Türkiye Kamu-Sen: Türkiye Demokrasiyi Unuttu

Türkiye Kamu Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, sendikasının Tokat teşkilatı tarafından düzenlenen istişare toplantısına katılmak üzere akşam saatlerinde kente geldi. İşeri dinlenme tesislerinde gerçekleşen toplantıya, Koncuk'un yanı sıra MHP Tokat Milletvekili Reşat Doğru, MHP Tokat İl Başkanı Murat Polat, MHP Tokat Belediye Başkan Adayı Hüseyin Erkan İkikat, sendika üyeleri ile yaklaşık bin kişi katıldı. Toplantıda konuşan Koncuk, Türkiye'nin son günlerde demokrasiden uzaklaştığını öne sürerek, şöyle konuştu:

"Türkiye 17 Aralık yolsuzluk operasyonundan sonra maalesef demokrasiyi unuttu. Bu ülkeyi yönetenlerin kafasında bir tek hedef var. Her şeye rağmen ama neye mal olursa olsun iktidarlarının devamını sağlamak. Başka hedefleri yok. Bunu bu milletin her ferdinin dikkate alması lazım. 'Türkiye demokrasisi nereye gidiyor' sorgulamasını yapması gerekiyor. Türkiye Kopenhag kriterlerini imzalamış ülkedir. Kopenhag kriterleri demokrasi, basın özgürlüğü, insan hakları, hukukun üstünlüğü demektir. Hepinize soruyorum, şu anda bütün bu değerlerin bu ülkede varlığı devam edebiliyor diyebilirmiyiz? Maalesef diyemeyiz."

MEB YASA TASARISINI ELEŞTİRDİ

Mecliste yasalaşan, 'Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) yasa tasarısını eleştiren Koncuk, "Bakın yeni bir kanun çıktı. Bir gecede yaklaşık 80 bin okul yöneticisinin omuzlarındaki apoletler söküldü. Müdür olmuş, müdür yardımcısı olmuş, bakanlık müfettişi olmuş. Bir okul müdürü kolay yetişmez. Birileri geliyor, bir kanun çıkarıyor. Diyor ki bu 80 bin insana, 'seni görevinden al aşağı ettim' diyor. Bu okul müdürü olsun olmasın bütün insanları ilgilendiren bir durumdur. Bir insan hakkı gaspı var. Bizim yüce dinimizin bir anlayışı var. 'Bir bölgede, bir mahallede bir kişi haksızlığa uğruyorsa oraya lanet yağar' diyor. 80 bin insanın kazanılmış hakları gasp ediliyor. İnsanların sosyal statülerini bir ceket gibi, bir gömlek gibi çıkarma hakkına sahip değilsiniz. Demokrasiyle yönetilen ülkelerde, hukukun egemen olduğu ülkelerde asla böyle bir şey yapılamaz. Bu değerli arkadaşlarımızı ne Başbakan okul müdürü yaptı, ne de sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül okul müdürü yaptı. O halde hangi hakla bu insanların apoletlerini söküyorsunuz" diye konuştu.