Türkiye'yi Büyüten Kadınlar Buluşması"

Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Selen Kocabaş, 2012 yılında Türkiye'yi Büyüten Kadınlar Buluşması için çıktıkları yolculukta 68 bin kadına ulaştıklarını belirterek, 4 yıl içinde 100 bin kadına ulaşmayı hedeflediklerini bildirdi.

Turkcell'in düzenlediği 4. " Türkiye'yi Büyüten Kadınlar Buluşması"nda konuşan Kocabaş, Türkiye'yi büyüten kadınlarla bir araya gelmek amacıyla 2012 yılında bu programı başlattıklarını ve ilk toplantılarında 150-200 kişi kadarken şimdi 600 kadın lidere ulaştıklarını söyledi.

Markalarının da bu konuda önemli olduğunu belirten Kocabaş, "Türkiye iş dünyasıyla büyüyecek" denildiğinde burada güçlü kadınlara ve güçlü erkeklere ihtiyaç olduğunu aktardı.

Kocabaş, bunun "o yaptıysa ben de yaparım" dedirten bir platform olduğunu vurgulayarak, "Turkcell olarak kadınların iş ve özel hayatında özgür olduğu bir dünyaya kavuşması için eğitimde ve işte fırsat eşitliğini sağlamak hedefiyle yıllardır kadınları destekleyen projelere imza atıyoruz. 15 yıldır yürüttüğümüz Kardelenler'le bugüne kadar sağladığımız burs 100 bine ulaştı. Her yıl binlerce kızımıza destek oluyoruz. Bu sayıların 100 binin ötesinde isimleri ifade ettiği dikkate alındığında daha anlamlı bir hale dönüşüyor" diye konuştu.

2012 yılında çıktıkları bu yolculukta bugün 68 bin kadına ulaştıklarının altını çizen Kocabaş,  Turkcell olarak istihdamda kadın girişimciliğinin ve el emeğinin desteklenmesinin büyük önem arz ettiğine inandıklarını söyledi.

"Bu hedefle dar gelirli girişimci kadınlara Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) iş birliğinde mikrokredi sağladığımız Ekonomiye Kadın Gücü (EKG) ile 68 bin kadına ulaştık, 4 yılda 100 bin kadınımıza ulaşmayı amaçlıyoruz" diyen Kocabaş, bunun için de toplumsal cinsiyet eşitliğini gündeme yatırdıklarını belirtti.

Kocabaş, gelecek yıl 10 Mart Perşembe günü yine bir arada olma ve daha büyük kurumlarla daha büyük işler yapma temennisinde bulundu.

Konuşmasında, Mersin'in Tarsus ilçesinde öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ı anan Kocabaş, bu olayın kadın hakları hareketini Türkiye'de görülmemiş bir noktaya taşıdığını vurguladı. Bu olayda gösterdiği hassasiyet için Filli Boya Yönetim Kurulu Başkanı Gözde Akpınar'ı sahneye davet eden Kocabaş, olayın hemen ardından tepkisini tüm TV kanallarının reklam kuşaklarında yayınladığı "Simsiyah" filmiyle gösteren Akpınar'a bu çalışma dolayısıyla plaket takdim etti.

Akpınar "Simsiyah için tüm Türkiye'den çok sayıda destek maili aldım, tek başıma olsam korkardım. Bu hepimizin içindeki bir çığlıktı" dedi.

"İstanbul Anlaşmasını içselleştirmemiz lazım"

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de sorunların çözülebilmesi için analizlerin çok iyi yapılması gerektiğini ifade etti.

Kadın meselesini kalkınmanın, demokrasinin en önemli hedefi olarak gördüklerini dile getiren Şahin, "Bizim bu meseleyi çok iyi analiz etmemiz, güçlü, zayıf yanlarını çok iyi masaya ayırtmamız gerekiyor. Herkesin büyük başarı hikayesi olduğuna inanıyorum. Büyük rekabet dünyasında yaşıyoruz" diye konuştu.

Bir kadın olarak Gaziantep'ten çıkarak üniversitede okumak için İstanbul'a geldiği, çalışma hayatına başladığı ve siyasete atıldığı dönemleri anlatan Şahin, fırsatları değerlendirmenin ve azimle çalışmanın önemine değindi.

