Türkiye-Azerbaycan Örneğinde İslam Dayanışması Uluslararası Konferansı

İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) Genel Direktörü Dr. Halit Eren, "Dünyada aşırı hareketlerin, İslam ve yabancı düşmanlığının hızla yayıldığı günümüzde barış içinde, bir arada yaşama kültürünün yaygınlaştırılması ve İslamiyet'in hakkıyla anlatılmasının sağlanması için birlik ve beraberliğimizi korumaya şiddetle ihtiyaç duyuyoruz." dedi.

Eren, The Marmara Otel'de düzenlenen Türkiye- Azerbaycan Örneğinde İslam Dayanışma Uluslararası Konferansı'nın açılışında yaptığı konuşmada, İslam coğrafyasının birçok yerinde savaşların, insani dramların ve çatışmaların hüküm sürdüğünü dile getirdi.

Kardeşliğe ve birleşmeye her zamankinden daha çok ihtiyaç olduğunu vurgulayan Eren, "Siyasi, ekonomik ve kültürel küreselleşme hareketlerinin ortaya çıkardığı meydan okumalara cevap verebilmek için de İslam toplumları arasındaki dayanışmayı güçlendirmek büyük önem arz ediyor. Dünyada aşırı hareketlerin, İslam ve yabancı düşmanlığının hızla yayıldığı günümüzde barış içinde, bir arada yaşama kültürünün yaygınlaştırılması ve İslamiyet'in hakkıyla anlatılmasının sağlanması için birlik ve beraberliğimizi korumaya şiddetle ihtiyaç duyuyoruz." diye konuştu.

Halit Eren, 2017 yılının Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından "İslam Dayanışması" yılı olarak ilan edildiğini hatırlatarak, Türkiye ve Azerbaycan'ın İslam medeniyetinin geliştiği ve yayıldığı kritik bir coğrafyanın merkezinde olduğunu söyledi.

Dünyaya güçlü bir kardeşlik ve dayanışma mesajı verdiklerini anlatan Eren, şunları kaydetti:

"Konferansta, İslam dünyasında siyasi, ekonomik, ilmi, kültürel ve manevi kalkınmada İslam dayanışmasını tehdit eden unsurlar olarak terörizm, aşırılık ve İslam karşıtlığı ile mücadele, farklı kültür ve medeniyetler arasında karşılıklı etkileşimin güçlendirilmesi, İslam dayanışması ve birliğe karşı hareket olarak Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi ve İslam dayanışmasının genç nesillerin eğitimi ile manevi kalkınmasına etkisi masaya yatırılacaktır."

"Bir millet, iki devlet felsefesinde dini ve manevi değerlerimizi paylaşıyoruz"

Azerbaycan Kafkas Müslümanları İdaresi (KMİ) Başkanı Allahşükür Paşazade, dünyada yaşanan sorunlara rağmen İslam dünyasını destekleyen manevi değerler olduğunu söyledi.

Paşazade, Türkiye ve Azerbaycan'ı "tarihten beri İslam'ın doğduğu ve dünyaya yayıldığı bir coğrafyada" şeklinde tanımlayarak, şöyle devam etti:

"Bir millet, iki devlet felsefesinde dini ve manevi değerlerimizi paylaşıyoruz. Dünyanın farklı yerlerinde dinler, mezhepler arasında oluşan sorunlar, terörizm, İslamofobi, dini kötü anlamda kullanarak insanların öldürülmesi gibi tehditlerle karşı karşıyayız. Dünyada ortaya çıkan sorunlar ve facialar, aşırıcılık ve radikalizme sebep oluyor, Avrupa'da İslamofobi derinleşiyor. Göçmenlere karşı antihümanist, ırkçı ve agresif yanaşma kendini gösteriyor. İslami birliğimizi parçalama niyetinde olan kuvvetler bugün kendi niyetlerine Irak'ta, Afganistan'da Suriye'de Filistin'de Kudüs'te, Libya'da, Yemen'de ulaşmaya çalışıyorlar. Bugün DEAŞ adlı bir kötülük ordusu İslam'da ayrımcılık oluşturmaya çalışıyorlar."

Azerbaycan Dini Kurumlardan Sorumlu Devlet Komitesi Başkanı Mübariz Gurbanlı, dünya nüfusunun yüzde 25'inin ortak değerinin İslam olduğunu dile getirerek, "İslam'ı gözden düşürmeye çalışan gruplar, çevreler, İslam adını altında aslında İslam'ın özüne darbe vuruyor. İslam adını suistimal eden radikal grupların ifşa edilmesi, mezhep savaşlarını sona ermesi geleceğimiz için önemlidir." ifadelerini kullandı.