Türkiye'ye Yatırım Yapmaya Devam Edeceğiz"
96 Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE /* Style Definitions */ table.MsoNormalTable {mso-style-name: "Normal Tablo"; mso-tstyle-rowband-size: 0; mso-tstyle-colband-size: 0; mso-style-noshow: yes; mso-style-priority: 99; mso-style-parent: ""; mso-padding-alt: 0cm 5.4pt 0cm 5.4pt; mso-para-margin: 0cm; mso-para-margin-bottom: .0001pt; mso-pagination: widow-orphan; font-size: 12.0pt; font-family: Calibri; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-hansi-font-family: Calibri; mso-hansi-theme-font: minor-latin; mso-fareast-language: EN-US;}HASAN ARSLAN - Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ Üst Yöneticisi (CEO) ve ALJ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Haydar Bozkurt, Türkiye'nin kendileri için çok önemli ve yatırım yapılabilir bir ülke olduğunu belirterek, "Türkiye'de yatırımlarımızı büyüterek devam ettireceğiz.
96
Normal
0
21
false
false
false
TR
X-NONE
X-NONE
/* Style Definitions */
table.MsoNormalTable
{mso-style-name: "Normal Tablo";
mso-tstyle-rowband-size: 0;
mso-tstyle-colband-size: 0;
mso-style-noshow: yes;
mso-style-priority: 99;
mso-style-parent: "";
mso-padding-alt: 0cm 5.4pt 0cm 5.4pt;
mso-para-margin: 0cm;
mso-para-margin-bottom: .0001pt;
mso-pagination: widow-orphan;
font-size: 12.0pt;
font-family: Calibri;
mso-ascii-font-family: Calibri;
mso-ascii-theme-font: minor-latin;
mso-hansi-font-family: Calibri;
mso-hansi-theme-font: minor-latin;
mso-fareast-language: EN-US;}
HASAN ARSLAN - Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ Üst
Yöneticisi (CEO) ve ALJ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Haydar Bozkurt, Türkiye'nin kendileri için çok önemli ve yatırım yapılabilir bir ülke olduğunu belirterek, "Türkiye'de yatırımlarımızı büyüterek devam ettireceğiz." dedi.
Bozkurt, Paris Otomobil Fuarı'nda AA muhabirine yaptığı
açıklamada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15
Temmuz'daki darbe girişiminden sonra hem Türkiye hem de diğer ülkeler ve global pazarlarda böylesi büyük bir olaya rağmen
ülkenin bu kadar hızlı toparlanabileceğini kimsenin beklemediğini ifade etti.
Türkiye'nin bu süreci mevcut şartlar içerisinde olabildiğince
iyi yönettiğini dile getiren Bozkurt, temmuzda otomotiv pazarında yüzde 30 düşüş
olsa da sonraki aylarda otomotiv pazarının hızlı bir şekilde toparlandığını ve
bunun herkes tarafından pozitif bir "hayretle" izlendiğini kaydetti.
Kendilerinin de FETÖ darbe girişiminden hemen sonra yıllık hedeflerini
değiştirmediklerini belirten Bozkurt, "Nitekim biz marka olarak ağustos ayında pazar
payımızı artırdık, pozisyonumuzu 4'üncülüğe taşıdık. Ağustos ayını oldukça
başarılı bir satış adedi ve pazar payı ile kapattık." şeklinde konuştu.
"Gerçekten 'çok şükür' demek lazım diye düşünüyorum"
Ali Haydar Bozkurt, otomotiv pazarının eylül ayında bayram tatili ve okulların açılması nedeniyle
biraz zayıf geçebileceğini, ekim ile birlikte yılın son çeyreğinin ise
normal seyrinde gideceğini daha önce de söylediklerini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Tabii
ki Fed faiz artırırsa, Moody's not kırarsa ne olacağını da değerlendiriyorduk. 'Fed mutlaka faiz
artırırsa döviz kuru yükseleceği için fiyatlar biraz artar ama çok olumsuz etkisi olmaz' demiştik. Geldiğimiz noktada Moody's'i yaşadık. Ama borsa ve döviz kuru açısından piyasalarda çok limitli bir etki gördük. Önümüzdeki
haftalarda tabii ki takibe devam edeceğiz ama çok dramatik bir etki olmadığını
gördük."
Bozkurt, kasım ayında ABD'de yapılacak seçimlerden bağımsız
olarak Fed'in geçen yıl yaptığı gibi 2016'da da aralıkta faizi 0,25
artırabileceği yönündeki beklentisini hala koruduğunu bildirdi.
