Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Sarıgül Güroymak'ta
Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Afganistan'daki Mehmetçiğin ve orada çalışan Türk vatandaşların güvence altına alınması gerektiğini söyledi.
Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Afganistan'daki Mehmetçiğin ve orada çalışan Türk vatandaşların güvence altına alınması gerektiğini söyledi.
Muş'taki programının ardından Bitlis'in Güroymak ilçesine geçen Sarıgül, esnafla bir araya geldi, vatandaşlarla sohbet etti.
Daha sonra Van'da partisinin il başkanlığı binasını açan Sarıgül, Afganistan'da bugün önemli gelişmelerin yaşandığını söyledi.
Afganistan'da yaşayan yurttaşların güvence altına alınmasının şart olduğunu belirten Sarıgül, "Buradan Ankara'ya sesleniyorum. Oradaki Mehmetçiklerimizi, iş insanlarımızı güvence altına almamız lazım. Türkiye'mizin her noktasından Güneydoğu'dan birçok arkadaşımızın aşını, işini, çocuğunun rızkını kazanmak için Afganistan'daki şirketlerde çalıştıklarını biliyorum. Oradaki yurttaşlarımızın güvence altına alınması şart. Amerikalılar, Almanlar, İngilizler 2 ay önceden Afganistan'ı boşaltmaya, kendi diplomatlarının ve askerlerinin güvenliğini almaya başladılar." diye konuştu.
Oradaki durumu basından öğrenebildiklerini aktaran Sarıgül, "Bu konuda gerekiyorsa parlamento acilen toplanmalı, gizli bir oturum yapılmalıdır. Afganistan'daki Mehmetçiklerimizin, güvenlik kuvvetlerimizin, aynı zamanda konsoloslukta ve orada çalışan yurttaşlarımızın mutlaka can güvenlikleri en üst düzeyde sağlanmalıdır." ifadelerini kullandı.
"Tüm siyasi partileri ortak toplantıya davet ediyorum"
Sarıgül, Afganistan'dan ve Suriye'den gelen göç dalgasına karşı mutlaka evrensel hukuk kurallarının devreye girmesi gerektiğini ifade etti.
Yaşanan göçün Türkiye'yi sıkıntıya soktuğunu dile getiren Sarıgül, şöyle devam etti:
"Göç konusunda barışı, özgürlüğü, demokrasiyi, insan haklarını elinden bırakmayan Avrupa Birliği'ne sesleniyorum. Kendi vatandaşlarınıza, Almanlara, Fransızlara, İngilizlere, İsviçrelilere, Belçikalılara en ufak bir şey olduğu zaman insan hakları diye dünyayı ayağa kaldırıyorsunuz. Böylesine bir ortamda bu kadar göçü sadece Türkiye üzerine yıkarak Avrupa'dan seyirci kalamazsınız. O nedenle parlamentoda grubu bulunan ve bulunmayan tüm siyasi partileri ortak toplantıya davet ediyorum. Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği'ndeki göç statüsünün çift taraflı değil objektif olarak uygulanmasını beklemekteyiz."
Böyle bir göçü ülkenin siyasal, sosyal, ekonomik, kültürel ve coğrafi açıdan kaldırmasının söz konusu olmadığını aktaran Sarıgül, "Biz medeni insanlarız. Atalarımızın, dedelerimizin, ecdadımızın bize öğrettiği sofra kültürünü paylaşabiliriz. Ama misafiri de ağırlamanın bir zamanı vardır. Ankara Altındağ'da bir evladımızın, bir göçmen tarafından bıçaklanarak öldürülmesi bizi ge