Uluslararası Tıbb-ı Nebevi Kongresi - Müezzinoğlu ve İşler -
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, ''Biz,dünyaya zenginlik sunmuş, bir medeniyetin mensuplarıyız. Ne zamanki sabit ayağımızda kaymalar veya zayıflamalar oldu, bir başka güçlü ayağın sabit noktaya geçmesiyle karşı karşıya kaldık.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, ''Biz,dünyaya zenginlik sunmuş, bir medeniyetin mensuplarıyız. Ne zamanki sabit ayağımızda kaymalar veya zayıflamalar oldu, bir başka güçlü ayağın sabit noktaya geçmesiyle karşı karşıya kaldık. Buradan çıkışı yine bizler bulmak durumundayız'' dedi.
Müezzinoğlu, Hz. Muhammed'i Anlama ve Anlatma Uluslararası Derneği (MUHDER) tarafından Ankara İlci Otel'de düzenlenen ''Uluslararası Tıbb-ı Nebevi Kongresi''nde yaptığı konuşmada, medeniyetin sabit ayağının kaybedildiğini, bunu yeniden bulma, yeniden olması gereken yerlere oturtma mücadelesinin verildiğini söyledi.
Kongrenin İslam dünyasının 150 yıldır kaybettiği sabit ayağının, yeniden sabit merkeze gelişine vesile olacağına inandığını ifade eden Müezzinoğlu, şunları kaydetti:.
''Baktığımız zaman, bizim medeniyetimiz bu anlamda dünyaya zenginlik sunmuş, bir medeniyetin mensuplarıyız. Ne zamanki sabit ayağımızdaki kaymalar veya zayıflamalarla bir başka güçlü ayağın sabit noktaya geçmesiyle karşı karşıya kaldık. Dünya insanlığı da İslam alemi de Müslümanlar da yeni yeni bir çok sorunlarla, içinden çıkılmaz bir girdabın içine hızla gitmeye sürüklenmeye başladı. Buradan çıkışı yine bizler bulmak durumundayız. Yine bizler ilk emri ''oku'' olan ''seni yaradan Rabbinin adıyla oku'' olan bir medeniyeti ve sabit ayağımızı fikslememiz gerekiyor. Bu sağlıklı yolu kurduktan sonraki süreçlerin peş peşe sağlıklı bir şekilde hem kendimize hem de İslam alemine hem de dünya insanlığına önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum.''
Dünyanın başında en sıkıntılı olan, en yüksek ölüm oranlarını oluşturan hastalıkların başında, kanser, kardiyovasküler ve kronik hastalıklar geldiğine işaret eden Müezzinoğlu, bu hastalıkların da sigara, tütün, alkol, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklar, sağlıksız beslenme ve obeziteden kaynaklandığını belirtti.
-Medeniyet değerlerinin yol haritası
Müezzinoğlu, ''Bunların yol haritasına baktığımızda özelikle medeniyet değerlerimizin esasında her bireye, her aileye bu anlamda temel koruyucu sağlık bakışını, halk sağlığı bakışını, esasında 'temizlik imandandır' diyerek, ramazan arifesindeyiz, 'oruç tutun sağlık bulun' diyerek, 'seyahat edin, sıhhat bulursunuz' şeklinde yol gösteriyor'' değerlendirmesinde bulundu. Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Dolayısıyla biz işin başlangıcını doğru koyabilirsek, yeniden sabit ayağımızı doğru adreste sabitleyebilirsek, inanıyorum ki bu dünyaya Cenab-ı Allah'ın bir lütfu Müslüman olarak gelmiş bir birey, topluluk olarak, Cenab-ı Allah'ın rızasına uygun bir yolun mücadelesini yapmış oluruz. Bu Önce kendimiz için sonra ailemiz ve sevdiklerimiz sonra da İslam alemi, ümmet ve insanlık için hayırlıdır anlamlıdır değerli olacaktır.''
-TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Ünüvar
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Necdet Ünüvar da hem Kur'an-ı Kerim hem Peygamber'in hadislerinin, kendileri için şifa, dertlere deva olduğunu belirterek, bunun sadece manevi hastalıklara değil aynı zamanda maddi hastalıklara da şifa olduğuna inandıklarını söyledi.
Tıbb-ı Nebevi'nin, değeri her geçen gün daha çok bilinen bir alan olduğunu anlatan Ünüvar, ''Ama maalesef sadece aktarların bitkiyle ilgilenenlerin, bunların çoğu da maddi kazanç elde etmek adına ilgilendiği bir alan olarak kalmış, bu alanının içine adeta hapsedilmiş bir alan'' dedi.
-''Asırlar öncesine ait tavsiyelerin değeri bugün anlaşılıyor''
Tıbb-ı Nebevi'nin, Peygamber'i anlatmanın, Peygamber'in yolunu anlatmanın bir yöntemi olduğunu ifade eden Ünüvar, bunun son derece önemli olduğunu bildirdi.
Asırlar öncesine ait bir takım tavsiyelerin gerçek değerinin bugün anlaşıldığına işaret eden Ünüvar, ''Bu kongre sadece Peygamberimizin tavsiyelerini sihirle, büyüyle veya batıl inançlarla hastalarını tedavi etmeye çalışan Araplar değil, bütün dünyada yaşayan Müslüman veya Müslüman olmasın herkesin faydalanacağı bir ilim dalı olarak ortaya çıkıyor'' şeklinde konuştu.
Hayatın çok karmaşık olduğunun görüldüğünü, Tıbb-ı Nebevi'nin hayatı sadeleştirmenin başlangıç yolu olarak görülebileceğini belirten Ünüvar, şunları kaydetti:
''Basit bir dille ortaya konan önerilerin gerçekten hayatı çok olumlu yönde etkilediğini biliyoruz, 'temizlik imanın yarısıdır' hadisi şerifi... Peygamberimiz gerçekten temizliğe çok önem vermiş. Bugün el yıkamayla ilgili gerçekten son derece önemli bir takım çalışmalar yapıldığını, bulaşıcı hastalıklardan korunmanın en önemli yolunun el yıkamanın olduğunu biliyoruz. El yıkamak, belki en kolay en ucuz faydalı sünnetlerden birisi.''
MUHDER Başkanı Prof. Dr. İlhan Yıldız ise kongrenin hem Hz. Muhammed'in bilinmeyen yönlerinin özelliklerini ortaya çıkarmayı, bilgiler artırmayı hem de insanların çoğunun bilmediği Tıbb-ı Nebevi konusunda bir farkındalık yaratmayı amaçladığını söyledi.
-Tıbb-ı Nebevi
Sağlıklı yaşam, hastalık ve hasta tedavi konusunda Hz. Peygamber'in söylediği sözler ve yapıp ettiklerine "Tıbb-ı Nebevi" deniliyor.
Tıbb-ı Nebevi ile modern tıp dünyasında ortaya çıkan benzerlikler ve örtüşmeleri ele almayı amaçlayan ve 2 gün sürecek kongrede, tıp, ilahiyat hukuk, sosyoloji psikoloji, ve etik alanlarda çalışan akademisyen ve araştırmacıları Tıbb-ı Nebevi konusunda değerlendirmede bulunacak.
Emrullah İşler'in konuşması