Trafik Kazasında Ölen Kızın Kaçırıldığı ve Fuhuşa Sürüklendiği İddiası
Denizli'nin Baklan ilçesinde 4 yıl önce trafik kazasında hayatını kaybeden 16 yaşındaki zihinsel engelli Emine Bakan'ı fuhuşa sürükledikleri ve taksirle ölümüne sebep oldukları iddiasıyla 5 sanık hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi.
Denizli'nin Baklan ilçesinde 4 yıl önce trafik kazasında hayatını kaybeden 16 yaşındaki zihinsel engelli Emine Bakan'ı fuhuşa sürükledikleri ve taksirle ölümüne sebep oldukları iddiasıyla 5 sanık hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi.
Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya başka bir davadan tutuklu bulunan Y.G. ve tutuksuz sanık B.A, Emine Bakan'ın babası Şakir Bakan ve annesi Ayşe Bakan ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Yahya Altınay katıldı.
Duruşmayı izleyen Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) üyesi avukatların davaya müdahil olma talebi, reddedildi.
Bakanlık avukatı Yahya Altınay, dosyanın eksik olduğunu, mağdurun cebir ve tehditle alıkonulduğunu, fuhuşa sürüklendiğini, mağdura nitelikli cinsel istismarda bulunulduğunu, sanıkların çete kurarak örgütlü bir şekilde bu işi yaptığını belirterek, yeni iddianame hazırlanmasını talep etti.
Sanıklar hakkında ayrıntılı soruşturma yapılması gerektiğini ifade eden Altınay, suç vasfının değişme, delillerin toplanması ve kaçma ihtimaline karşı sanıkların tutuklanmasını istedi.
Tutuksuz sanık B.A. ise sesini yükselterek yaptığı savunmasında suçsuz olduğunu, kendisinin gazinocu olarak tanıtıldığını ancak lokanta işlettiğini iddia ederek "İşte iş yerimin ruhsatı. Dışarıda eşim var, onun tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum." dedi.
Mahkeme Başkanı Haki Öncü, uyarıya rağmen ses tonunu düşürmeyen sanığı, "Eşin senin peygamber olduğunu söylese öyle mi kabul edeceğiz?" diyerek salondan çıkarttı.
Mahkeme, diğer sanıkların talimatla ifadelerinin alınmasını kararlaştırarak duruşmayı 19 Eylül'e erteledi.
"Evlenme vaadiyle kaçırdı, pavyonlarda çalıştırdı"
Öte yandan mahkeme öncesi adliye önünde gazetecilere açıklama yapan baba Şakir Bakan, kızının evlenme vaadiyle E.T. tarafından kandırılarak kaçırıldığını, pavyonlarda zorla çalıştırıldığını, sonra da şüpheli şekilde öldüğünü belirterek, "Biz suçluların yakalanıp tutuklanmasını, cezalandırılmasını istiyoruz. Ben yandım başka ana babalar yanmasın." dedi.
Anne Ayşe Bakan da 4 senedir acı içinde yaşadığını, kızının fotoğrafları ile uyuduğunu belirterek, onun öldürüldüğünü iddia etti.
KADEM Derneği temsilcisi Doç. Dr. Hilal Can ise Emine Bakan'ın 16 yaşını henüz bitirmişken kaçırılıp pavyonlara satıldığını ve kuşkulu bir kazada yaşamını kaybettiğini iddia ederek, "Emine Bakan'ı kaçıran kişi ile pavyon sahiplerine dava açıldı ancak hiçbiri bugüne kadar tutuklanmadı. Yani küçük yaşta zorla alıkonulan, fuhuşa sürüklenen, hayatı elinden alınan Emine'nin ölümü ile ilgili bugüne kadar suçlu bulunamadı. Bizler KADEM olarak, Emine'yi kaçıran ve fuhuşa sürükleyen kişilerin, indirimsiz, en ağır caydırıcı cezayı almasını istiyoruz." dedi.
Olay
Burdur'un Çavdır ilçesinde ailesiyle yaşayan yüzde 50 hafif zeka geriliği ve yüzde 26 duyma sorunu olmak üzere yüzde 63 oranında engelli raporu bulunan 16 yaşındaki Emine Bakan, 21 Ekim 2013'te babasının yanına gitmek üzere çıktığı evine bir daha dönmemişti.
Emine Bakan, evden ayrıldıktan 12 gün sonra E.D'nin kullandığı, Y.G'ye ait 28 DR 363 plakalı aracın Baklan ilçesinde elektrik direğine çarpması sonucu yaşamını yitirmişti.
Kazayla ilgili E.D, E.T, H.G, Y.G ve B.A. hakkında, "taksirle ölüme neden olmak, çocukları fuhuşa teşvik etmek veya yaptırmak veya aracılık ettirmek" gibi suçlamalarla Çal Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.
Mahkemenin görevsizlik kararı vermesi sonrası dosya Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı davaya müdahil olmuştu.