudullu Şehit İsmail Akkoyun Polis Merkezi'ne götürüldüğü, teşhis işlemleri yapıldıktan sonra istirahat amacıyla bahçeye çıktığı, bu sırada annesiyle görüştüğü ve fırsattan istifade ederek merkezin üzeri tel kaplı duvarından atlayıp firar ettiği anlatıldı.

Bunun üzerine polis memurları K.H.S ile Şeyda Yılmaz'ın şüpheliyi yakalamak için çalışma başlattıkları kaydedilen iddianamede, şüphelinin Petrol Yolu Caddesi'ndeki tekel bayisine doğru yürüdüğü esnada polisler tarafından görüldüğü belirtildi.

Polislerin şüpheliyi kovaladıkları ve etkisiz hale getirmeye çalıştıkları anlatılan iddianamede, şüphelinin mukavemet gösterdiği ve çıkan arbedede polis memuru K.H.S'nin bacağına ve beline sarılıp beylik tabancasını aldığı aktarıldı.

İddianamede, şüphelinin hızla tabancaya mermi doldurup kendisini yakalamaya çalışan K.H.S'ye yakın mesafeden ateş ettiği, arbede sırasında yere düşen şüphelinin polisi hedef alarak eylemine devam ettiği kaydedildi.

Yaralı polisin, silahı olmaması nedeniyle kendisine ateş edilmesini engellemek amacıyla caddenin sol tarafına yöneldiği aktarılan iddianamede, bu sırada polis memuru Yılmaz'ın tekel bayi önündeki fıçıyı kendini korumak için siper aldığı ve şüpheliyi etkisiz hale getirmek için silahını çektiği vurgulandı.

Kurşunlar bitene dek ateş etti

İddianamede, şüphelinin düştüğü yerden ayağa kalkana kadar, Yılmaz'ın siper aldığı fıçı istikametini hedef alıp şarjördeki tüm kurşunlar bitene dek yaklaşık 9-10 kez ateş ettiği bildirildi.

Yaralanan polisler ile şüphelinin olay yerinde bulunan annesi Pınar Geçti'nin hastaneye kaldırıldıkları anlatılan iddianamede, Yılmaz'ın tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit olduğu aktarıldı.

Şüphelinin yakalanmasına yönelik yapılan çalışmalara değinilen iddianamede, İstanbul Çarşısı adlı yerde bekçilik yapan bir kişinin şüpheliyi çay ocağına kilitlediğini söylediği, ancak yapılan aramada şüphelinin bulunamadığı, olayda kullandığı silahın bekçi tarafından ekiplere teslim edildiği kaydedildi.

İddianamede, şüphelinin aynı gün saat 23.50 sıralarında Ihlamurkaya Mahallesi'nde yakalandığı belirtildi.

Güvenlik kamerası kayıtlarında, şüphelinin teslim olmamak için direndiği ve polis memurunun demirbaşına kayıtlı silahı alıp mermi doldurduğu, şarjör bitinceye dek polislere ateş ettiği, sonrasında silahla birlikte yaya olarak kaçtığının görüldüğü aktarıldı.

17 kovandan 15'i şüphelinin çaldığı silaha ait

İddianamede, olay yerindeki 17 kovandan 15'inin şüphelinin çaldığı silaha, diğer 2'sinin şehit polis Yılmaz'a ait olduğu tespiti yer aldı.

Şehit Yılmaz'a isabet eden kurşunun tek başına öldürücü nitelikte olduğu vurgulanan iddianamede, diğer polis memurunun da 3 yerinden hayati fonksiyonlarını etkileyecek nitelikte yaralandığı, şüphelinin annesinin yaralanmasının ise basit tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek şekilde olduğu belirtildi.

İddianamede, şüphelinin annesi Pınar Geçti'nin olay sırasında şehit Yılmaz'ın arkasında ve şüphelinin görüş mesafesinde olduğu, buna rağmen şüphelinin şarjördeki tüm mermiler bitene dek eylemine son vermediği, mermileri bitmese eylemine devam edeceği bilgisine yer verildi.

Şüphelinin geçmişi, sosyal ilişkileri, dosyaya yansıyan olumsuz kişilik özellikleri dikkate alınarak hakkında takdiri indirim uygulanmaması istenen iddianame, İstanbul Anadolu Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.

Mahkemenin iddianame üzerindeki incelemelerini tamamlamasının ardından şüphelinin hakim karşısına çıkacağı tarih belli olacak.

Olayın geçmişi

Dudullu Polis Merkezi'nde motosiklet hırsızlığıyla ilgili gözaltına alınan, hakkında 26 ayrı suç kaydı olduğu öğrenilen Yunus Emre Geçti (19), 22 Eylül'de polis merkezinden kaçmış, görevli polis memurları K.H.S. ile Şeyda Yılmaz şüpheliyi yakalamak için peşine düşmüştü.

Şüpheli Yunus Emre Geçti, kısa süreli kovalamaca sonucu yakalanmış ve bu sırada arbede çıkmıştı.

Zanlının polisin silahını alarak ateş etmesi sonucu polis memuru Şeyda Yılmaz şehit olmuş, polis memuru K.H.S. ile şüphelinin annesi Pınar Geçti (43) yaralanmıştı.

Gözaltına alındıktan sonra Anadolu Adalet Sarayına sevk edilen şüpheli, "kamu görevlisini görevinden dolayı kasten öldürme" suçundan tutuklanmıştı.