Başından beri kötü bir senaryo çizmemeye çalıştığını ifade eden Bozkurt, "Bugün de aynısını tekrar ediyorum. Her şeye rağmen otomotiv
sektörü açısından içinde bulunduğumuz seyir 'çok şükür' diyeceğimiz bir seyir. Bu
yılın başında 2016 için 2015'in yüzde 5-10 altında bir pazar olacağı beklentisi vardı.
Darbe girişimine ve tüm yaşananlara rağmen bugün geldiğimiz noktada 'yüzde 5-10
altında olabilir, hatta son çeyrek iyi giderse belki geçen yılı yakalayabiliriz
bile' diyoruz. Bu anlamda gerçekten 'çok şükür' demek
lazım diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.
"Nazar değmesin, iyi gidiyoruz"
Aynı zamanda ALJ Holding Yönetim Kurulu Başkanı da olan Ali Haydar Bozkurt, ülkede yaşananlar karşısında holdingin Türkiye bakışında
hiçbir değişiklik olmadığını vurguladı.
ALJ Grubu'nun 1998 yılından beri Türkiye'de yatırım yapan ve
buna devam eden bir grup olduğunu hatırlatan Bozkurt, "ALJ, Türkiye'deki yatırımını her zaman
büyütmek isteyen bir grup. Türkiye'de bu süreçte birçok ekonomik ve siyasi olay
oldu. Tüm bu süreçte ALJ Grubu'nun Türkiye ile ilgili bakış açısı ve
beklentisinde hiçbir zaman olumsuz bir değişiklik olmadı. Türkiye bizim için çok önemli ve yatırım
yapılabilir bir ülke. Türkiye'de yatırımlarımızı büyüterek devam ettireceğimizi
bir kere daha söylemek isterim." diye konuştu.
Bozkurt, Moody's'in Türkiye kararına ilişkin soru üzerine,
kredi derecelendirme kuruluşlarının notlarının hangi bazda, nerede ve nasıl
değerlendirileceğini ayrıştırmak gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
"Biz kendimizi artık bir Türkiye firması gibi görüyoruz. Türkiye'nin
içinde olan bizim gibi firmalar ülkenin dinamiklerini bildikleri için burayı tanımayan grupların yaptığı gibi bu tür gelişmeler
üzerine bir panik yaratıp 'kararımızı askıya alalım, bir daha bakalım' şeklinde bir yaklaşıma düşmüyoruz. Çünkü biz ülkenin dinamiklerini biliyoruz. Türkiye bunları da
atlatacak büyüklükte ve güçte bir ülkedir. Zaten mevcut seyre baktığınız zaman
yaşanan olaylara rağmen gerçekten, nazar değmesin, iyi gidiyoruz. Önümüzdeki
dönemde de alınan kararlarla ekonomideki seyrin her gün daha da iyi bir yere gelebileceğini
düşünüyoruz."
"Bu coğrafyada otomotiv sektörünün bayraktarlığını yapmaya soyunmamız lazım"
Türkiye'nin iç dinamiklerini çalıştırması, daha fazla yerli
ve yabancı yatırımcının reel yatırımlara yönlendirileceği yatırım ortamlarını
artırması gerektiğini vurgulayan Bozkurt, Türkiye'nin dünyada ya da bulunduğu coğrafyada en az bir
sektörün bayraktarlığını yapması gerektiğini, otomotiv sektörünün de bu işe çok uygun
olduğunu söyledi.
Türkiye'nin otomotiv üssü olmaya doğru gittiğini, Avrupa'nın en
büyük 5'inci üreticisi konumunda bulunduğunu belirten Bozkurt, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biraz daha bu işe sarılsak çıkıp 'ey dünya
ülkeleri, dünya markaları, biz Türkiye olarak Rusya, Avrupa, Afrika, Körfez
ülkeleri, Türk Cumhuriyetlerin göbeğinde, bu ülkelere kara ve deniz
bağlantıları olan bir ülkeyiz. Mühendislik altyapımız, yan sanayi altyapımız
çok uygun. Biz otomotivin bayraktarlığını yapacak bir ülke konumundayız.
Bununla ilgili otomotiv yatırımcılarına, otomotiv yan sanayi yatırımcılarına ortamlar
hazırlayacağız' diye ilan etsek, inanın bütün dünyanın, en azından bütün sektör
markalarının gözü Türkiye'nin üzerinde toplanacaktır. O zaman burada mevcut
yatırımı olan markalar ilave yatırımlar yapacaktır. Henüz yatırım yapmayan
markalar da Türkiye'yi bir kez daha masaya yatıracaktır. Çünkü Türkiye bunu yapabilecek
güçte bir ülke. Bizim bu coğrafyada otomotiv sektörünün bayraktarlığını yapmaya
soyunmamız lazım."
