Ukrayna Krizi ve Türkiye" Paneli
Kırım Tatar Milli Meclisi Türkiye Temsilcisi Karatay: "Bizim en büyük korkumuz, Kırım'ın dondurulmuş bir bölge halinde olup, ekonomik yaptırımların olduğu bir yer halini almasıdır" "Kırım Türklerine karşı bir ayrımcılığın olacağını da tahmin ediyorum.
Kırım Tatar Milli Meclisi Türkiye Temsilcisi Zafer Karatay, Ukrayna krizine ilişkin, "Bizim en büyük korkumuz, Kırım'ın dondurulmuş bir bölge halinde olup, ekonomik yaptırımların olduğu bir yer halini almasıdır" dedi.
İstanbul Şehir Üniversitesi'nde düzenlenen "Ukrayna Krizi ve Türkiye" panelinde konuşan Karatay, Rusya'nın Kırım'ı ilhakı ve Ukrayna krizine Kırım Tatarlarının bakışını anlattı.
Kırım Türklerinin tarihiyle ilgili bilgi veren Karatay, Ukrayna'da yaşanan krizde Kırım Türklerinden birçok aktivist ve liderin eşinin evinin arandığını, ülkede yıldırma taktikleri uygulandığını söyledi.
Bu sene, Kırım Türklerinin sürgün edilişlerinin 70. yıl dönümü olduğunu hatırlatan Karatay, Kırım'ın ilk defa tarihte 1853-56 Kırım Savaşı'nda gündeme geldiğini belirtti. Kırım Savaşı'nın getirdiği sonuçları aktaran ve yaşanan sürgünden bahseden Karatay, günümüzde Ukrayna'da yaşanan krizin Kırım Türklerine etkilerini değerlendirdi.
Liderleri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nun verdiği demokrasi mücadelesinden ve çalışmalarından bahseden Karatay, şunları kaydetti:
"Bize diyorlar ki, 'Bu kriz içerisinde neden Putin'le anlaşmıyorsunuz?' Liderimiz Mustafa Bey de dedi ki; 'Biz 150 yıl Ruslarla yaşadık. Biz onları gayet iyi biliriz'. Uygulamalar da bunu gösterdi. Rehabilitasyon kanunu imzalandığı belirtildi. Daha henüz bir şey yok. Şu anda Kırım Türkleri halen sorguda. En hafifi, 300 dolar para cezası veriyorlar. Kırım Tatar Milli Meclisi ve Mustafa Bey'in liderliğinde bir direniş göstereceğini bildiği için Moskova, öteden beri Meclisimizi ve Müftülüğümüzü bölmek için pek çok çalışmalar yapılıyordu. Piyon olarak kullandığı insanları da hemen ödüllendirdi."
"Bizim en büyük korkumuz, Kırım'ın dondurulmuş bir bölge halinde olup, ekonomik yaptırımların olduğu bir yer halini almasıdır" diyen Karatay, "Kırım Türklerine karşı bir ayrımcılığın olacağını da tahmin ediyorum. Bu ayrımcılık olduğu takdirde gerçekten bizim insanlarımız ekonomik olarak son derece zor durumda kalacaklardır. Elbette bu krizin başından beri ve giden süreç içerisinde Rusya'nın Sovyetler Birliği'nden devraldığı güçlü bir propaganda mekanizması var. Bu mekanizma devam ediyor" diye konuştu.
Kırım Türklerinin kriz esnasında güçlü bir direnme gösterdiklerini vurgulayan Karatay, "İnsanlarımızı bölmek çok kolay değil. Şimdi fiilen onların hukukuna göre Rusya toprağı. Oradaki bir Kırım Tatarı, 'Ben ayrılmayı düşünüyorum. Ukrayna'ya bağlanmayı istiyorum' dediği zaman, yeni kanuna göre 3 yıla kadar hapis cezası var. Böyle bir hukuk var" ifadelerini kullandı.
Panelde, Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden Prof. Dr. Erhan Büyükakıncı, Ukrayna'nın dünya siyasetindeki yeri ve büyük güçlerin Ukrayna siyasetlerini anlattı.
İstanbul Şehir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Vugar İmanbeyli, Ukrayna iç siyasal gelişmelerini ve Rusya'nın Ukrayna siyaseti örneğinden yakın çevresine yönelik politikalarını değerlendirdi.
Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Emre Erşen de Türkiye'nin Kırım ve Ukrayna'ya yönelik politikalarını anlattı. - İstanbul