Üç Türk'e "Pakistan Devlet Nişanı" verildi

AK Parti milletvekilleri Ali Şahin ve Muhammet Balta ile Sağlık Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Selami Kılıç'a Türkiye- Pakistan ilişkilerine katkıları ve iki ülke halkına verdikleri hizmetlerden dolayı "Sitar-ı Pakistan" ve "Sitar-ı İmtiyaz" devlet nişanları verildi.

Pakistan'ın bağımsızlığının 73. yılı etkinlikleri kapsamında Ankara'da düzenlenen devlet nişanı tevdi törenine Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Pakistan'ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Sirus Seccad Gazi ile AA Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Yayın Yönetmeni Metin Mutanoğlu'nun yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.

Törende konuşan Pakistan'ın Ankara Büyükelçisi Gazi, Şahin, Balta ve Kılıç'ın Pakistan- Türkiye ilişkilerinin güçlenmesinde öne çıkan rollerinin bulunduğunu belirterek, "Pakistan- Türkiye ilişkileri, bizden önceki kuşağın üstün çabalarıyla kuruldu. Bu ilişkileri daha da geliştirmek ve gençlere aktarmak ise bizim görevimiz." dedi.

Şahin'in üniversite eğitimini Pakistan'da aldığını ve iyi seviyede Urduca konuştuğunu söyleyen Gazi, Balta'nın da eski Pakistan- Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı olarak iki ülke ilişkilerini geliştirmek için çaba sarf ettiğini dile getirdi.

Gazi, Kılıç'ın da Pakistan'da sağlık sektörüne önemli katkılar sağladığını kaydetti.

"Biz Türk çocukları, DNA'mıza kodlanmış Pakistan sevgisiyle dünyaya geliriz"

Sitar-ı Pakistan Nişanı'na layık görülen Şahin, Urduca yaptığı konuşmada, Pakistan'ı Türkiye'den farklı görmediğini vurgulayarak, "Biz Türk çocukları, DNA'mıza kodlanmış Pakistan sevgisiyle dünyaya geliriz. O nedenle Türkiye-Pakistan kardeşliği dünyada eşine rastlanmamış, benzersiz bir kardeşliktir." ifadelerini kullandı.

Karaçi'de üniversite okuduğu yıllarda 7 gün süren yolculukla memleketi Gaziantep'e gittiğini anlatan Şahin, "O günlerde Pakistanımın beni böyle büyük bir onura layık göreceğini asla hayal edemezdim." dedi.

Şahin gibi Sitar-ı Pakistan Nişanı'na layık görülen Balta da konuşmasında iki ülke arasındaki bağın kan bağı değil, gönül bağı olduğunu söyledi.

Sitar-ı İmtiyaz Nişanı'na layık görülen Kılıç ise görevi nedeniyle törene katılamadı.