Haberler
İsrail Savunma Bakanı Katz: Ateşkes ihlal edilirse güçlü bir şekilde yanıt vermeye hazırız

Dünya rahat nefes aldı derken yeni bir tehdit daha

Türkiye'yi sarsan 'sahte dolar skandalı' büyüyor

Piyasaları altüst eden olayda detaylar ortaya çıktı

Kreş tartışmaları sorulunca İmamoğlu fena patladı: Cami yaptım imam vermediler

"Cami yaptım imam vermediler, karakol yaptım ortada polis yok"

13 yaş altına sosyal medya yasağı geliyor

Bakanlık düğmeye bastı! Sosyal medyaya yaş sınırı geliyor

Uludağ Ekonomi Zirvesi İkinci Gün (6)

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

"sosyal MEDYA SİYASİ TERCİHLERİ ETKİLEYECEK"Uludağ Ekonomi Zirvesi'nin 'Yeni Dünya Düzeni ve Gelecek' konulu panelde konuşan MAP Turkuaz Group Yönetim Kurulu Başkanı Erkut Yüceoğlu, "Sağlık alanında genler üzerindeki çalışmalar son sürat devam ediyor.

"sosyal MEDYA SİYASİ TERCİHLERİ ETKİLEYECEK"

Uludağ Ekonomi Zirvesi'nin 'Yeni Dünya Düzeni ve Gelecek' konulu panelde konuşan MAP Turkuaz Group Yönetim Kurulu Başkanı Erkut Yüceoğlu, "Sağlık alanında genler üzerindeki çalışmalar son sürat devam ediyor. Önümüzdeki yıllarda kanser başta olmak üzere birçok kanser tedavisinin şekli değişecek ve ortalama yaş 90 ile 100 olacak. Biyoteknoloji şirketleri klasik ilaç üreten şirketleri sorgulayacak ve yeni uzmanlık alanları ortaya çıkacak. Sosyal medya siyasi tercihleri etkileyecek derecede yoğunlaşacak" diyerek ilerleyen dünya düzeniyle ilgili öngörülerde bulundu.

"TÜRKİYE HEP YANIMIZDA OLDU"

İran'a ambargonun kalkmasıyla birlikte Türkiye'nin İran ekonomisinde birinci derece söz sahibi olabileceğini söyleyen Türk- İran İş Konseyi Başkanı Rıza Kamil, "İran'a ambargo uygulandığı zamanlarda Türkiye hep yanımızda oldu. Ekonomistlerin yaptığı araştırmalara göre İran'da çok ciddi ekonomik değişimler olacak. Bunun için dünya üzerindeki şirketler İran piyasasını ele geçirmek için çalışıyorlar. Bu nedenle Türkiye bu ülkelerin en başında yer alabilir" dedi.

Ambargonun kaldırılmasıyla birlikte İran'da yeni bir ortam oluştuğuna dikkat çeken Kamil, İran'da bugünkü koşullar ile geçmişteki koşulların farklı olduğuna dikkat çekti. Dünya ile ilişki kurmak için İran'ın yollarının açıldığını hatırlatan Kamil, "Modern teknolojiyi İran'ın içine almanın yollarını arıyoruz. Akademisyenler, işadamları, hizmet sektörü, üniversiteler geçmişe kıyasla daha hazır bir şekilde bekliyorlar. Yabancı şirketleri İran'a çekmeye çalışıyoruz. Yabancıların özel sektörle işbirliği yapmak için onlarla destek veriyoruz. İran'ın önündeki ekonomik engelleri kaldırarak şeffaf bir rekabet yapısını oluşturuyoruz. İran'daki ortam sermayeyi cezbetmeye hazırdır" dedi.

İran'da 4 milyon 600 bin kişinin yakında İran üniversitelerinden mezun olacağını ve bunların iş aramaya başlayacağını söyleyen Kamil, "580 bin uzman da şu anda İran piyasasında ve bu fırsata dönüştürülebilir" diye konuştu.