"Toyota C-HR yılda 15 bin satar"
Toyota C-HR'nin Türkiye'de üretilecek olmasından gurur duyduklarının ifade eden Bozkurt, "Bu modelin hibrit versiyonu
da olacak. Türkiye'de ilk hibrit otomobili Toyota'nın üretecek olması bizi ayrıca gururlandırıyor. Artık ülkemizde yeni teknolojilerin de üretiliyor olması bir
devrim. C-HR buradan birçok ülkeye ihraç edilecek. Bir güzel tarafı da global pazarlarda
satışı ocak ayında başlayacak ama biz Türkiye'de yaklaşık 1,5 ay erken
başlayacağız. Yani Türk otomobil kullanıcısı C-HR'nin Türkiye'de üretilmesinin
avantajını yaşayacak." diye konuştu.
Toyota C-HR'nin Türkiye satışının 14 Kasım'da başlayacağını duyuran Bozkurt, şu ana kadar ciddi alıcı olarak kendilerine başvuran
müşteri sayısının 2 bine yaklaştığını kaydetti. Bozkurt, C-HR'nin mevcut şartlarda Türkiye'de rahatlıkla yılda
15 bin satışa ulaşma potansiyeli olduğuna inandıklarını ifade ederek, otomobilin
hem 1,2 turbo motor hem de 1,8 hibrit versiyonunu sunacaklarını bildirdi.
"Otomobil alacaklar geç kalmasın"
Ali Haydar Bozkurt, döviz kurlarındaki yukarı yönlü eğilimin
araç fiyatlarına yansımasına ilişkin soru üzerine, şu görüşleri dile getirdi:
"Kurlardaki radikal ve kalıcı oynamalar fiyatlara genelde 1 ila 3 ay sonra yansıyor. Şu an geldiğimiz noktadaki kur yüksekliğinin
sadece belli bir kısmı yansıtılmıştı fiyatlara. Çünkü kur geri gelir diye bir
ümidimiz vardı. Tabii Moody's'in açıklamasından sonra kur geri gelmeyecek
görünüyor. Bu nedenle eğer kur buralarda kalırsa bir miktar fiyat ayarlaması
gerekebilir. Avronun 3,30'un üzerinde
olduğu kurlarda üreticiler durumu sineye çekiyor ama uzun soluklu giderse bir
fiyat ayarlaması kaçınılmaz. Bana göre 3,30 civarındaki avro, bugünkü mevcut
fiyatları tam değilse de üç aşağı beş yukarı karşılıyor. Ama 3,30'un yukarısına
gittikçe otomobil firmalarının, üreticilerin işi zorlaşmaya başlıyor. Bu da
fiyat artışı demek oluyor."
Bozkurt, Merkez Bankasının faiz
indirimlerinin tüketici ya da otomobil kredisine hemen yansımadığını, bu
indirimlerin gelecek yılın ortalarından itibaren belki çok küçük bir etkide
bulunacağını, ancak onun da "psikolojik etki" olacağını söyledi.
Tüketici kredilerinde vade artışına yönelik düzenlemenin
otomobil tarafında bir etkisi olduğunun söylenemeyeceğini ifade eden Bozkurt, "Ama
şunu ekleyebilirim. Bu yıl otomobil kredisi kullananların oranı arttı. Yüzde 44'ten
yüzde 50'ye çıktı. Aslında eskiden yüzde 72'lerdeydi. Kredi seçeneklerini
değerlendirme yaklaşımıyla kredi kullanarak otomobil alanların yeniden artması
gerektiğini düşünüyorum." dedi.
Bozkurt, Toyota'nın geçen yılı yaklaşık 51 bin satışla kapattığını,
bu yılki hedeflerinin ise 55 bin araç satışı olduğunu belirterek, "Ekim
ayından itibaren insanların otomobil alma yöneliminin artacağını göreceğiz. Ekim,
kasım, aralık en yüksek satış olan dönemdir. Çok cazip kampanyalar var piyasada.
Bence hazır kurla ilgili herhangi bir risk de yokken önümüzdeki 3 ay içerisinde
otomobil almayı düşünenler çok da geç kalmamalı." ifadelerini kullandı.