Türkiye Okul Sporları Federasyonu, Isf Onur Ödülüne Layık Görüldü
Türkiye Okul Sporları Federasyonu, Uluslararası Okulsporları Federasyonu (ISF) tarafından 2012 yılının onur ödülüne layık görüldü.
"hedefimiz GENÇLERİMİZE DOPİNGSİZ, ŞİKESİZ VE LEKESİZ SPOR YAPTIRMAKTIR"
Türkiye Okul Sporları Federasyonu, Uluslararası Okulsporları Federasyonu (ISF) tarafından 2012 yılının onur ödülüne layık görüldü.
Türkiye Okul Sporları Federasyonu Başkanı Ayhan Pala, federasyonun altın yılını yaşadığını belirterek, Uluslararası Okul Sporları faaliyetlerinde 5 ayrı branşta 14 takımla katıldığımız şampiyonalardan 6 dünya şampiyonluğu, 4 dünya ikinciliği ve 3 dünya üçüncülüğü elde ederek, öncesi olmayan ve kırılması güç bir dünya rekorunun da sahibi olundu dedi.
TÜRKİYE OKUL SPORLARI FEDERASYONU, (ISF) ONUR ÖDÜLÜNE LAYIK GÖRÜLDÜ
Başkan Pala, ISF'nin iki yılda bir verdiği onur ödülünü değerlendirerek, Bu ödül çok anlamlıdır. Bu ödül, uluslararası başarılı olan, lider olan, öncü rolünü üstlenen ülkelere verilir. Özellikle bizim 2010 yılından beri 2013 yılına kadar geçen süreçte ISF içerisindeki etkin rolümüzün karşılığında iki yılda bir verilen ve ülkemizin 41 yıldır üye bulunduğu ISF'de hiç almadığı bir ödül olan ISF Onur Ödülü'nü almaya hak kazandık. Bu ödülün özellikle Sayın Gençlik ve Spor Bakanımız Suat Kılıç'ın programı dahilinde uluslararası federasyon başkanımız Andrea Delphin tarafından kendisine takdim edilecektir diye konuştu.
BAŞKAN AYHAN PALA HEP İSABET EDENE HİÇ TESADÜF DENİR Mİ
Sportif anlamda elde edilen bu başarılar uluslar arası okul sporlarında büyük bir yankı bulduğunu belirten Ayhan Pala, açıklamalarına şu şekilde devam etti "Uluslararası okul sporlarında bu yıl, Türkiye yılı olarak ilan edildi. Bazı ülkeler 'nasıl başarılı oldunuz' diyerek çalışmalarımızı değerlendirmek üzere federasyonumuzla iletişime geçmiş durumdalar. Tabii güzel bir sözümüz de vardır bu arada. 'Hep isabet edene hiç tesadüf denir mi" sözünden hareketle bu başarımız asla tesadüfi değildir.
OKUL SPORLARI OLİMPİYATLARI BREZİLYA'DA
Okul Sporları Olimpiyatları'nın 3 yılda bir yapıldığını belirten Pala, 115 kişilik bir ekiple orada olacaklarını belirterek, Yaklaşık 60 ülkenin olimpiyat yıldızlarının yarıştığı, 5 bin sporcunun bir araya geldiği olimpiyatlar, üniversite oyunları ve jimnastik olarak geçiyor. Bunlar bizim açımızdan önemli olduğu kadar bütün dünya ülkeleri açısından da oldukça önemli. Üç branşta bu olay gerçekleşmektedir. Yüzme, atletizm ve jimnastik olmak üzere biz de bu noktada çalışmalarımızı başlatmış bulunmaktayız. 27 Kasım-5 Aralık tarihlerindeki bu organizasyona bu anlamda sporcu taramaları, sporcuların buradaki performans testleri ölçümlerinin ardından federasyon milli takımımızı oluşturacağız. Yaklaşık 115 kişilik bir sporcu gurubunun bir araya gelmesini sağlayacağız ve buradaki sporcularımız inanıyorum ki 2020'de yarışacak olan sporcularımız olacaktır diye konuştu.
