Turizmde Yeni Pazar "Uzun Süreli Bakım"
Denizi, kumu, güneşi, misafirperver insanları, kaplıcaları ve dinamik hizmet gücüyle Türkiye, son yıllarda talebin arttığı "uzun süreli bakım turizmi"nde de söz sahibi olmaya hazırlanıyor OECD'nin 2011 rakamlarına göre Avrupa'da 2060 yılında 65 yaş üstü kişi sayısı yüzde 18; 85 yaş üstü kişi sayısı ise yüzde 12 oranında artış gösterecek Tüm dünyada yaşlı nüfus rakamlarının büyümesi, gelecek günlerde Türkiye'ye elindeki doğal ve kültürel zenginlikleri daha fazla değere çevirebilme imkanı tanıyacak Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Çiftçi: "Şu anda ülkemizde kurumsal bakım konusu, standartları yeni oluşturduğumuz, kurumları yeni yapılandırdığımız, turizme hazırladığımız bir alan. Sistem uluslararası bir akreditasyon sistemiyle paralel. Bu kriterleri uyguladığımız zaman buradaki sigorta şirketleri de Türkiye'den hizmet alabilir hale gelecek. Orta ve uzun vadeli amacımız bu. Gerçekleştirebilmemiz halinde ülkemiz bakım turizmi konusunda da zengin bir ülke olacak"
ŞENAY ÜNAL - Denizi, kumu, güneşi, misafirperver insanları, kaplıcaları ve dinamik hizmet gücüyle Türkiye, son yıllarda talebin arttığı "uzun süreli bakım turizmi"nde de söz sahibi olmaya hazırlanıyor.
Tüm dünyada yaşlı nüfus rakamlarının büyümesi, gelecek günlerde Türkiye'ye elindeki doğal ve kültürel zenginlikleri daha fazla değere çevirebilme imkanı tanıyacak.
OECD'nin 2011 rakamlarına göre Avrupa'da 2060 yılında 65 yaş üstü kişi sayısı yüzde 18; 85 yaş üstü kişi sayısı ise yüzde 12 oranında artış gösterecek. Bu artışla beraber ise yaşlıların evde bakımları da önemli bir konu olarak gündeme gelecek.
Bu çerçevede Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da engelli ve yaşlı hizmetlerinin yeniden yapılandırılması aşamasında önemli adımlar atıyor ve uzun süreli bakım modelleri geliştiriyor. Konu geçtiğimiz günlerde Avrupa'nın beş farklı ülkesinden örneklerin sunulduğu "Uzun Süreli Bakım ve Finansman Modelleri Çalıştayı"yla da ele alındı.
Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Aylin Çiftçi, Bakanlık çalışmalarına ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, uzun süreli bakımın sadece Türkiye'deki vatandaşların alacağı bir hizmet olmadığını, tüm yaşlıları kapsadığını söyledi.
Avrupa ülkelerinde söz konusu hizmetin yüksek rakamlara sunulduğunu, hizmeti sunan profesyonel genç nüfusun da yetersiz kaldığını bildiren Çiftçi, Avrupalı'nın hizmeti başka ülkelerden karşılamayı talep ettiğini vurguladı.
-Türkiye'deki şartlar Avrupa standartlarına kavuşturuluyor
Türkiye'de uzun süreli bakım hizmetinin Avrupa standartlarında oluşturulması halinde sigorta sistemlerinin buradaki hizmeti satın alabildiğini anlatan Çiftçi, şöyle konuştu:
"Şu anda ülkemizde kurumsal bakım konusu, standartları yeni oluşturduğumuz, kurumları yeni yapılandırdığımız, turizme hazırladığımız bir alan. Sistem, uluslararası bir akreditasyon sistemiyle paralel. Bu kriterleri uyguladığımız zaman buradaki sigorta şirketleri de Türkiye'den hizmet alabilir hale gelecek. Orta ve uzun vadeli amacımız bu. Gerçekleştirebilmemiz halinde ülkemiz bakım turizmi konusunda da zengin bir ülke olacak. Ülkemiz zaten sahip olduğu zenginliklerle bütün şartlara sahip."
-"Farklı bakım modelleri için kaliteyi tanımlıyoruz"
Bakım turizmi konusunda önemli çalışmalar yürüttüklerini anlatan Çiftçi, bu turizm çeşidinden yararlanacakların rezidans tarzı, her kişinin ayrı ayrı özgürlük alanının olduğu mekanlarda hizmeti alabileceği modelleri geliştirmeye çalıştıklarını dile getirdi.
İhtisaslaşmış kurumlar oluşturmaya çabaladıklarını, daha profesyonel bir ekiple kaliteli hizmet sunmak istediklerini bildiren Çiftçi, her bir rahatsızlığın donanım ve hizmet sunumunun ayrı olması gerektiğine işaret etti.
Önümüzdeki günlerde sahaya gireceklerini ifade eden Çiftçi, şunları söyledi:
"Farklı bakım modelleri için kaliteyi tanımlıyoruz. Standartları oluşturduk kurum yöneticileriyle paylaştık şimdi sahada bu kriterleri ne kadar uyguluyoruz buna bakacak ve daha sonra da iyileştirmek için hedefler koyacağız. Bu yaklaşık 1 yıl zaman alacak. Bir yılın sonunda çok ciddi dönüşümler göreceğiz. Özel bakım merkezleri yönetmeliğimizi çıkardık ondaki şartları değiştirdik, şimdi huzurevleriyle ilgili yönetmeliğimizi hazırlıyoruz yakın zamanda o da çıkacak.
Bütün bunlar bizi bir nevi bakım turizmine de hazırlamak yönünde çünkü bunlar bittiğinde uluslararası standartlara paralel olduğudan biz uluslararası kuruluşları da davet edebileceğiz hizmet almak için. Böylece Türkiye pazara iddialı bir şekilde girecek." - Ankara