Uluslararası Üniversiteler Konseyi Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu Açıklaması
Uluslararası Üniversiteler Konseyi (IUC) Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu, “Terörizmin en büyük düşmanı ve yok edicisi yüksek öğretim, bilim ve irfandır” dedi.
Uluslararası Üniversiteler Konseyi (IUC) Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu, "Terörizmin en büyük düşmanı ve yok edicisi yüksek öğretim, bilim ve irfandır" dedi.
Türkmeneli TV'de yayınlanan Coğrafyamıza Akademik Bakış programını hazırlayan Azizoğlu'nun bu haftaki konukları Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü İrfan Aslan ile Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Mahmut Doğru oldu. Programda yerel, bölgesel ve küresel yüksek öğretimin entegrasyonu, yüksek öğretimin terörizm önünde en büyük engeli teşkil ettiği, coğrafyamızda devam eden kaosların iç savaşlar ve demokrasi ile terörizmin iç savaşların coğrafyamıza verdiği küresel zararlar analiz edildi.
İnsanlık ailesini oluşturan ırkı, milliyeti, dini, mezhebi, kültürü ya da ideolojisi ne olursa olsun insanların yaşadığı dünyanın ortak paydaşlarının insanlık ailesinin bireyleri ve toplumları olduklarını belirten Azizoğlu, "İnsanlık ailesinin tartışılmaz en büyük düşmanı terörizm ve teröristlerdir. Terörizm ve teröristler yaptıkları eylem ve yapılanmalarla aslında en büyük yıkım ve düşmanlığı, savunucusu olduklarını iddia ettikleri din ya da etnik yapıya vermektedir. Terörizmin de en büyük düşmanı ve yok edicisi ise yüksek öğretim, bilim ve irfandır" dedi.
Ağrı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İrfan Aslan yaptığı analizle akademik sistemde özellikle son 10 yılda Ak Parti iktidarı ile çok ciddi mesafe kat edildiğini belirtti. Doğumuz ve güneyimizdeki komşulardan Türkiye'ye on binlerce öğrencinin okumaya geldiğini belirten Aslan, şöyle konuştu: "Aslında tüm dünyada yüksek öğretim ekonomik getirisi olan önemli bir rant alanıdır. Türkiye'de yüksek öğretim seviyesini yükselterek bu küresel ranttan pay almaya başlamıştır. Amerika, Avrupa hatta Japonya ve Uzak Doğu ülkeleri yüksek öğretimde büyük ekonomik gelir elde etmektedir. Son 10 yılda Türkiye kalkınmakta olan tüm ülkelerden öğrenci almaya başlamıştır. Türkiye, geçmiş tarihinde çok önemli eğitim alanları oluşturarak bölgemiz ve tüm dünyaya bilim insanı yetiştirmiştir. Sonraki yıllarda eğitim ve bilim alanları ortadan kaldırarak yüksek öğretim ve bilim sanki batıya ait olduğuna inanan ve anlatan bir güruh peyda olmuştur. Eğitim sistemini ve değerlerini Türkiye'ye yerleştirmeyi başardı. Son yıllarda Türkiye, yüksek öğretim ve bilimde gerekli atılım ve kalkınmayı başarmış tekrar tüm bölgeden öğrenci almaya başlamıştır. Bu öğrenciler mezun olup ülkelerine gittiklerinde bizim eğitim sistemimiz kültürümüz hatta yaşam ve her anlamda Türkiye'nin savunucusu olacaktır."
Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Mahmut Doğru ise konuşmasında, özellikle son 10-15 yılda yüksek öğretimde toplumun kendi değerlerine dönüşünde ve yüksek öğretimin kazandığı başarılar batı değerlerinden çok kendi değer, kültür, inançlarına inanan farklı düşünen akademisyenler ve bilim insanlarının görev ve sorumluluk almasıyla bu başarı elde ettiğini söyledi. Doğru, "Objektif baktığımızda biz Avrupa'dan da eğitim öğretim ve bilimde daha eski ve daha başarılı bir milletin fertleriyiz. Dolayısıyla biz kendimizi bilerek ve unutturmadan adım atmalıyız" dedi. - ANKARA