Türkiye Sanat Kurumu Toplantısı
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Gül: "TÜSAK, proje sahiplerine destek vermekle görevli. Türkiye'deki bütün sanat faaliyetlerinin buradan yürütüleceği algısı doğru değil" "Bu kurum tamamen bağımsız. Hiçbir kurum, kuruluş ve kişinin talimat veremeyeceği ve yerindelik denetimine tabi tutulamayacağı tasarıda belirtildi" Tiyatro yazarı Erduran: "Devlet Tiyatrosu ile Opera ve Balesi yanında cılız kalan özel tiyatroların geliştirilmesi için atılım ve açılım gerek" Oyuncu Birecik: "İhtiyatlı bir iyimserlik içindeyim. Sistemin tıkandığı kesin.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Gül, "TÜSAK, proje sahiplerine destek vermekle görevli. Türkiye'deki bütün sanat faaliyetlerinin buradan yürütüleceği algısı doğru değil" dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, "Türkiye Sanat Kurumu (TÜSAK) Yasa Tasarısı Taslağına ilişkin toplantı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Gül başkanlığında Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatında (TÜRKSOY) gerçekleştirildi.
Toplantıya, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Rengim Gökmen ve 50'nin üzerinde sanat kurumu ve sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı.
Bazı sanatçıların ve sivil toplum kuruluşlarının protesto ettiği toplantı yaklaşık 11 saat sürdü.
Toplantının ardından AA değerlendirmelerde bulunan Nihat Gül, toplantının iyi geçtiğini ve sanat temsilcilerine TÜSAK'ı ilk kez anlatma fırsatı bulduklarını belirterek bundan sonra da gerek elektronik ortamda, gerek yeniden düzenlenecek toplantılarda görüş alışverişinde bulunacaklarını söyledi.
Bazı sanat temsilcilerinin toplantıyı protesto edip ayrıldıklarını kalan temsilcilerle devam edildiğini belirten Gül, TÜSAK Yasa Tasarısı taslağının iki temel üzerine kurulduğunu, bunlardan birincisinin Türkiye Sanat Kurumu kurulması ve sanatın desteklenmesi, ikincisinin ise kurum içinde bu amacı gerçekleştirilecek bir mekanizmaya duyulan ihtiyaç dolayısıyla Türkiye Sanat Kurulu oluşturulması olduğunu ifade etti.
Gül, tartışılan konuların aksine, "TÜSAK, proje sahiplerine destek vermekle görevli. Türkiye'deki bütün sanat faaliyetlerinin buradan yürütüleceği algısı doğru değil" dedi.
Gül, Devlet Tiyatroları, Opera ve Balesi ile Güzel Sanatlar genel müdürlüklerinin kapatılacağı yönündeki haberlere ilişkin ise "Hayır, kapatılmıyor. Kapatılacağı algısı yanlış, bu kurumlar yeniden yapılandırılıyor" diyerek, tasarının internetten ulaşılabileceğini kaydetti.
-"TÜSAK tamamen bağımsız"-
TÜİK verilerine göre, sanatla ilgili meslek icra edenlerin işsizlik oranının ortalama yüzde 20 olduğuna dikkati çeken Gül, bunun sebebinin işverenin büyük oranda devlet olmasından kaynaklandığını dile getirdi.
Gül, gelişmiş ülkelerde devlet dışındaki sanat kurumlarının da en az devlet kadar gelişmiş olduğunu söyleyerek çeşitli ülkelerde on yıllardır bu tür destekleme çalışmalarının yürütüldüğünü bildirdi.
Devlet Tiyatrosunun bütçesinin 180 milyon lira, özel tiyatroların ise 4 milyon lira olduğunu anımsatan Gül, şöyle devam etti:
"Devletin sanatı desteklemesi lazım çünkü sanat çok zahmetli, çok emek isteyen ama getirisi az görünen bir alan. Destekleme sanatların icra edilmesine katkı sağlayacak. Sistemin sağlıklı işleyebilmesi için devlet kurumları da yapılandırılmalı. Biz de toplantıda bunun nasıl yapılacağını anlattık."
Gül, TÜSAK ile sanatın özgürlüğünü yitireceği yönündeki eleştirilerin ise haksız olduğunu vurgulayarak "Bu kurum tamamen bağımsız. Hiçbir kurum, kuruluş ve kişinin talimat veremeyeceği ve yerindelik denetimine tabi tutulamayacağı tasarıda belirtildi" diye konuştu.
-"Özel tiyatroların geliştirilmesi için atılım ve açılım gerek"-
Toplantıya Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim Kültür Örgütünü (UNESCO) temsilen katılan tiyatro yazarı Refik Erduran da yararlı, olumlu bir toplantı gerçekleştirildiğini söyledi.
Toplantıda TÜSAK'ı savunan ve karşı çıkan tarafların da yer aldığını ve ortak akıl yolunda birleşildiğini anlatan Erduran, toplantının erken saatlerinde yapılan protestoyu doğru bulmadığını ifade etti.
Erduran, Devlet Tiyatrosu ile Opera ve Balesinin Türkiye için çok iyi birikimler olduğunu dile getirerek bu kurumlar yanında cılız kalan özel tiyatroların geliştirilmesi için atılım ve açılım gerektiği görüşünü bildirdi.
-Sistemin tıkandığı kesin"-
Oyuncu Nejat Birecik ise toplantıya ilişkin "İhtiyatlı bir iyimserlik içindeyim" dedi.
Gençliğin önünü açmak için iyi bir şeyler yapılması gerektiğini kaydeden Birecik, "Sistemin tıkandığı kesin. Tecrübeli insanlarla bir araya gelerek işleri yoluna koymaya çalışıyoruz. Bağırıp çağırmak çözüm değil. Bu süreçte samimi ve dürüst olmak lazım" değerlendirmesinde bulundu.
Toplantıda yer alan kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütleri ise şöyle:
Ankara Çoksesli Müzik Derneği, Bağlantılı Hak Sahibi Fonogram Yapımcıları Meslek Birliği, Müzik Yorumcuları Meslek Birliği, İstanbul Klasik Sanatlar Merkezi, Tiyatro Yapımcıları Derneği, Bağımsız Kültür Sendikası, Tiyatro Oyuncuları Derneği, Türkiye Filarmoni Derneği, Opera Solistleri Derneği, UNESCO, Oyuncular Sendikası, Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuvarı, Gazi Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı, Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği, Yayımcı Meslek Birlikleri Federasyonu, Türk Musikisi Vakfı, Cermodern, Eğitim Kültür ve Araştırma Vakfı, Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltraşlar Derneği, Sevda Cenap And Vakfı, Devlet Tiyatrosu Sanatcıları Derneği, Milletlerarası Kukla ve Gölge Oyunu Birliği, Besteciler Orkestra Şefleri ve Müzikologlar Birliği Derneği, Klasik Türk Sanatları Vakfı, Türkiye Güzel Sanat Eserleri Meslek Birliği, İstabul Kültür Sanat Vakfı, Yunus Emre Enstitüsü, Türk Tanıtma Vakfı, Devlet Tiyatroları Opera ve Bale Çalışanları Vakfı, Marmara, Hacettepe ve Dokuz Eylül üniversiteleri. - Ankara