Türkiye'nin Kabil Misyon Şefi Ünal: "Türkiye, Afganistan'ın yanında olmaya devam edecek"
Türkiye'nin Kabil Büyükelçiliği Misyon Şefi ve Maslahatgüzarı Cenk Ünal, Türkiye'nin ikinci yüzyılında da Afgan halkının yanında olmaya devam edeceğini kaydetti.
Türkiye'nin Kabil Büyükelçiliği Misyon Şefi ve Maslahatgüzarı Cenk Ünal, Türkiye'nin ikinci yüzyılında da Afgan halkının yanında olmaya devam edeceğini kaydetti.
Türkiye, Afganistan'da son iki yılda ağırlaşan ekonomik koşulların getirdiği insani drama elini uzatan ilk ülkelerin başında geliyor.
Geride kalan iki yılda, Türkiye'den Afganistan'daki insani krizin hafifletilmesine katkı sunulması amacıyla gönderilen 7 "İyilik Treni" ile taşınan tonlarca insani yardım, Afgan halkına teslim edildi.
Ayrıca, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Türk Kızılay, Türkiye Diyanet Vakfı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Türkiye merkezli onlarca kurum, dernek ve kuruluş; Afganistan'a yönelik uzun yıllardır sürdürdüğü yardım faaliyetlerini devam ettiriyor.
Türkiye, Cumhuriyet'in 100. yıl dönümünü kutlarken, Türkiye'nin Kabil Büyükelçiliği Misyon Şefi ve Maslahatgüzarı Ünal, iki ülke ilişkilerini AA muhabirine değerlendirdi.
Ünal, Türk halkının Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında da Afgan halkının yanında olmaya devam edeceğini söyledi.
İki ülke arasında köklü ilişkiler vurgusu
İki ülke ilişkilerinin asırlara dayanan köklü ve derin tarihe sahip olduğunu belirten Ünal, geçen yüzyıldaki Afgan-Türk dostluğunu şu şekilde anlattı:
"İki ülke ilişkilerini çıkar temelinden uzaklaştıran, kültür ve din temelinde halkları birbirine bağlayan özel bir ilişki olduğunu düşünüyorum. Bu özel ilişki tabii bizim Cumhuriyet'imizin yüz senesinde de farklı şekillerde kendisini gösterdi. Afganistan, Türkiye'yi ilk tanıyan ülke olarak çok önemli bir yere sahip. Emanullah Han'ın Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile yakın ilişkileri, dostluk ilişkileri olduğunu biliyoruz. Türkiye'yi ziyaret ettiğini biliyoruz. Türkiye'yi örnek aldığını biliyoruz. Emanullah Han'ın Kabil'in en güzel, en önemli yerlerinden bir tanesinde büyükelçiliğimizin açılması için arazi hediye ettiğini biliyoruz. Bunların hepsi tabii Türkiye- Afganistan ilişkilerinin ne kadar köklü, derin ve samimi olduğunun göstergeleridir."
Afganistan'ın coğrafyası ve stratejik önemi nedeniyle ağır savaşlar yaşadığını ve halkının da derin acılar çektiğini kaydeden Ünal, "Bu süre boyunca, Türkiye imkanları ölçüsünde Afganistan'ın yanında olmaya devam etti. ve tabii bundan sonra da Afgan kardeşlerimizin, dostlarımızın yanında olacağız." dedi.
"İlişkilerimizi çok sıcak, çok samimi temelde yürüttük"
Taliban'ın 15 Ağustos 2021'de Afganistan yönetimine geldiğinde ülkede güvenlik ve uyuşturucu madde üretimi başta olmak üzere bir dizi konuda belirsizlik ve sorunların yaşanmakta olduğunu dile getiren Ünal, "Mevcut yönetimin bu konularda önemli adımlar attığını görüyoruz. Ülkenin kökleşmiş sorunlarına kalıcı çözümler bulunması Afgan halkının mutluluğu ve refahı açısından büyük önem taşıyor. Türkiye, Afgan yönetiminin talebi olması halinde bu sorunların çözümü ya da en azından koşulların iyileştirilmesi için destek vermeye hazırdır." ifadelerini kullandı.
Ünal, şu şekilde devam etti:
"Uluslararası toplumun Afganistan'da yaşanan bazı sorunlar konusunda olumlu gelişmeler yaşanması için beklentileri var. Aslında, tabii Afganistan'ın refahı açısından bu hususlara en kısa sürede müdahale edilmesi ve olumlu gelişmeler sağlanması çok önemli. Türkiye de, Afganistan'ın sorunlarını bilen, Afganistan'ın toplum yapısını, dokusunu bilen bir ülke olarak bu sorunların çözümünde yine ihtiyaç duyulduğunda yardıma hazır olacak. Biz ilk yüzyılda Afganistan ile ilişkilerimizi çok sıcak, çok samimi temelde yürüttük. Bu temel ikinci yüzyıldaki ilişkilerimizin daha da iyiye gitmesini sağlayacak en önemli unsurdur bizim için."
"Afganistan'ın artık sükunete ihtiyacı var"
Uluslararası ilişkiler teorisinde ülkeler arası ilişkilerin temel belirleyicilerinden bir tanesinin "çıkar" olduğunu aktaran Ünal, ancak Türkiye-Afganistan ilişkilerinde bundan bahsetmenin mümkün olmadığını, tam tersine iki ülke ilişkilerinin dostluk ve samimiyet üzerine kurulduğunu ve bunun da geliştiğini vurguladı.
Afganistan'da uzun yıllar yaşanan çatışmalı ortamın halkı fakirleştirdiğini ve ülke sorunlarını artırdığının altını çizen Ünal, sözlerine şöyle devam etti:
"Afganistan'ın artık sükunete ve istikrara ihtiyacı var. Afganistan'da bir iktidar değişikliği oldu. Gelen iktidarın Afgan halkının barışına, refahına, mutluluğuna hizmet edecek adımlar atması Türkiye olarak bizi de çok mutlu edecek. Türkiye, Afganistan'ın yanında olmaya devam edecek. Türkiye'de sıkıntı olduğu zaman da Afgan kardeşlerimizin bizim yanımızda olduğunu görüyoruz. Örneğin en son yaşanan deprem felaketinde Afgan kardeşlerimiz sınırlı imkanlarına rağmen para toplayarak gelip büyükelçiliğimize verdi. Bunları unutamıyoruz. Biz de en son yaşanan Herat depreminde bölgeye ilk giden ülke olduk. Ben de gidip yerinde görme imkanı buldum. AFAD'ımız, Kızılay'ımız, TİKA'mız daha ilk günden itibaren hiçbir karşılık beklemeden bölgede yardım faaliyetlerine başladı. Barınma ihtiyaçlarının karşılanmasından, ilk aşamada gıda teminine kadar ciddi adımlar atıldı. Arama-kurtarma ekipleri buraya geldi ve bölgede çok önemli faaliyetlerde bulundu. Bunların hepsi bizim ilişkilerimizin sıcaklığının göstergesi."
Afganistan ve Türkiye arasındaki ticari potansiyelin şu ankinden çok daha fazla olduğuna inandığını kaydeden Ünal, buradaki görevi boyunca bu konunun öncelikleri arasında olduğunu belirtti.