Haberler

Türkiye Arşivciliği "Mevzuat" Bekliyor

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Türkiye'de halen 1988 yılında çıkarılan "Muhafazasına Lüzum Kalmayan Evrak ve Malzemenin   Yok Edilmesi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname" ile yönetilen arşivciliğin önündeki en büyük   en...

MUHARREM AKSAKALLI - Türkiye'de halen 1988 yılında çıkarılan "Muhafazasına Lüzum Kalmayan Evrak ve Malzemenin Yok Edilmesi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname" ile yönetilen arşivciliğin önündeki en büyük engel, "mevzuat" eksikliği olarak görülüyor.

Türk Arşivciler Derneği (ARŞİVDER) Başkanı Ali Osman Uysal, dünyadaki arşivcilik çalışmalarını ve Türkiye'de arşivciliğin son durumunu AA muhabirine değerlendirdi.

Türkiye'nin arşiv malzemesi bakamından dünyanın en zengin ülkelerinden birisi olmasına rağmen, mevzuat ve kanun bakımından çok gerilerde olduğunu belirten Uysal, bu nedenle Türkiye'de mutlaka bir arşiv politikasının belirlenip, ona göre eksik olan milli arşiv kanununun çıkartılması gerektiğini ifade etti.

ARŞİVDER Başkanı Uysal, Osmanlı'dan günümüze intikal eden arşivin, Kafkaslar, Yakın Doğu, Orta Doğu, Balkanlar ve Arap ülkelerinin tamamının sosyal, kültürel ve ekonomik tarihlerini ortaya çıkarmaları bakımından çok önemli olduğunu söyledi.

Osmanlı arşivlerinde 100 milyon civarında evrak olduğunu dile getiren Uysal, şunları kaydetti:

"Bunun yanında sadece Osmanlı arşivinin değil, tapu kayıtlarının tutulduğu Tapu Kadastro Arşivi, Topkapı Sarayı Arşivi ve özellikle Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bağlı Vakıflar Arşivi bulunuyor. 1846'da Hazine-i Evrak'ın kuruluşuyla resmi devlet arşivleri geleneği başlıyor. Avrupa'da Fransa ve İngiltere'de de arşivlerin kuruluşu bizimle aynı yıllara rastlıyor. Ondan sonra Osmanlı arşivlere gerçekten önem vermiş, arşivi Sadaret'e yani şimdiki Başbakanlık'a bağlıyor ve günümüze kadar devam ediyor."

Uysal, Osmanlı'nın arşivlerine verdiği önemin Birinci Dünya Savaşı döneminde net bir şekilde anlaşıldığını ifade ederek, "İstanbul'un güvenliği tehlikeye girince, 208 sandık içinde arşiv belgemiz, daha güvenli korunsun diye Konya'ya gönderiliyor. Konya'da 1 sene kaldıktan sonra tehlikenin geçmesinin ardından belgeler tekrar geri getiriliyor. O derece korunuyor" diye konuştu.

Halen arşivlerin, 1988 yılında çıkarılan "Muhafazasına Lüzum Kalmayan Evrak ve Malzemenin Yok Edilmesi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname" ile yönetildiğini anımsatan Uysal, mevzuat eksiğinin bir an önce giderilmesinin, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü'nün yanı sıra özel ve diğer kurumların arşivlerini de olumlu etkileyeceğini ifade etti.

En iyi arşiv "Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı"nda

Uysal, Türkiye'deki en iyi ve düzenli arşivlerin Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı'nda olduğunu belirterek, bu kurumun ardından Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ve Topkapı Sarayı'nın arşivlerinin geldiğini söyledi.

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün arşivlerinin de iyi olduğuna dikkati çeken Uysal, Türkiye'nin milli arşiv politikalarını belirlemesi için acilen "milli arşiv kanununun" çıkarılması gerektiğini ifade etti.

Uysal, Türkiye'de arşivciliğe büyük önemi veren Başbakanlardan birisinin Turgut Özal olduğunu belirterek, Hasan Celal Güzel'in Başbakanlık Müsteşarlığı döneminde arşivcilikte önemli adımların atıldığını dile getirdi.

"Binaların alt katları arşivlere ayrılıyor"

ARŞİVDER Başkanı Uysal, Türkiye'de kurumlarda arşiv denince mahzen, binaların alt katları ve rutubetli odalarının akla geldiğini bildirdi.

Bunun sebebinin Türkiye'de arşiv geleneğinin oluşmaması olduğunu anlatan Uysal, "Binaların alt katları arşivlere ayrılıyor. Bir arşiv geleneğimizin oluşması, bunu devlet yöneticilerimizin daha çok idrak etmesi gerekir" diye konuştu.

Uysal, son zamanlarda yaşanan gelişmelerin olumlu yönde olduğunu ifade ederek, ülkelerin gelişmişlik seviyesiyle arşivciliğin gelişiminin paralellik gösterdiğine vurgu yaptı.

Özellikle İngiltere, Fransa ve ABD'nin arşivcilik konusunda en öne çıkan ülkeler arasında yer aldığını anlatan Uysal, Doğu blokunun dağılmasından sonra bağımsız olan ülkelerin arşivciliğinin de son yıllarda gelişme gösterdiğini, Makedonya ve Arnavutluk'un bu ülkelerden bazıları olduğunu anlattı.

Arşivlerin, bir millettin hafızası, geçmişinin tapu senedi ve geçmişi geleceğe bağlayan en önemli materyaller olduğunu belirten Uysal, "Ancak Türkiye'de arşivcilik işini geçmişte özellikle yürütenler, daha çok hizmetlilerden oluşuyordu. Bugün artık arşivcilik, bilgi ve belge yönetimi bölümleri mezun vermeye başladı. Özellikle büyük şirketler bu bölümlerden mezun olan, işin ilmini almış arşivcilerle çalışmaya başladı" diye konuştu. - İstanbul

Kaynak: AA / Güncel
20 bin öğretmenin ataması yapıldı

Eğitim camiasına yeni öğretmenler katıldı

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar! Sanıkların tutukluluk halleri devam edecek

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar açıklandı

Belediyelere bağlı kreşler kapanabilir

Belediyelere bir kötü haber daha! Kreşlerin kapanması an meselesi

Arka Sokaklar'daki 'tarikat' sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

Arka Sokaklar'daki "tarikat" sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

title