Türkiye ve Çin Arasındaki Kültürel Bağlar Müzelerde Sergileniyor

Türkiye ve Çin Arasındaki Kültürel Bağlar Müzelerde Sergileniyor
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Uluslararası Müze Günü vesilesiyle Türkiye'deki müzelerde sergilenen eserler, Türkiye ile Çin arasındaki tarihi ve kültürel etkileşimleri gözler önüne seriyor. Erzurum, İstanbul ve Bursa'daki müzeler, İpek Yolu üzerindeki zengin kültürel mirası sergiliyor.

İSTANBUL, 20 Mayıs (Xinhua) -- Türkiye'deki müzelerde sergilenen yüzyıllar öncesinden kalma porselen, taş ve ipek eserler Türkiye ile Çin arasındaki tarihi ve kültürel ilişkileri ortaya koyuyor.

Pazar günü kutlanan Uluslararası Müze Günü vesilesiyle Erzurum, İstanbul ve Bursa'daki müzelerde sergilenen eserler, tarihi İpek Yolu aracılığıyla gerçekleşen canlı etkileşimi ve Türk ve Çin medeniyetlerinin birbirini nasıl etkilediğini gözler önüne serdi.

Erzurum Müzesi bünyesinde bulundurduğu Paleolitik dönemden Türkiye Cumhuriyeti'nin erken yıllarına kadar tarihlenen 24.000 eserlik koleksiyonla İpek Yolu aracılığıyla özellikle Çin ve diğer Asya medeniyetleriyle olan ticaret, göç ve kültürel etkileşimin tarihini ortaya koyuyor.

Erzurum Müzesi Müdürü Hüsnü Genç, Xinhua'ya yaptığı açıklamada müzedeki koleksiyonun, yüzyıllar süren etkileşimle bu kültürlerin nasıl içe içe geçtiğini gözler önüne serdiğini belirtti.

Müzede sergilenen eserlerden birinin Erzurum'da keşfedilen, yaklaşık 2.500 yıl öncesine tarihlenen Taş Baba heykeli olduğunu kaydeden Genç, "Bu nadir insan biçimindeki mezar taşı, Anadolu ile Avrasya bozkırları, özellikle Çin, Moğolistan ve Kazakistan gibi bölgeler arasındaki köklü kültürel bağları simgeliyor" dedi.

Erzurum Teknik Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Murat Küçükuğurlu ise Erzurum'un zengin kültürel mirasına dikkat çekerek, kentin tarihi İpek Yolu üzerinde önemli bir ticari ve kültürel merkez olduğunu vurguladı.

Küçükuğurlu, Xinhua'ya verdiği demeçte, "Müze koleksiyonu, Erzurum'un İpek Yolu üzerindeki merkezi rolü ve ticaret ile kültürün kesişim noktası haline gelişini açıkça ortaya koyuyor" dedi.

İstanbul'da ise dünyanın en zengin Çin porselen koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapan Topkapı Sarayı Müzesi, bu yılın ilerleyen aylarında özellikle Çin'e odaklanan yeni bir Porselen Müzesi açmaya hazırlanıyor.

Milli Saraylar Müdürlüğü Topkapı Sarayı Daire Başkanı İlhan Kocaman, "Envanterimizde bulunan 22.000 porselen parçasının 12.000'ini Çin yapımı. Bu koleksiyon, tüm dünyadaki en değerli koleksiyonlardan biri olarak kabul ediliyor" dedi.

Osmanlı sultanlarının zengin mirasını koruma altına alan müze, 13. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar ticaret ve diplomatik etkileşim yoluyla elde edilen eserleri sergileyecek. Müzede öne çıkan eserler arasında bulunan Çin'in Yuan ve Ming hanedanlıkları dönemlerine ait seladon ve mavi-beyaz porselenler, Çin ile Osmanlı İmparatorluğu arasındaki uzun tarihi bağlara dikkat çekiyor.

Bursa'da bulunan Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi'ndeki ipek müzesi de Türkiye'nin İpek Yolu ve Çin'le olan tarihi bağlarına tanıklık ediyor.

Geleneksel el tezgahlarından dokuma ekipmanlarına, ipek liflerden tarihi fotoğraf ve belgelere uzanan müze koleksiyonu, Çin-Bursa arasındaki kültürel etkileşimi ortaya koyan ticari mallar ve tekstil ürünlerini de barındırıyor.

Bursa Büyükşehir Belediyesi Hayat Boyu Öğrenme Şube Müdürü Ayça Tayar, "Müze, bölgenin tekstil mirasını şekillendiren Çin-Bursa kültürel etkileşimine ışık tutuyor" dedi.

Kaynak: Xinhua / Güncel
title