İSVEÇ ESKİ BAŞBAKANINDAN KORKUTAN AB SENARYOSU

Oturumda konuşan İsveç Eski Başbakanı Fredrik Reinfeldt, insan nüfusunun artmasıyla birlikte gıda ve güvenlik sıkıntısı yaşanabileceğini bildirerek, Avrupa Birliği'yle ilgili bilgiler verdi. Avrupa'nın nüfusunun azaldığını, bununla birlikte dünyanın diğer yerlerinde nüfusu arttığını hatırlatan Reinfeldt sözlerine şöyle devam etti:

" Dünya nüfusunun 7 veya 10 yıl içerisinde çok az bir kısmı Avrupa'da yaşıyor olacak. Bundan dolayı da söz konusu değişim gelecekte Avrupa'ya çok daha ciddi sıkıntılar getirecek. Tabii Avrupa'nın nüfusu artmadığı gibi yaşlanan bir nüfusa da var. Diğer bir yandan Avrupa Birliği'nden İngiltere ayrılacak mı ayrılmayacak mı onun kararı verilecek. 23 Haziran'da bunu göreceğiz. Bence İngiltere'nin Avrupa Birliği'nde kalması hem Avrupa için, hem İngiltere için önemli. Avrupa Birliği'nin gelecekte dağılıp dağılmayacağını da gösteren önemli badirelerden bir tanesi olacak İngiltere'nin bu seçimi. Eğer İngiltere Avrupa Birliği'nden ayrılmayı tercih ederse o zaman büyük ihtimalle İskoçya İngiltere'den ayrılabilecek. Yani çok karmaşık bir durumla karşı karşıya kalacağız. Belki bu da beraberinde Avrupa Birliği'nin parçalanmasını beraberinde getirecek. O zaman Avrupa, çok ciddi bir milliyetçilikle karşı karşıya kalacak."

YUNAN BAKAN: AVRUPA BİRLİĞİ'NİN GELECEĞİ İLE İLGİLİ İYİMSER DEĞİLİM

Dünyanın temel sorunları arasında küresel ısınma, iklim değişikliği, terör olayları bulunduğunu söyleyen Yunanistan Ekonomi ve Finans Eski Bakanı Yannos Papantoniou, küreselleşmenin ülkelerin birbirine olan bağımlılığı artırdığını aktardı. 20 yıl içerisinde ülkelerin daha yakından işbirliği içerisine gireceklerini söyleyen Papantoniou, Yunanistan'ın 2008'de yaşadığı krize de değindi. Krizin bütün Avrupa Birliği ülkelerini etkilediğini hatırlatan Papantoniou, "Yunanistan'ın 2008'de yaşadığı kriz, yüzyılın en zorlu kriziydi. Bu küresel ekonomik krizle birlikte dünyada toplumsal eşitsizlik arttı. Eğer 30 yıl içinde toplumun farklı kesimlerindeki eşitsizliği ortadan kaldıramazsak sosyal problemler artacak. Bunun için serbest ticaretin önündeki engelleri kaldırmak ve az gelişmiş ülkelere yardım götürmemiz lazım. Mesela Arjantin'de bir kriz olsaydı Avrupa Birliği'ni çok etkilemezdi ancak Euro bölgesinde bir kriz olduğu zaman üye ülkelerin hepsi etkileniyor" dedi.

"Avrupa Birliği'nin geleceği ile ilgili iyimser değilim" diyen Papantoniou, Avrupa Birliği'nin tamamen çökmeyeceğini ancak birliğin küresel ekonomik şoklarla, mülteci problemleri ve borç krizlerine karşı hassas bir hale geleceğini belirtti. Türkiye'nin Avrupa Birliğine üye olması gerektiğini söyleyen Papantoniou, "Türkiye o kadar hızlı büyüyor ki bence Avrupa Birliği Türkiye'den de faydalanmalı. Türkiye Avrupa Birliği'nin merkezinde belki yer alamayacak ama Türkiye, Avrupa Birliği'nin bir çevre ülkesi olacak" dedi.

"SİYASİ ÇATIŞMALAR BİR KENARA BIRAKILMALI"

Suriye'deki savaşın ardından Türkiye'de ticari anlamda büyük bir ortağını kaybettiğini söyleyen Al Rajhi Group Yönetim Kurulu Üyesi Dr. İbrahim Al Rajhi, İran'ın Türkiye için bir fırsat olduğunu söyledi. Türkiye ile İran arasında 15 milyar dolarlık bir ticaret hacmi olduğuna dikkat çeken Al Rajhi, "Suudi Arabistan, Türkiye ve İran arasında siyasi nedenlerden dolayı bir uyumsuzluk söz konusu olabiliyor. Evet her zaman çatışmalar olacak, siyasi anlamda uyuşmazlıklar olacak ama ülke liderleri için siyasi çatışmaların bir kenara bırakılması ve ülkeler arasındaki ticaretin geliştirilmesi lazım" şeklinde konuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title