Yeni dünya düzeninde artık yeni yöneticiliğin tartışıldığını belirten Şahin, kas ve kasa gücünün yerine kafa gücünün geldiğini ve buna da sahip olduklarını söyledi.

Şahin, yüzde 14 olan Meclis'teki kadın oranının gelecek dönemlerde siyasi arenada artacağına inandığını belirterek, kadınların temsil edilebilmesi için oranın yüzde 25 bandını aşması gerektiğini, kadınların mücadelelerinden birinin de bu yönde olması gerektiğini vurguladı.

"İstanbul Anlaşması"nın, kadına şiddetle mücadelede Avrupa Konseyi'nin en önemli anlaşması olduğunu dile getiren Şahin, şunları kaydetti:

"O zamanki Dışişleri Bakanımız beni arayarak, bunun uluslararası bir anlaşma olduğunu ve buna engel koymaya çalışan bazı bürokratların bulunduğunu söyledi. Ben ilgili bütün bakanları aradım, buna fırsat vermeyeceğimizi ve bunu parlamentosundan geçiren ilk ülke olacağımızı söyledim. Bunu başardık. Buna rağmen Özgecanlar canını niye kaybediyor? Yasayı hazmetmemiz, içselleştirmemiz lazım. Büyük bir zihinsel devrim yaşandı. Babalar, 'Bu benim kızım olabilirdi' dedi. Bu güç ve duyguyla bunu yönetmemiz lazım. Kendi evimizde, ailemizde, çocuklarımızda başlayan bir süreç bu."

"Kadın haklarına sahip çıkılması için yapılan aktiviteleri destekliyorum"

Doğan TV Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ ise mevcut tabloyu değiştirmenin, toplumların zihinlerini değiştirmesiyle mümkün olabileceğini söyledi.

Yeterli eğitim almamış kadınların iş hayatına katılmalarının erkeklere göre daha zor olduğunu vurgulayan Yalçındağ, cinsiyet eşitliğini sağlamak ve aradaki farkı kapatmak için kız çocuklarının eğitimde fırsat eşitliği yakalamasının hayati önem taşıdığını dile getirdi.

Kadınların iş hayatına katılım seviyesinin ülkenin genel gelişimini etkileyecek temel faktörlerden olduğunu belirten Yalçındağ, iş hayatında kadın ve erkek yöneticilere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yalçındağ, kadınların ekonomik hayata katılımının sadece ülkelerin kalkınması için değil şirketlerin başarısı için de önemli olduğunu belirterek, TÜSİAD da başkan iken toplantılarda ön tarafta oturan tek kadının kendisi olduğu zamanları anlattı.

Kadın haklarına sahip çıkılması için sokağa çıkan aktivistleri, yapılan aktiviteleri desteklediğini belirten Yalçındağ, "Haklarımıza sahip çıkmalıyız. Bu da demokrasinin vazgeçilmez bir unsuru değil mi?" dedi.

"İşe alımlarda erkek ve kadın adaylar eşit seviyedeyse, kadını tercih ediyoruz"

Gazeteci Cüneyt Özdemir moderatörlüğünde düzenlenen "Fark Yaratan Kadınlar" söyleşisinde konuşan Coca-Cola Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bölümü Başkanı Galya Frayman Molinas, kültürün bu konuda önemli olduğunu vurguladı.

Uluslararası şirket olarak işe alımlarda izledikleri yolu anlatan Molinas, eğer erkek ve kadın adaylar eşit seviyedeyse kadını tercih ettiklerini söyledi.

Sanatçı Candan Erçetin ise önce turizmde ardından çeşitli organizasyonlar yapan yerlerde çalıştığını belirterek, "1994 krizinde şarkıcı olmak zorunda kaldım. Çalıştığım şirket battı, ben de gelen teklifi 6 ay için kabul ettim. '6 ay sonra mesleğime dönerim' dedim, daha dönemedim. Ayrıca hala şu anda Galatasaray Üniversitesi'nde  hukuk öğrencilerine diksiyon dersi veriyorum. Onlar beni bırakmadıkça ben de onları bırakmam" ifadelerini kullandı.

Varkey Gems Vakfı Küresel Öğretmen Ödülü Komitesi'nce "Dünyanın En İyi 50 Öğretmeni" arasına seçilen Samsun Kumköy İlköğretim Okulu Öğretmeni Dilek Livaneli'nin de katıldığı etkinlikte Candan Erçetin şarkılarını seslendirdi.