Ukrayna'daki Türk iş insanları: Kendimizi kaosun içinde bulduk
Ukrayna'da bazı Türk şirketleri faaliyetlerini durdururken çok sayıda mağaza da kapısına kilit vurdu.
Ukrayna'da bazı Türk şirketleri faaliyetlerini durdururken çok sayıda mağaza da kapısına kilit vurdu. İş dünyası kendilerini bir anda bir kaosun ortasında bulduklarını ve önemli bir ticari kayıp yaşadıklarını söylüyor. Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrası Türkiye'de iş dünyasının gözü bir anda çatışma bölgesine döndü. Türkiye'nin iki ülke ile olan yıllık 40 milyar dolarlık ticaret hacmi turizm, enerji, inşaat, tekstil, mücevher ve gıda gibi sektörleri de oldukça yakından ilgilendiriyor.
Rus ordusunun Ukrayna'da ilerleyişi ise Türkiye'nin bu bölgelerdeki ticaretini riske atıyor.
Öyle ki Türk iş dünyası Rusya'da 32 marka ile 655 mağaza ve 2 bin 556 satış noktasında, Ukrayna'da ise 24 marka ile 267 mağaza ve 180 satış noktasında faaliyet gösteriyor.
Ancak artan çatışmalar Türk iş dünyası için de büyük bir belirsizlik sürecini başlatmış durumda.
"Mağazalarımızda altın var"
Rusya'da ve Ukrayna'da çok sayıda mağaza ve satış noktalarına sahip oldukları bilgisini veren ve DW Türkçe'ye açıklamalarda bulunan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Kamar, son iki haftadır özellikle Ukrayna tarafı için diken üstünde olduklarını söyledi.
Kamar, "Oradaki operasyonumuzda çalışan personelimiz işgali bekliyordu. Onun için biz ateş hattına yakın olan bölgelerdeki mağazalarımızı kapatmıştık. Bir de biz mücevherciyiz, mağazalarımızda altın var. Bir de işin bu tarafı var. Kendimizi büyük bir kaosun ortasında bulduk. Artık mağazaları bıraktık can güvenliğini düşünüyoruz" şeklinde içinde bulundukları durumu anlattı.
Çatışmalar başlayınca bütün AVM ve mağazaların kapandığını belirten Kamar, "Sadece gıda ve eczane gibi dükkanlar açık. Çatışma bölgelerine biraz uzak olan şehirlerdeki operasyonumuz için de endişeliydik. Biz de genel olarak bütün mağazalarımızı kapattık ve ürünlerimizi güvenlik şirketlerine teslim ettik. Artık ne kadar güvenliyse. Türkiye'ye dönmek isteyenler için çalışıyoruz. Orada kalanlar da korunaklı bölgelere geçmeye çalışıyorlar. Herkeste bir korku ve panik var. Kimse ne olacağını bilmiyor. Bu işin nereye kadar gideceğini bilmiyor" ifadelerini kullandı.
"Şoförler için kriz masası kuruldu"
Uluslararası Nakliyeciler Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Şener ise Ukrayna'da kalan Türk TIR şoförleri için kriz masası kurduklarını söyledi. Şener, "Türk şoförlerin güvenli bölgelere intikali için sürekli temas halindeyiz. Şimdilik riskli bir durum yok. İlgili bakanlıklarla da bilgi paylaşımında bulunuyoruz" dedi.
Rusya'da bir depo yatırımlarının bulunduğunu paylaşan Türkiye Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Burak Uyguner'e göre Rusya'da şimdilik bir panik havası oluşmuş değil. Asıl sorunlu bölgenin Ukrayna olduğunu aktaran Uyguner, "Güvenlik olarak Rusya tarafında bir problem yok. Ancak başka bir durum var. Oluşan belirsizlik ortamı ticareti etkiliyor. Bu aşamada paranın karşı tarafa geçmesi garanti altına alınmadan ürün ve mal sevkiyatı yapılmayabilir" diye konuştu.
"En önemli haftayı kaçırdık"
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Kamar'a göre Rusya tarafındaki bir sorun da ülkede operasyon sonrası yaşanan devalüasyon. Halkın alım gücünün düşmesinin oradaki operasyonlar için oldukça olumsuz olduğunun altını çizen Kamar, normalde en fazla satış yaptıkları dönemin 8 Mart haftası olduğuna dikkat çekerek karşı karşıya kaldıkları zarara dikkat çekti.
Kamar, "Biz bu iki coğrafyaya farklı bakıyoruz. İkisi de bizim için çok önemli pazarlar. İki ülkede de yatırımlarımız, mağazalarımız var. Bizim bu iki pazarda da en fazla satış yaptığımız dönem 8 Mart haftasıydı. Yani biz kadınlar günü dolayısıyla bu iki ülkede bir yıllık satışımızın sadece yüzde 20 ila 30'unu bir haftada gerçekleştiriyorduk. Operasyonun başlamasıyla burada da böyle bir zarar var" şeklinde konuştu.
"Türkiye'ye nasıl para göndereceğim?"
Kamar, bu konuda para transferlerine de dikkat çekti. Bütün işlerinin Rus bankalarıyla olduğunu belirterek "Ben buradaki bankalardan Türkiye'ye bir para transferi yaparsam Avrupa ve Amerika'ya olan ticaretim de riske girebilir. Bakıyorum, çalıştığımız bütün bankalar yaptırım listesinde. Ben nasıl para göndereceğim Türkiye'ye. Yeni banka bulmamız lazım. Burada da başka bir karışık nokta var" diyen Kamar, şunları ekledi:
"Bu benim şirketim için sorun. Hadi ben küçük bir firmayım ama bu pazarda çalışan çok büyük Türk şirketleri var. Yanlışlıkla bir bankadan Türkiye'ye para transferi yaparsak ihracatımız da riske girecek."
"Diplomasi hızla devreye girmeli"
En önemli isteklerinin daha fazla insan ölmeden bu krizin sonlanması olduğunu anlatan Türkiye Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Burak Uyguner de diplomasinin hızlı ve etkin bir şekilde devreye girmesi gerektiği çağrısında bulundu. Bu krizin daha insani yöntemlerle sonlanması ve savaşın bitmesi gerektiğini belirten Uyguner, "Bizim ilk istediğimiz bu. Sonrasında işler bir şekilde yoluna girer diye düşünüyoruz. Zaten bizim uluslararası ticarette yaşadığımız ilk kriz değil bu. Rusya ile yaşadığımız uçak krizinde ticaretimiz önemli ölçüde zarar görmüştü. Ancak alternatif pazarlarla o açığı kapattık. Bu krizde de iş dünyası ve ekonomi çevreleri bir çözüm üretecektir. Ama önceliğimiz diplomasinin hızla devreye girip daha fazla can ve mala zarar gelmeden bu çatışmanın bitmesi" şeklinde konuştu.
Krizin bir an önce bitmesinin kendilerinin tek isteği olduğunu aktaran Mustafa Kamar da "Ülkelerin bu işin çözümü için daha fazla çaba göstermesi gerekiyor. Türkiye özelinde de sadece bizim orada yaptığımız işler değil çok sayıda sektör için buraya gelen Ruslar ve Ukraynalılar stratejik öneme sahip. Krizin uzaması zincirleme etki yaratır" dedi.
Emre Eser
(c)