DÜNYA BİRİNCİLİĞİ İÇİN FRANSA VE ÇİN İLE YARIŞIYORUZ
Başkan Ayhan Pala, "2010 yılından beri sürdürdüğümüz sistemli, planlı ve programlı çalışmalarımızda dünya okul sporlarında lider duruma gelmiş bulunmaktayız. Bununla gurur duyuyoruz. Özellikle Fransa ve Çin ile rekabet halindeyiz. Tabii okul sporlarına bir bütün olarak bakmak lazım. Sadece yarışmalara katılmak değil, kendi ülkenize organizasyon yapacaksınız, organizasyonlara talip olacaksınız, gittiğiniz organizasyonlarda başarılı olacaksınız ve rol model olarak da rol ülke olarak seçileceksiniz. Dolayısıyla şu anda şunu samimiyetimle söyleyebilirim; 86 ülkenin bulunduğu uluslararası bir örgütte Fransa, Çin ve Türkiye birincilik için yarışmaktadır. Şimdi şunu bir eğitimci olarak altını çizerek söylemek istiyorum; Türkiye'de sporun kalkınmasının adresi okullardır. Çünkü 6 milyonluk bir Sırbistan'da okul öğrenci nüfusuna baktığınız zaman belki 500 bin kişi kadar yoktur, ama kendi ülkelerinde okul sporları olimpiyatları yapıyorlar. O zaman 6 milyonluk bir Sırbistan'ın 3 katı nüfusu biz öğrenciyi bünyesinde barındırıyorsak, dolayısıyla biz okul sporları olimpiyatlarında, özellikle son zamanlarda ülkemize kazandırılan tesislerde çok rahat yapma gücüne sahip oluruz. Demek ki bu 17 milyon çocuğumuzun sayısal veriler anlamında değil, direkt sporun içinde rol alması gerekiyor. Yani 10 tane sporcudan bir atletizm sporcusu yetiştirmek yerine 10 bin taneden bin taneyi ortaya koyduğumuz zaman olimpiyatlarda çok yönlü katılımcı bir yapı içerisinde bu işi başarabiliriz diye düşünüyoruz. O nedenle ülkemizde okulların çok önemsenmesi gerekiyor. Okullarımızın sporda rol alması gerekiyor, öne çıkması gerekiyor. Bu işlerdeki en etkin olan meslek grubu da beden eğitimi öğretmenleridir. Şu anda 25 bin tane beden eğitimi öğretmenimiz eğitim öğretim hayatında okullarda çalışmaktadırlar. Bu kişilerin de sistem içerisinde rol alması sağlanmalı, onların motivasyonları yükseltilmeli, onların her bir yeteneği ortaya çıkartması noktasında çalışmalara teşvik edilmelidir. Dolayısıyla bence suyun kaynağından başlamak lazım ki, suyun kaynağını biz iyi temizlersek, o yolu iyi açarsak gelecek olan su hem temiz olacaktır hem de aynı şekilde daha gür ve şiddetli akacaktır. Bu da ülkemizin sporunun adı olacaktır şeklinde konuştu.
HEDEFİMİZ GENÇLERİMİZE, DOPİNGSİZ, ŞİKESİZ VE LEKESİZ SPOR YAPTIRMAKTIR
Dopingin Türkiye'nin prestijine çok büyük darbe vuran bir olay olduğunu belirten Pala, Doping olaylarını kabul etmek ve bunu çok yönlü sorgulamak gerekiyor. Neden dopinge ihtiyaç duymak zorunda kalıyor çocuklarımız Okullarda etik değerler ve dopingle ilgili bir dersin okutulması gerekiyor. Bu bir ahlaki noktadır, bu bir değerdir, bu değerlerin çocuklara küçük yaştan kazandırılması gerekiyor. Bunu kazandırdığımız zaman da gelecekte bu kadar sıkıntıları yaşamayacağımızı düşünüyorum. Çünkü son zamanlarda ödülü de burada göze almamız gerekiyor. Bizim çocuklarımızın ödül yönetmeliğinde mesela okul sporlarının çocuklarının yeri yoktur, ama bu taraftan baktığımızda farklı ve büyük ödüller vardır. Ödül ister istemez de bu anlamda teşvik edici noktadan çok amaca biran önce ulaşmanın beraberinde getirdiği psikolojik bir yapıyı da oraya koyuyor. Bu anlamda bana göre de okul sporlarında da genel müdürlüğümüz bünyesinde de ödül yönetmeliğinde okul sporları da yerini almalı. Bunlarda da etken olduğunu düşünüyorum bu anlamda ifadesini kullandı.
Pala, sözlerini şöyle tamamladı
Hedefimiz lekesiz, dopingsiz ve şikesiz spor yapma kültürünü küçük yaşlardan beri benimsemiş, geleceğe olumlu ve mutlu bakan, sosyal yönden gelişmiş, uluslararası boyutta ülkesini temsil ederken milli ve manevi değerlere bağlı ve bu noktada çaba, gayret gösteren bireyler yetiştirmek. Gençlik ve Spor Bakanlığımız gerek Milli Eğitim Bakanlığımızın her konuda emrindeyiz. Kaldı ki biz onlarla beraber işi yürütüp Türk çocuklarına mutlu olması, geleceğe hazırlanması noktasında görevimizi fazlasıyla gerçekleştirmek arzusundayız. Destek bekliyoruz, katkı bekliyoruz. Federasyonumuz, uluslararasında elde ettiği kazanımları deneyimleri ve başarıları bugün ülkesinde de kullanmak istiyor, bunları da başarmak istiyor. Yani açıkçası ulusal yarışmalarda da artık federasyonun rolünün ortaya çıkması gerekiyor. Çünkü bütün dünyada da bu böyledir o nedenle de inanıyorum. Gelecek, çocuklarımızın olacak, yarınlar çocuklarımızın olacak, Çocuklarımızın yarınları olduğu gibi de gelecek ülkemizin olacak diye düşünüyorum.