Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

21 ilde daha okullar tatil edildi

21 ilde daha okullar tatil edildi

Tüsiad Koordinatörü: Geniş AB'ye Üye Olabilmek Artık Çok Daha Kolay

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Tüsiad Uluslararası Koordinatörü Dr. Bahadır Kaleağası, Avrupa'nın değişken bir coğrafyaya gittiğinin gözlemlendiğini belirterek, "Avrupa'nın değişimi Türkiye için zamanı lehine çevirebileceği fırsat penceresi yaratıyor.

Tüsiad Uluslararası Koordinatörü Dr. Bahadır Kaleağası, Avrupa'nın değişken bir coğrafyaya gittiğinin gözlemlendiğini belirterek, "Avrupa'nın değişimi Türkiye için zamanı lehine çevirebileceği fırsat penceresi yaratıyor. Geniş AB'ye üye olabilmek artık çok daha kolay olabilecek" dedi.

Bursa Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (BUSİAD) düzenlediği organizasyona konuşmacı olarak katılan TÜSİAD Uluslararası Koordinatörü Dr. Bahadır Kaleağası, 'Dünya ve Avrupa'daki Son Durum, Türkiye'ye Dışarıdan Bakış' konulu sunum gerçekleştirdi. BUSİAD Evi'nde yapılan organizasyon öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kaleağası, AB sürecini değerlendirmek için dünyanın nereye gittiğinin de yakından izlenmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin Avrupa standartlarında üretim yapabilen, hizmet sunabilen, dünyaya Avrupa standartlarında bakabilen bir ülke olma yolunda hızla geliştiğini söyleyen Dr. Kaleağası, şöyle konuştu:

"Hem de Asyalı girişimcilik, dinamizm, iletişim yetenekleri ile Avrasya merkezi olabiliyor. Türkiye, bunu başarabildiği zaman marka değeri güçleniyor. Marka değeri güçlenen Türkiye her zaman çok daha iyi ihracat yapabilir, daha fazla kar edebilir, ürünlerinden, çeşitli alanlarda ihracat yapabilir, uzun vadeli ihracat yapabilir. Çok daha fazla dünyada dolaşan uluslararası sermayeden pay alabilir, yatırım, istihdam ve yeni teknolojiler çekebilir. Vize konularında çok daha rahat hareket edebilir, akademik ve sivil toplum kurumlarının bireylerinin uluslararası ilişkilerinde rahat ülke haline gelebilir. Turizmde katma değer artabilir. Bütün bunlar Türkiye'nin en temel ekonomik konularını çözebilecek araçları oluşturabilir. Burada AB ile ilişkilerde tekrardan toparlamanın önemi ortaya çıkıyor. O zaman ABD ile AB arasındaki Transatlantik Anlaşması'nın daha iyi parçası olmaya çalışmanın önemi ortaya çıkıyor. Ortadoğulu olmadan etkili bir ülke olmanın, Avrasya merkezi olma konusu önemi ortaya çıkıyor. Enerji diplomasisinin çok büyük belirleyiciliği ortaya çıkıyor."

'BİRKAÇ YIL İÇİNDE TAM ÜYELİK YOLUNDA ÖNÜMÜZÜ GÖREBİR HALE GELEBİLİRİZ'

Bakanlar Kurulu'ndaki değişiklik sonucu AB Bakanı ve Başmüzakereci görevine getirilen Volkan Bozkır'ın sürece nasıl bir etki yaratacağının sorulması üzerine ise Dr. Kaleağası, şu yanıtı verdi:

"Yeni bir enerji soluk getiriyor. Arkasında da reformları izlemekten çok eyleme dönüştürecek siyasi bir irade olduğu beyanı var. Dolayısıyla mutlaka yeni bir dinazim kaynağı oldu. Devamlılık ve icraat olduğu sürece demografik reformlar, sosyoekonomik kalkınma ile ilgili AB ile uyum konusunda Türk toplumunu ilgilendiren şirketlerin rekabet gücünü ilgilendiren tüm alanlarda AB ile uyum sürecini kullanabilen sürece girersek, bir yıl içinde ilişkileri toparlamış, birkaç yıl içinde AB ile tam üyelik yolunda önümüzü rahat görebiliyor hale gelebiliriz. Hatta tamamlamış günü de rahat görebiliyor hale gelebiliriz. Tabi bu süreçte de AB'nin nereye gittiği çok önemli."

'AVRUPA'NIN DEĞİŞİMİ TÜRKİYE İÇİN FIRSAT PENCERESİ YARATIYOR'

Avrupa'nın değişken bir coğrafyaya gittiğinin gözlemlendiğini ifade eden Dr. Kaleağası, "Avrupa'nın değişimi Türkiye için zamanı lehine çevirebileceği fırsat penceresi yaratıyor. AB kendi içinde merkezi Euro Bölgesi ve onun çevresinde geniş bir AB'ye doğru gidiyor. O geniş AB'ye üye olabilmek artık çok daha kolay olabilecek. Eğer çok iyi kullanabilirsek, demokrasi, özgürlükler toplumu, hukuk devleti toplumu, sosyoekonomik kalkınma hayalleri, idealleri teknolojik açıklığı ile kendi içinde güçlü ülke haline gelirsek, o zaman AB süreci de bizim lehimize işleyen bir yöne girer. Geniş çemberde Türkiye yerini çok daha rahat bulabilir. Daha sonra Türkiye'nin Euro Bölgesi'ne girip girmemek, siyasi iradesi veya teknik becerisine kalmıştır. AB kendine uygun evrime girdi, kendi sorununu çözmek için ihtiyacı var buna. Bu süreç bizim sorunumuzu da çözüyor. Dolayısıyla zamanı lehimize işleyecek gibi iyi kullanmamız gerek" diye konuştu. - Bursa

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title