Türkiye'nin AB ve NATO Üzerine Vizyonu

Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Elif Çomoğlu Ülgen, Avrupa Birliği'nin savunma kabiliyetlerini güçlendirme çabalarının NATO'nun rolünü dışlamaması gerektiğini vurguladı. Ülgen, Türkiye'nin proaktif dış politikası ve uluslararası barışa katkısını açıkladı.
Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Elif Çomoğlu Ülgen, Avrupa Birliği'nin (AB) kendi savunma kabiliyetlerini güçlendirme çabalarını anladıklarını ama bunun, NATO'nun merkezi ve temel rolünü dışlayamayacağını ya da onun yerine geçemeyeceğini söyledi.
Büyükelçi Ülgen, NATO'nun merkezi İtalya'nın başkenti Roma'da bulunan NATO Savunma Koleji'nin (NDC) yeni dönem açılışına onur konuğu olarak katıldı.
NATO Savunma Koleji Komutanı Danimarkalı Korgeneral Max A.L.T. Nielsen tarafından karşılanan ve girişte şeref defterini imzalayan Ülgen, kolejin yeni dönem kursiyerlerine Türkiye'nin dış politikası ve çevresindeki gelişmelere ilişkin yaklaşımlarını aktardı.
Ülgen, burada yaptığı konuşmada, uluslararası barış ve güvenliği korumayı amaçlayan kuralların aşındığını, ihlallerin arttığına dikkati çekerek, "Şimdiki görevimiz sistemi terk etmek değil, onu yeniden şekillendirmek. Daha adil ve daha kapsayıcı şekilde uygulanmasını sağlamak. Bu, Türkiye'nin uluslararası sisteme yaklaşımının temel ilkesidir. Türkiye Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip) Erdoğan'ın da dediği gibi: Daha adil bir dünya mümkün." dedi.
Türkiye'nin, proaktif ve sonuç odaklı dış politikasıyla tüm bu zorlukların üstesinden gelmede giderek artan bir rol oynadığını belirten Ülgen, dünya çapında barışa, istikrara ve refaha katkıda bulunmanın, Türkiye'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından belirlenen "Yurtta barış, dünyada barış" sözüne dayandığını vurguladı.
Ülgen, Filistin meselesinin, doğruyu ve yanlışı ayırmada bugünün turnusol kağıdı haline geldiğini, Gazze'de yarım milyon insanın felaket boyutunda açlıkla karşı karşıya olduğunu ve İsrail'in yardımı kasten engellemesiyle durumun "insan eliyle yaratılmış kıtlığa" yol açtığını söyledi.
Gazze'deki durumun medeni dünya değerleriyle bağdaşmadığını kaydeden Ülgen, Batı kamuoyundaki tavır değişikliğinin bir umut olduğunu söyledi.
"Türkiye olarak Avrupa'nın kenarlarında değiliz, kalbindeyiz"
Türkiye-AB ilişkilerinde diyaloğun çok sık tıkanma noktasına gelmiş olsa da gerekenin "yeni bir başlangıç" olduğunu dile getiren Ülgen, geçmişe bakarak değil, geleceğin fırsatlarıyla şekillenen bir vizyonla yaklaşmak gerektiğini söyledi.
Ülgen, Avrupa'nın güvenliği açısından kritik bir dönemden geçtiklerini belirterek, Türkiye'nin savunma kabiliyetleri ve diplomatik ağıyla Avrupa'yı ileriye taşıyabileceğini belirterek, "AB'nin kendi savunma kabiliyetlerini güçlendirme çabalarını anlıyoruz, ancak bu, NATO'nun merkezi ve temel rolünü dışlayamaz veya onun yerine geçemez. Bu kolejdeki herkesin bunun çok iyi farkında olduğuna inanıyorum. Bu çabalar çoğunlukla NATO da dahil olduğunda etkili olacaktır ve yine Türkiye de bu çabaların bir parçasıdır. Türkiye olarak Avrupa'nın kenarlarında değiliz, kalbindeyiz." diye konuştu.
Avrupa'nın güvenliğinin sınırlarında bitmediğini, bunun Suriye'deki iç savaş boyunca belirgin hale geldiğini dile getiren Ülgen, "İstikrarlı ve birleşik bir Suriye yalnızca Orta Doğu için değil, aynı zamanda Avrupa'nın kendi güvenliği ve barışı için de hayati önem taşıyor. Bu nedenle kapsayıcı bir siyasi geçişi desteklemeye, Suriye'deki tüm terörist grupların ortadan kaldırılması için çaba göstermeye devam edeceğiz ve çabalarımızda müttefiklerimizin en yakın ortaklarımız olacağını biliyoruz." ifadelerini kullandı.
Rusya-Ukrayna Savaşı
Ülgen, Türkiye için, Ukrayna ve Rusya arasındaki savaşı sona erdirmenin yolunun her zaman diplomasi olduğunu dile getirerek, "İstanbul görüşmeleri, bu vizyonun canlı bir kanıtıdır. Taraflar arasında 3 yıl aradan sonra ilk kez doğrudan müzakerelerin yeniden başlatılması başlı başına önemli bir başarıydı. Ayrıca, üç tur görüşme, insani konularda, esir değişimleri, ateşkes ve barış için bir çerçeve oluşturmak üzere doğrudan bir kanal açılması gibi konularda somut ilerlemeler sağladı. Türkiye, bundan sonra da müttefikleriyle diplomatik bir çözümü kolaylaştırmaya kararlılıkla devam edecektir. Hem Ukrayna hem de Rusya'nın rızasını yansıtan bir çözümün uygulanmasını desteklemeye hazırız." değerlendirmesinde bulundu.
"NATO, Türkiye'nin tüm güvenlik ve savunma stratejilerinin merkezinde yer almaya devam ediyor." diyen Elif Çomoğlu Ülgen, Türkiye'nin son olarak Lahey zirvesinde savunma harcamalarını toplam yüzde 5'e çıkarma konusunda fikir birliğine katıldığını ve gelecek yıl Ankara'da yapılacak NATO Liderler Zirvesi'nin de hazırlıklarının başladığını sözlerine ekledi.