Turkcell Gebze Veri Merkezi'ne Giren Askerlerin Davası
Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Turkcell'in Gebze Veri Merkezi'ne girerek, iletişimi kesmeye çalıştıkları iddia edilen 10'u tutuklu, 1'i firari 15 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Turkcell'in Gebze Veri Merkezi'ne girerek, iletişimi kesmeye çalıştıkları iddia edilen 10'u tutuklu, 1'i firari 15 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, daha önce meslekten ihraç edilen sanıklar, Gebze Jandarma Komutanı Yüzbaşı Abdülkadir Öz, üsteğmenler Arda Uzun ve Emrah Ercenik, teğmenler Bülent Coşkun, Mehmet Özen ve Suat Selçuk, astsubaylar Mahmut Kahveci ve Osman Horat, başçavuş Doğan Çeliktaş, eski öğretmen Vedat Çetin, tutuksuz sanıklar C.A, İ.B. ve S.T. ile avukatlar hazır bulundu.
Duruşmaya, Başbakanlık adına avukat Serpil Esma Şahin de katıldı.
Duruşmada, Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığınca, sanıklar Mehmet Özen, Osman Horat ve C.A. hakkında "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamasıyla dava açıldığı ve söz konusu dava dosyalarının mevcut dosya ile birleştirildiği bildirildi. Daha sonra, birleştirilen dava dosyaları hakkında savunma yapmaları için tutuklu sanıklar Özen ve Horat ile tutuksuz sanık C.A'ya söz verildi.
Örgütün, sözde "mahrem abi"lerince kullanılan sabit hattan 16 Nisan ve 6 Mayıs 2013 tarihlerinde arandığı iddiasına ilişkin savunma yapan Özen, hakkındaki suçlamayı reddederek, söz konusu tarihlerde telefonunun başka kişilerce aranıp aranmadığını hatırlamadığını ileri sürdü.
Sanık Osman Hoyrat da İzmir'in Aliağa ilçesindeki bir döküm sahasında yakalanan ve örgütün elebaşı Fetullah Gülen'e ait kitabının üzerinde parmak izlerinin bulunduğu iddiasına ilişkin, "Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Hayatım boyunca Aliağa ilçesine gitmedim. Kitabın üzerinde tek bir parmak izinin çıkması anlamsızdır. Eğer kitabı okumuş olsaydım daha fazla parmak izimin olması gerekirdi." diye konuştu.
Tutuksuz sanık C.A. ise FETÖ/PDY soruşturması kapsamında ifade veren A.K'nin "C.A. FETÖ/PDY üyesidir. Askeri okula bu yapı sayesinde girmiştir."yönündeki ifadelerine karşı savunma yaptı.
Hakkında ifade veren A.K. ile aynı lisede okuduklarını ve ikinci sınıftan beri tanıştıklarını belirten C.A, bu kişinin ifadelerinin bir kısmının doğru olduğunu söyledi.
Sanık C.A, söz konusu yapıyla hakkında ifade veren A.K. vasıtasıyla tanıştığını dile getirerek, "Üniversiteye hazırlık sürecinde A.K, bana sınava hazırlandıkları evden bahsederek hem dini vecibelerimizi yerine getiriyoruz hem de sınava hazırlanıyoruz dedi. Eğlenceli bir ortam olduğunu söyledi. Maddi durumumuz kötü olduğundan dershaneye gidememiştim,o yüzden bu anlattıkları beni cezbetti." ifadelerini kullandı.
Arkadaşının kendisini okulun karşısındaki bir eve götürerek "abi" dedikleri Baran ve Eyüp isimli kişilerle tanıştırdığını anlatan C.A, şöyle devam etti:
"Okulumuza seminer için gelen hava kuvvetleri personelinin konuşmalarından etkilenerek askeri okul sınavlarına kayıt yaptırmaya karar verdim. Üniversite puanım 4 yıllık bir fakülteye yerleşmeme yetmediği için de askeri okul sınavlarına yöneldim. Baran ve Eyüp, mülakat sırasında nasıl oturup kalkmam gerektiği konusunda bana bazı tavsiyelerde bulundular. Sınavı kazandıktan sonra, Ankara'da kayıt sonrası intibak eğitiminin ardından çıktığımız ilk çarşı izninde A.K. yanıma gelerek bir yere gideceğimizi söyledi. Nereye gideceğimizi söylemedi, sonra Güvenpark'a gittik. A.K, orada tanımadığım biriyle uzaktan işaretle haberleşti. Sonra otobüse binerek Etlik semtinde bir eve gittik. A.K ile bu şekilde buluşup örgüte ait eve bir kez gittikten sonra bir daha aynı ortamda bulunmadım."
Cumhuriyet savcısı, atılı suçun niteliği ve mevcut delil durumu itibarıyla tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, sanık C.A'nın birleşen dosyasında ifadesi bulunan A.K'nin gelecek celsede duruşmada hazır edilmesine, celse arası ifade örneği gönderilen S.B'nin SEGBİS ile ifadesine başvurulması için Karabük Ağır Ceza Mahkemesine talimat yazılmasına, firari sanık Ümit İpek hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenmesine ve tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 14 Mayıs'a erteledi.
İddianameden
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıklar hakkında, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" ve "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçlarından ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan da 7 yıl 6 aydan 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor.